Kategori: Sesli şiir

Okumuş Bir İşçi Soruyor – Bertolt Brecht (seslendiren: Genco Erkal)

Okumuş Bir İşçi Soruyor Yedi kapılı Teb şehrini kuran kim? Kitaplar yalnız kralların adını yazar. Yoksa kayaları taşıyan krallar mı? Bir de Babil varmış boyuna yıkılan, kim yapmış Babil’i her seferinde? Yapı işçileri hangi evinde oturmuşlar altınlar içinde yüzen Lima’nın? Ne oldular dersin duvarcılar Çin Seddi bitince? Yüce Roma’da zafer

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir İnsan Ömrünü Neye Vermeli – Hasret Gültekin (kendi sesinden)

Bir insan ömrünü neye vermeli harcanıp gidiyor ömür dediğin yolda kalan da bir yürüyen de bir harcanıp gidiyor ömür dediğin yüreğim ürperir kapı çalınsa esleyen yelimden hile sezerler künyeler kazınır demir sandıkta savrulup gidiyor ömür dediğin dışı eli yakar içi de seni sona eklenmeli sözün incesi ayrılık gününü kör dereleri

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşar Kemal’in Orhan Veli’ye yazdırdığı “Mapushane İçinde Üç Ağaç İncir” şiirini okuyor

1997 yılında 32. Gün isimli programda Mehmet Ali Birand’ın sözleri dikkat çekiyor. “Sizin Orhan Veli’ye yazdırdığınız şiiri okur musunuz?” diyor Yaşar Kemal’e. Yaşar Kemal, Mapushane İçinde Üç Ağaç isimli şiiri okuyor. Bu dizeleri derleyen Yaşar Kemal ve yayınlayan da Orhan Veli… Akşam olur mapushane kilitlenir Kimi kağıt oynar, kimi bitlenir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Güzel Günler Göreceğiz – Nazım Hikmet (seslendiren: Edip Akbayram)

Güzel günler göreceğiz çocuklar Güneşli günler göreceğiz. Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar Işıklı maviliklere süreceğiz… Açtık mıydı hele bir son vitesi, adedi devir, motorun sesi. Uuuuuuuy! Çocuklar kim bilir ne harikûlâdedir 160 kilometre giderken öpüşmesi. Hani şimdi bize, Cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır. Yalnız cumaları, yalnız pazarları… Hani şimdi biz, Bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sevgi Duvarı – Can Yücel (seslendiren: Ahmet Kaya)

SEVGİ DUVARI sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi dilimizde akşamdan kalma bir küfür salonlar piyasalar sanat sevicileri derdim günüm insan içine çıkarmaktı seni yakanda bir amonyak çiçeği yalnızlığım benim sidikli kontesim ne kadar rezil olursak o kadar iyi kumkapı meyhanelerine dadandık önümüzde altınbaş altın zincir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Geçip Gitti O Günler – Füruğ Ferruhzad (seslendiren: Kenan Işık)

Ah geçip gitti o günler geçip gitti kirpiklerimin arasından Şarkılarımın hava kabarcığı gibi uçuştuğu Gözlerimin üzerine kaydığı her şeyi taze su gibi içtiği o günler geçip gitti… kabına sığmayan neşeli bir tavşan vardı sanki gözbebeklerimin ortasında. yaşlı güneşle birlikte her sabah kalkıp giderdi merakın ve arayışın o bilinmeyen kırlarına; ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşıyoruz – Rıfat Ilgaz (kendi sesinden)

YAŞIYORUZ Lütfü Erişçi’ye Ben ölmedim? Beni öldürmediler de; Yaşıyorum, yaşıyorum işte, At kıçında sinek gibi, Töööbe, töbe! Kapandı yüzümüze dergi kapakları, Bir varmış bir yokmuş olduk sağlığımızda. Şiir? O yosmanın boyuna. Gazete? Gelene gidene başyazı. Ara ki bulasın sayfalarda Şair Rıfat Ilgaz’ı. Düştükse itibardan Ölmedik ya, yaşıyoruz işte, Yaşıyoruz dedik,

