Pek uzak olmayan bir gelecek; güneş sistemini fetheden insanoğlu, gezegenler arası yolculuklar yapmakta, Mars’ta ve Satürn’ün uydusu Titan’da devasa maden kuyuları açarak işletmektedir. Bir süre sonra, bilim adamları ışık hızına yakın bir süratte yolculuk yapmanın yolunu bulurlar; yıldızlar arası bir keşif gezisi için bütün hazırlıklar tamamlanır. Dev uzay gemisine rampa görevi gören Titan’da eski astronotlara ait cesetler bulunmuştur; bunlar gemiye alınır ve içlerinden biri yeniden canlandırılır. Geçmişini hatırlamayan bu astronot, büyük olasılıkla Lem’in ünlü kahramanı Pirx’tir.
Uzay gemisinin hedefi, zeki bir yaşam türünün varlığını kanıtlayan sinyaller gönderen Quinta gezegenidir. Yeryüzü dışındaki bir uygarlıkla temas kurmak için muazzam çabalar harcayan, bu uzak uygarlığın bireylerine zarar vermemek için etik ve teolojik sorgulamalar, iç hesaplaşmalar yapacak kadar iyi niyet taşıyan Hermes uzay gemisinin mürettebatı, örümcek ağını andıran tellerle kaplı, yabancılara karşı tehditkâr bir gezegenle ve Yıldız Savaşları’nı andıran bir savaş çılgınlığıyla karşılaşır.
Stanislaw Lem, yayımlandığı bütün ülkelerde büyük ilgi gören Fiyasko’da, başka yıldızlara yolculuk düşünü bilim adamı kimliğine uygun bir kavrayışla yerbilimden mağarabilime, astronomiden tıbba ve Tanrıbilime çeşitli alanlarda sınayarak biraz hüzünlü, ama son derece görkemli bir “uzay yolu macerası” anlatıyor.
KİTABIN KÜNYESİ
Fiyasko
Stanislaw Lem
İletişim Yayınları
Çeviri: Yücel Yılmaz
1. baskı – Ağustos 2002
367 sayfa
Stanislaw Lem
12 Eylül 1921’de Lvov, Polonya’da (bugün Ukrayna), varlıklı bir ailenin çocuğu olarak doğdu. On iki yaşındayken babasının hediye ettiği daktiloyla yazmaya başladı. 1940’ta Lvov Üniversitesi’nde tıp okumaya başladı ancak ertesi yıl Sovyet orduları Polonya’yı işgal edince eğitimini yarıda bırakmak zorunda kaldı. Bu dönemde otomobil tamirciliği ve kaynakçılık yaptı. Yahudi kökenleri nedeniyle, İkinci Dünya Savaşı yıllarını sahte bir kimlikle geçirdi. 1945’te ailesiyle birlikte Sovyetler’e bağlı Ukrayna sınırları dahilindeki Krakov’a yerleşti ve babasının ısrarı üzerine burada tıp eğitimine devam etti. Askerî doktorluk sınavında kendi kararıyla soruları eksik cevaplayarak başarısız oldu. Ailesi tüm mal varlığını savaş sebebiyle kaybetti. Lem bir yandan üniversitede dersler vermeye, diğer yandan kendisini üne kavuşturacak eserlerini kaleme almaya başladı. 1946’dan itibaren çeşitli dergilerde şiir ve kısa öyküleri yayımlanmaya başlandı. İlk romanı Czlowiek z Marsa (Marslı Adam) 1946 yılında Nowy Świat Przygód (Yeni Dünya Maceraları) dergisinde tefrika olarak yayımlandı. İlk bilimkurgu romanı olan Astronauci (Astronot) 1951’de yayımlandı. 1953’te tıp öğrencisi olan Barbara Lesniak’la evlendi. Bunu izleyen yaklaşık yirmi yıl boyunca aralarında Aden, Gelecek Bilim Kongresi, Solaris, Soruşturma, Dünya’da Barış ve Fiyasko’nun da bulunduğu çok sayıda roman yazdı. Sovyet rejiminin baskıcı politikaları nedeniyle bunların bazılarını yurtdışında yayımlamak zorunda kaldı. Ede-biyatın yanı sıra bilim felsefesi, sibernetik, bilimsel spekülasyon ve edebiyat eleştirisi alanlarında da çalışmalar yaptı. Birçok üniversiteden fahri doktora unvanı aldı ve eserleri ulusal ve uluslararası ödüllere layık görüldü. 27 Mart 2006’da Krakov’da kalp rahatsızlığı sonucu hayatını kaybetti.