Etiket: Cehenneme Övgü

GÜNDÜZ VASSAF: Sessizlik sözlerin yokluğu demek değildir. Doldurulması gereken bir boşluk değildir o. Sessizlik sözcüğü bile yanlış.

Konuşmak da bir deneyim biçimidir. Ama ille de sessizliğin yerini tutması gerekmez. Sözler gereklidir, ama bir düzen duygusu vermek için değil. Sessizlik sözlerin yokluğu demek değildir. Doldurulması gereken bir boşluk değildir o. Sessizlik sözcüğü bile yanlış. Ozanlar, sessizliğin seslerine kulak verirler. Sözcükler, deneyimleri arttırmak içindir, onları sınırlamak için değil. Bu,

OKUMAK İÇİN TIKLA

GÜNDÜZ VASSAF: Tehlikeli ve bilinmeyen olasılıklar vaat eden şey, yine sessizliktir. Hayal gücümüzü zenginleştiren, sessizliktir.

Suskunluk, duyuların yoğunlaşmasına yol açar – insanlar arasındaki sessizlik, iletişimin çoğalmasını sağlar. Çünkü sessizliğin içinde, ikimizden ya da üçümüzden daha büyük olan bir şeyi paylaşırız. Sessizlik, duyularla algılananların tümünün doruk noktasıdır. Söylenen sözcük, sessizliğe yapılmış bir müdahale, bütünlüğe yapılmış bir tecavüzdür. Sözcükler toplam deneyimimizin küçücük bir bölümünü bulandırır, farklılaştırır, sınıflandırır

OKUMAK İÇİN TIKLA

GÜNDÜZ VASSAF: Birbirimizi anlayamayacağız korkusuyla, sözcükleri gereğinden çok fazla kullanıyoruz.

Birbirimizi anlayamayacağız korkusuyla, sözcükleri gereğinden çok fazla kullanıyoruz. Konuşmamanın, iletişim kurmayı reddetme anlamına çekilmesinden, kabalık olarak görülmesinden korkuyoruz. Ayrıca, çok fazla konuşuyoruz. Sessizlik bizi ürkütüyor. Sessizliği denetleyemiyoruz. Oysa sessizlikte, sezinlediğimiz ama tanımadığımız dürtülerin, özgürlüğün ve gelişigüzelliğin son noktası saklıdır. Sözcükleri kullanmakla, sessiz dünyaya kendi düzenimizi zorla kabul ettirmiş oluruz. Kendimizi

OKUMAK İÇİN TIKLA

GÜNDÜZ VASSAF: Ezilenler arasında en az delilerle ilgileniriz.

Ezilenler arasında en az delilerle ilgileniriz. 1960’larda Vietnam, 1930’larda kadınlara oy hakkı hareketi, ABD’de ve Güney Afrika’da zenci hareketleri, eşcinsel hareketler, anti-nükleer akımlar ve benzeri tüm hareketler, doğrudan ilişkisi olmayanlar tarafından bile, dünyanın dört bir yanında coşkulu bir destek görmüştür. Üstelik bunların hepsi, aydınlar arasında da revaçtaydı. Ne var ki,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gündüz Vassaf: “Özgürlük Cehennemdir”

15 Ekim 1986, Marburg ÖZGÜRLÜK CEHENNEMDİR “Şeytan: Cehennemde egemenlik Yeğdir Cennette uşaklığa” John Milton I Her şeyin zihnimde yerli yerine oturması, Toledo’daki katedrali ziyaret ettiğim sırada oldu. Richard Crosfield beni sıraların oraya götürdü ve oturacak yerlerin altına bakmamı söyledi. Altmış kadar sıra vardı. Oturacak yerler katlanmış olduğundan, altları görülebiliyordu. Sandalyelerin altlarında

OKUMAK İÇİN TIKLA

Cehenneme Övgü – Gündüz Vassaf “içimizde büyütüp yaşattığımız küçük ‘totaliter dünyalar’ımız”

Bazı eleştirmenlerin “şeytanın avukatı” sıfatını yakıştırdıkları Gündüz Vassaf’ın “gözden geçirilmiş ve genişletilmiş yeni baskısı”yla sunduğumuz Cehenneme Övgü’sü, içimizde büyütüp yaşattığımız küçük ‘totaliter dünyalar’ımızı afişe ediyor, daha doğrusu ‘yüzümüze vuruyor’. Totalitarizmin -anne karnındaki bebeğin beslenmesi gibi- bireyle toplumu bağlayan göbek bağıyla semirdiğini, hayata ilişkin algılarımızı ve kimi dayatılan kimisini de gönüllü

OKUMAK İÇİN TIKLA