Etiket: Hitler

“Halkı her zaman ateşleyin, asla soğumasına ve düşünmesine izin vermeyin.” Hala işe yarıyor mu ? Joseph Goebbels

Hitler’in propaganda sorumlusu Goebbels’in bu korkutucu cümlesi, sadece bir tarihsel alıntı değil, günümüzde de medya, siyaset ve dijital kültür içinde hâlâ yankılarını bulduğumuz bir propaganda stratejisinin özüdür. Ne demek bu? Bu söz, insanların düşünmesini engellemek ve onları sürekli duygusal, tepkisel, kontrolsüz hâlde tutmak anlamına gelir. Soğuyan, düşünen, sorgulayan bir zihin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Maskeli Kolektif: Carl Gustav Jung’un Hitler Analizi

Giriş Jung’un Hitler Analizinin Temel Noktaları Carl G. Jung, Hitler’i klasik anlamda “karizmatik bir lider” olarak değerlendirmekten öte, onu Alman kolektif ruhunun bir tezahürü olarak görmüştür. 1938’de verdiği bir röportajda Jung, Hitler’in gücünün kendi şahsi özelliklerinden değil, Alman halkının bilinçdışı arzularını ona yansıtmalarından kaynaklandığını söyler. Ona göre Hitler’in sesi, aslında “78 milyon

OKUMAK İÇİN TIKLA

Diktatör Adolf Hitler: Büyük kitlelerin algısal yeteneği oldukça sınırlıdır, anlayışları azdır, fakat unutkanlıkları muazzamdır.

Kavgam, (Main Kampf) Adolf Hitler’in (1889 – 1945), küçük bir Avusturyalı gümrük memurunun oğlunun, daha sonra Almanya’daki Nasyonal Sosyalist Partisinin Führer’inin ve Üçüncü Reich’ın Şansölyesinin otobiyografisidir. Kitap, ilk olarak iki cilt halinde, 1925 ve 1927 yıllarında yayımlanmıştır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

1914 Savaşının İlk Saatleri- Stefan Zweig

1914 yazı, Avrupa toprağımıza o felâketi getirmemiş olsaydı da unutulmazdı. Zira böylesıne cömert, biraz tuhaf gelecek bir deyimle, böyle tam yaz gibi bir yazı ben az gürdüm , ömrümce. Gökyüzü günlerce ipek mavisiydi Hava yumuşaktı, ama yapış yapış değildi. Çayırlar güzel kokulu ve sıcaktı. Ormanların taze yeşilinden bolluk taşıyordu.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Erich Fromm: O dönemde milyonlarca kişi Hitler hükümetini “Almanya” ile özdeşleştirdi.

Nüfusun bir bölümü, herhangi bir büyük direnç göstermeksizin Nazi rejimine boyun eğdi, ama bunlar direnç göstermedikleri gibi Nazi ideolojisinin ve siyasal uygulamalarının hayranları haline de gelmediler. Bir başka bölüm insansa yeni ideolojiye iyice kendini kaptırdı ve onu savunanlara fanatik bir tutumla bağlandı. Birinci grupta daha çok işçi sınıfıyla liberal ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Diktatör Adolf Hitler: “birey, haklı olarak suçlandığında suskun kalmayı öğrenmekle kalmamalı, haksızlığa da suskunluk içinde katlanmayı öğrenmelidir.”

Bireyi feda etmek ve onu bir toz zerresine, bir atoma indirgemek, Hitler’e göre, kişinin bireysel görüşünü, çıkarlarını ve mutluluğunu feda etmesi anlamını taşır. Bu feda etme, üyelerini oluşturan “bireylerin kendi kişisel görüşlerini ve çıkarlarını temsil etmeyi reddettiği…” (Kavgam s. 408) siyasal örgütün özüdür. “Özgeciliği” över Hitler ve “insanların kendi mutlulukları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Adorno – Horkheimer: İletişim, insanları birbirinden ayırarak birbirlerine benzemelerini sağlar.

İLETİŞİM YOLUYLA TECRiT İletişim araçlarının tecrite yol açtığı yalnızca zihinsel anlamda doğru değildir. Radyo sunucusunun yalan dolu konuşması yalnızca dilin imgesi olarak beyine yerleşip insanların birbiriyle konuşmasını engellemez; Pepsi-Cola reklamındaki övgüler yalnızca kıtaların yıkımına düzülen övgüleri bastırmaz; film yıldızlarının hayaletimsi modelleri yalnızca yeni yetmelerin birbirine sarılmalarına ya da zinaya örnek

OKUMAK İÇİN TIKLA

Adorno – Horkheimer: Hitler döneminin verdiği derslerden biri akıllı olmanın aptallığı hakkındadır