OKUMAK İÇİN TIKLA

“ben yolcuyum, rüzgarın peşine düşmüşüm”

Kardeş Türküler – De Bila Beto (Kardeş Türkülerin doğu albümünden) gökyüzü, gökyüzü rüzgar vursun, uçsun mendil. Çöl ortasında kalmış bir güle döndüm, kaldım kışın ortasında, yalnız. De bana ey dağların çocuğu, Gurbet nedir, sıla nedir, sen bilirsin! kaldım buralarda, bîçâreyim, De bana ey dağların çocuğu, sen bilirsin sıcak yelin ne

OKUMAK İÇİN TIKLA

Leonard Cohen: “Herkes biliyor, zarların hileli olduğunu”

Herkes biliyor (Everybody Knows) Herkes biliyor, zarların hileli olduğunu herkes parmaklarını çapraz yapar yuvarlarken herkes biliyor, savaşın bittiğini herkes biliyor, iyi adamların kaybettiğini herkes biliyor, dövüşün hileli olduğunu fakirler fakir kalır, zenginler zenginleşir hep böyle gider herkes biliyor herkes biliyor, geminin su aldığını herkes biliyor, kaptanın yalan söylediğini herkeste bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Attilâ İlhan’ın Deniz Gezmiş için yazdığı şiir

Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız O mahur beste çalar Müjgan’la ben ağlaşırız Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız Yalnız kederli yalnızlığımız da sıralı sırasız O mahur beste çalar Müjgan’la ben ağlaşırız Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidanlardı Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı Hoyrattı gülüşleri

OKUMAK İÇİN TIKLA

Güzel Günler Göreceğiz – Nazım Hikmet – seslendiren: Çetin Tekindor

Güzel günler göreceğiz çocuklar Güneşli günler göreceğiz. Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar Işıklı maviliklere süreceğiz… Açtık mıydı hele bir son vitesi, adedi devir, motorun sesi. Uuuuuuuy! Çocuklar kim bilir ne harikûlâdedir 160 kilometre giderken öpüşmesi. Hani şimdi bize, Cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır. Yalnız cumaları, yalnız pazarları… Hani şimdi biz, Bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Can Yücel’in sesinden Deniz Gezmiş’e yazdığı “Bizim Deniz” şiiri

Şair Can Yücel, unutulmaz  “Mare Nostrum” adlı şiiri Türkiye’de devrimci gençlik hareketinin önderlerinden Deniz Gezmiş’in anısına yazmıştır. “Mare Nostrum” latincede “Bizim Deniz” anlamına gelmektedir. “Mare Nostrum” kavramı ilk kez M.Ö. 100? M.Ö. 44 yılları arasında yaşamış, Köle Devleti Roma İmparatorluğu’nun askeri ve politik lideri Jul Sezar (Gaius Julius Caesar) tarafından

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Yusuf, Deniz, Hüseyin İdam Olmuş / Her Tarafta Ağlanıyor” Şarkışla (sesli dinle)

ŞARKIŞLA’YA DÜŞÜRMESİN Şarkışla’ya düşürmesin Allah sevdiği kulunu Gemerek’te çevirmişler Deniz gezmişin yolunu Oy olaydım olaydım Okuryazar olaydım Deniz mahkemeye düşmüş Avukatı ben olaydım — Gece elmalıda kalmış Hamamcı aliyi sormuş Uzatmalı itin biri Yusuf’u gaflette vurmuş NAKARAT — Yaşa Türk ordusu yaşa Dünya şaştı böyle işe Ordu madalya göndermiş Yusuf’u

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tülay German – Burçak Tarlası (sesli dinle) “bedbaht kadının adaletsizlikler karşısındaki isyanı”

