Orhan Türker ‘Nihori’den Yeniköy’e adlı çalışmasında bugün Yeniköy’de çiroz kurutan Rum balıkçılardan, tecrübeli kayıkçılardan, yazma üreten ustalardan, ünlü kadın terzilerden ve laterna çalan Rum müzisyenlerden geriye kalanları o günlere dönerek anlatıyor. ‘Nihori’den Yeniköy’e’de 16. yüzyıldan 20. yüzyılın ortalarına kadar dört yüz yıl boyunca Rum karakteri muhafaza edilen Yeniköy’ün Kıbrıs olaylarından itibaren girmeye başladığı Türkleşme sürecine, bu değişimin en önemli göstergelerine ışık tutuluyor.
Tanıtım Yazısı
“Yeniköy, 16. yüzyıldan 20. yüzyılın ortalarına kadar 400 yıl boyuna Rum karakterini büyük ölçüde muhafaza etmiştir. 1964 yılında hızla gelişen Kıbrıs olaylarına bir misilleme olarak Yunan vatandaşlarının Türkiye’den sınırdışı edilmesi ve onları takiben Türk vatandaşı Rumların da paniğe kapılarak Yunanistan’a göçe başlamaları ile birlikte köy hızla Türkleşmeye başlamış ve her geçen gün eksilen Rumların yerini Türkler almıştır.
Bu değişimin en büyük göstergesi kiliselerin gün geçtikçe tenhalaşması ve 1965 yılında kesme taştan kubbeli, görkemli bir caminin inşa edilmesidir.
Bugün Yeniköy’de çiroz kurutan Rum balıkçılardan, tecrübeli kayıkçılardan, yazma üreten ustalardan, ünlü kadın terzilerinden ve laterna çalan Rum müzisyenlerden geriye, geçmişin anıları ile doğup büyüdükleri vatanlarında kalıp yaşamaya çalışan bir avuç Rum cemaati kalmıştır.”
Kitabın Künyesi
Nihori’den Yeniköy’e / Bir Boğaziçi Köyünün Hikayesi
Orhan Türker
Sel Yayıncılık
Basım Tarihi : 04 – 2004
88 sayfa