Etiket: Otizm

Buzdolabı Anne Mitinin Çöküşü: Otizmin Anlaşılmasında Bilimsel ve İnsani Bir Dönüşüm

Bettelheim’ın “buzdolabı anne” hipotezi, otizmin anne-çocuk ilişkisindeki duygusal soğukluktan kaynaklandığını öne sürerek 20. yüzyılın ortalarında psikanalitik teorinin otizm açıklamalarında önemli bir yer edinmişti. Ancak bu hipotez, bilimsel, toplumsal ve etik eleştirilerin birleşimiyle tamamen terk edildi. Kökenler ve İlk Kabul Bruno Bettelheim, 1960’larda otizmi açıklamak için “buzdolabı anne” kavramını ortaya attığında,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sentetik Biyoloji ile Yeni Bir İnsan Türü Yaratma Potansiyeli

Sentetik Biyolojinin Temel İlkeleri Sentetik biyoloji, biyolojik sistemlerin mühendislik prensipleriyle tasarlanması ve yeniden yapılandırılması disiplinidir. Bu alan, genetik materyali manipüle ederek organizmaların yeni işlevler kazanmasını veya mevcut işlevlerin optimize edilmesini amaçlar. Otistik beyinlerin işleyişini taklit etme fikri, sentetik biyolojinin nöral ağları ve bilişsel süreçleri yeniden oluşturma potansiyeline dayanır. Otizm, nörolojik

OKUMAK İÇİN TIKLA

Stem Hücre Tedavileri ve Otizm: Bilimsel Gerçekler ile Umut Arasındaki İnce Çizgi

Stem hücre tedavilerinin otizm spektrum bozukluğu (OSB) tedavisindeki potansiyeli, hem bilimsel hem de toplumsal düzeyde yoğun tartışmalara yol açmaktadır. Bu tedavi yöntemi, yenilikçi bir umut olarak görülürken, aynı zamanda etik, bilimsel ve sosyal boyutlarıyla sorgulanmaktadır. Bilimsel Temeller ve Mevcut Araştırmalar Stem hücre tedavileri, hücrelerin yenilenme ve farklılaşma yeteneklerinden faydalanarak çeşitli

OKUMAK İÇİN TIKLA

DSM-5’te Otizm Türlerinin Birleştirilmesinin Bilimsel ve Uygulamalı Etkileri

DSM-5’te otizm türlerinin tek bir “Otizm Spektrum Bozukluğu” (OSB) tanımı altında birleştirilmesi, otizmin heterojen doğasını anlamada önemli bir dönüm noktası oluşturmuştur. Bu değişiklik, otizmin farklı alt türlerini (örneğin, Asperger sendromu, otistik bozukluk, yaygın gelişimsel bozukluk) bir spektrum olarak ele alarak, bireysel farklılıkları daha bütüncül bir şekilde anlamayı ve klinik uygulamaları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizmde Cinsiyet Farklılıklarının Geleneksel Tanı Kriterlerine Yansımaları

Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), nörogelişimsel bir durum olarak bireylerin sosyal etkileşim, iletişim ve davranışsal esneklik alanlarında farklılıklar göstermesine yol açar. Sarah Bargiela gibi araştırmacılar, otizmin cinsiyet temelli farklılıklarını inceleyerek, geleneksel tanı kriterlerinin bu farklılıkları ne ölçüde yansıtabildiğini sorgulamıştır. Bu metin, otizmdeki cinsiyet farklılıklarının geleneksel tanı sistemlerine etkisini, bilimsel bir perspektiften,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm Terapileri ve Kapitalist Sistemin Verimlilik Arayışı

Otizm terapilerinin, kapitalist sistemin “verimli birey” yaratma çabası olup olmadığı sorusu, birey-toplum ilişkisi, biyopolitik kontrol mekanizmaları ve insan varoluşunun anlamı üzerine derin bir sorgulamayı gerektirir. Bu metin, otizm terapilerinin tarihsel, sosyolojik, etik, antropolojik, dilbilimsel, sanatsal ve gelecek odaklı boyutlarını inceleyerek, bu terapilerin bireyi toplumsal ve ekonomik düzene entegre etme amacı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Uygulamalı Davranış Analizi (ABA) ile DIR/Floortime: Otizmde Karşılaştırmalı Bir Analiz