2 – 3 Eylül 1964 yılında Yugoslavya’da düzenlenen “10. Balkan Melodileri Festivali”ne, Balkan ülkeleriyle birlikte Türkiye de katılır. Tülay German, Erol Büyükburç ve Tanju Okan ülkemizi temsil ederler. Bu yarışma Türkiye müzik tarihi için çok önemlidir, zira ilk kez anonim bir halk türküsü, batı enstrümanları ile çalınmıştır. Tülay German’ın seslendirdiği

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şeyh Bedreddin Destanı – Sema Moritz & Tuncel Kurtiz

Sıcaktı. Sıcak. Sapı kanlı, demiri kör bir bıçaktı sıcak. Sıcaktı. Bulutlar doluydular, bulutlar boşanacak boşanacaktı. O, kımıldanmadan baktı, kayalardan iki gözü iki kartal gibi indi ovaya. Orda en yumuşak, en sert en tutumlu, en cömert, en seven, en büyük, en güzel kadın: TOPRAK nerdeyse doğuracak doğuracaktı. Sıcaktı. Baktı Karaburun dağlarından

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şeyh Bedrettin Destanı – Cem Karaca

Sıcaktı Sıcak Sapı kanlı, demiri kör bir bıçaktı sıcak Sıcaktı Sıcak Sapı kanlı, demiri kör bir bıçaktı sıcak Sıcaktı Sıcak Sapı kanlı, demiri kör bir bıçaktı sıcak Sıcaktı Bulutlar doluydular Bulutlar boşanacak, boşanacaktı O kımıldanmadan baktı Kayalardan İki gözlü iki kartal gibi indi ovaya En yumuşak, en sert En tutumlu,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şeyh Bedrettin Destanı – Nazım Hikmet (seslendiren: Zülfü Livaneli)

ŞEYH BEDREDDİN DESTANI Akdeniz yakası aydın elleri Kuşlar gider bizim dede sultana Cemalin görünce yürüdü dağlar Taşlar gider bizim dede sultana Duyduk ki Mustafa huruç eylemiş Aydın elinde Karaburun’da Bedreddin’in kelamını söylemiş köylünün huzurunda. Duyduk ki… Bu işler duyulur da durmak olur mu? Bir sabah erken, Haymana ovasında bir garip

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nâzım Hikmet “Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt hainiyim, ben vatan hainiyim.”

VATAN HAİNİ “Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ. Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz dedi Hikmet. Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.” Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla, bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson’un 66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali Amerika, bütçemize

OKUMAK İÇİN TIKLA

Güneş Topla Benim İçin – Ülkü Tamer (Seslendiren: Zülfü Livaneli)

GÜNEŞ TOPLA BENİM İÇİN Seheryeli çık dağlara, Güneş topla benim için. Haber ilet dört diyara, Güneş topla benim için. Umutların arasından, Kirpiklerin karasından, Döşte bıçak yarasından, Güneş topla benim için. Yazdan, kıştan, ilkbahardan, Mahpuslarda dört duvardan, Doludizgin sevdalardan, Güneş topla benim için. Seheryeli yâr gözünden, Havadaki kuş izinden, Geceleyin gökyüzünden

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ahmed Arif: “Tükür yüzüne celladın, fırsatçının, fesatçının, hayının…”

ANADOLU Beşikler vermişim Nuh’a Salıncaklar, hamaklar, Havva Ana’n dünkü çocuk sayılır, Anadoluyum ben, Tanıyor musun ? Utanırım, Utanırım fıkaralıktan, Ele, güne karşı çıplak… Üşür fidelerim, Harmanım kesat. Kardeşliğin, çalışmanın, Beraberliğin, Atom güllerinin katmer açtığı, Şairlerin, bilginlerin dünyalarında, Kalmışım bir başıma, Bir başıma ve uzak. Biliyor musun ? Binlerce yıl sağılmışım,

OKUMAK İÇİN TIKLA