ÇOK BİLGİLİ OLMAYA KARŞI Hitler döneminin verdiği derslerden biri akıllı olmanın aptallığı hakkındadır. Gerçekleşecek olan artık gün gibi ortadayken bile, Yahudiler Hitler’in yükselme şansının olabileceğini sayısız sağlam nedene dayanarak inkar etmişlerdi. Bir sohbetimizden hatırladığım kadarıyla bir ekonomi politik uzmanı, Bavyeralı bira üreticilerinin çıkarlarından yola çıkarak bana Almanya’nın askerileştirilmesinin olanaksız olduğunu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Düzmece Reichstag Yangını, Hitler’in mutlak iktidarına giden yolda en önemli dönüm noktası

1933 yılında başında Almanya’da siyasi bunalım iyice derinleşmiş, bir sosyalist devrim tehlikesi Alman sermayesi ve devleti tarafından oldukça yakıcı şekilde hissedilir hale gelmişti. Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg Katolik Merkez Partisi’yle bir koalisyon yaparak istikrarı sağlayacağı umuduyla Hitler’i şansölye (başbakan) olarak atadı.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kendilerine ezeni seçenler, Aşları ekmekleri yok, Onların seçtiğiydi Hitler

ESKİ MUHARİP Seçmenler geliyor işte / Yüzde yüz denilen kitle / Kendilerini ezeni seçenler. Aşları ekmekleri yok / Paltoları ceketleri yok / Onların seçtiğiydi Hitler. Württemberg’in bir kentinde küçük dükkânlarla çevrili bir alan. Geride bir kasap dükkânı, önde bir sütçü. Karanlık bir kış sabahı. Kasap henüz kapalı ama sütçü açılmış

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hitler’e doğum günü armağanı

Hitler’e doğum günü armağanı – I Tarih 20 Nisan 1943. Dünyayı kana bulamış bir diktatörün, Hitler’in 55. doğum günüdür. Hitler’in en sadık adamı, ünlü SS lideri Heinrich Himmler führerine, eşsiz bir doğum günü armağanı hazırlamakla meşguldür. Hitler’i son derece memnun edecek olan bu armağan Polonyalı 56.000 Yahudi’nin ölüsünden başka bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hitler’i Yenen Adam Mareşal Jukov – Geoffrey Roberts

Hiç Savaş Kaybetmeyen Bir Asker! Mareşal Georgi Konstantinoviç Jukov’un yaşamında, Kızıl Meydan’daki Zafer Yürüyüşü’nün en önünde halkı selamladığı o 1945 Haziran gününün yeri ayrıdır. Tspeki adında gösterişli bir beyaz Arap atının üzerindeki Jukov sağında Kremlin, tam karşısında ise St. Basil Katedrali’nin soğan kubbeleri kalacak şekilde Spassky Kapısı’ndan geçerek meydana girmişti.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mütereddid Hitlerci: Said-i Nursi

Bediüzzaman Efsanesi ve Saidi Nursi Gerçeği (Patika Yayınları 2015) adlı önemli kitabın yazarı Emrah Cilasun’dan öğrendiğime göre, İkinci Dünya Savaşı başladığında Kastamonu’da mecburi ikamette olan, 1943-1944’te Denizli Hapishanesi’nde yatan ve savaşın sonunu Emirdağ’da karşılayan Said-i Nursi, “Milli Şef’in 1941’den 1944’e kadar İkinci Dünya Savaşı’nda izlediği politikayla Nursî’nin aynı yıllarda aldığı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hitler’in lanetli kitabı: ‘Kavgam’ – Celâl Üster

Hitler’in “lanetli” kitabı “Kavgam” Almanya’da 75 yıl sonra yeniden yayımlanıyor Hiçbir kitap yasak olmamalı… “Almanya, 1945. Müttefik kuvvetleri ülkeye girerken, telaşa kapılan binlerce Alman ‘Mein Kampf’larını (Kavgam) bahçelerine gömüyor. Hitler’in ırkçı görüşlerini içeren ‘Kavgam’, bu öğreti yüzünden dünyaya savaş açan ve bozguna uğrayan ülkenin topraklarına gömülüyor. Bugün, aradan 56 yıl

OKUMAK İÇİN TIKLA

Suikastçı (Hitler’i Tek Başına Öldürmek İsteyen Adam – Georg Elser) – Helmut Ortner

Georg Elser, fanatik veya deliden başka her şeydi. O, normal bir hayat süren, geride duran bir bireyciydi. Siyaset, günlük hayatının sınırlarının dışına çıktığında veya ideolojik palavralara dönüştüğünde onu hiç ilgilendirmiyordu. Hiçbir zaman siyaseti soyut bir düzeyde anlamamıştı. Fakat Almanya’daki şartların, ‘sadece mevcut önderlerin değişmesiyle mümkün olabileceği’ni hissediyor ve bununla Hitler,

OKUMAK İÇİN TIKLA