Otizm spektrum bozukluğu (OSB) olan bireylerin temel belirtilerini ele almada kullanılan iki önemli yaklaşım, Ivar Lovaas tarafından geliştirilen Uygulamalı Davranış Analizi (ABA) ve DIR/Floortime modelidir. Her iki yöntem, sosyal iletişim zorlukları, tekrarlayıcı davranışlar ve sınırlı ilgi alanları gibi otizm belirtilerine farklı yaklaşımlar sunar. Bu yazıda, iki yöntemin felsefeleri, uygulamaları ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Savant Sendromu ve Otizm: Zihnin Sınırları ve Daniel Tammet’in Anlatısı

Savant sendromu ile otizm arasındaki ilişki, insan zihninin karmaşık doğasını anlamak için eşsiz bir pencere sunar. Bu metin, bu ilişkiyi bilimsel bir perspektiften ele alırken, Daniel Tammet’in Born on a Blue Day adlı otobiyografik eserinden yola çıkarak bireysel deneyimleri de merkeze alır. Savant sendromu, belirli bilişsel yeteneklerde olağanüstü performans gösteren

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm Spektrumunda İşlevsellik Ayrımının Sorunları

“Yüksek işlevli otizm” ve “düşük işlevli otizm” terimleri, otizm spektrum bozukluğunu (OSB) sınıflandırmak için sıkça kullanılan ancak bir o kadar da tartışmalı kavramlardır. Bu ayrım, bireylerin bilişsel, sosyal ve günlük yaşam becerilerine dayalı bir hiyerarşi oluşturmayı amaçlasa da, hem bilimsel hem de toplumsal düzeyde ciddi sorunlar doğurur. Bu metin, söz

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otistik Zihinlerin Yapay Zekayla Uyumu: Algoritmik Düşünmenin Geleceği

Bilişsel Yapıların Algoritmik Benzerliği Otistik bireylerin bilişsel süreçleri, sistematik, kural odaklı ve ayrıntı merkezli bir düşünme biçimiyle tanımlanır. Bu özellik, yapay zekanın algoritmik işleyişiyle çarpıcı bir benzerlik gösterir. Otistik bireyler, örüntü tanıma, veri analizi ve mantıksal çıkarım gibi görevlerde genellikle nörotipik bireylerden farklı bir performans sergiler. Örneğin, matematiksel problemleri çözme

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mevcut Politika(cı)ların Otizm Konusunda Yetersiz Kalma Nedenleri ( ABD Özelinde )

Mevcut politikaların ve politikacıların otizm konusunda yetersiz kalmasının temel nedenleri, konunun kendine özgü zorlukları ve politika yapım süreçlerindeki engellerle ilişkilidir: Ne Yapılması Gerekiyor? (Öneriler) Mevcut yetersizlikleri gidermek için politika yapıcıların atması gereken stratejik adımlar şunlardır: Politikacıların bu konularda yetersiz kalma nedenleri derinlemesine incelenmeli ve stratejik tavsiyeler, otistik bireylerin ve ailelerinin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ebeveyn Suçlama : Otistik Çocuğu Olan Ebeveynlerin Yaşadıkları Suçlama Bir Araştırma

Otizm profili gösteren çocukların ebeveynlerin ve Bakıcıları birlikte çalıştıkları uzmanlar tarafından, çocuklarının engelli görünümlerini istinaden suçlanabiliyorlar. Bunlar en çok sosyal medyada çok sık karşımıza çıkan olgulardır aşağıda da buna dair bir araştırma sonucu ve buna dair yorumumuz mevcuttur. 1.016 ebeveyn ve bakım verenden toplanan veriler, aşağıdaki çarpıcı bulguları ortaya koymaktadır:

OKUMAK İÇİN TIKLA

Biz ”Bozuk” Değiliz: Otizm Hakkındaki Konuşmayı Değiştirmek

Yazan: Eric GarciaÖzet: Otistik insanlar sadece hayatta kalmak için değil, mutlu ve bağımsız hayatlar sürmek için desteklenmelidir. 🧠 Eric Garcia Kimdir? 🧩 Kitabın Amacı Nedir? Eric Garcia kitabını yazmaya şu fikirle başladı: “Otistik bireyleri düzeltmeye çalışmaktansa, onları destekleyerek nasıl daha iyi yaşamlar kurabileceklerini konuşmalıyız.“ Otizmi bir bozukluk ya da sorun olarak değil, farklı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizmli Olmak Nasıl Bir Şey?

Greg Burns ”Geçtiğimiz yıl ( 56 yaşında ) bana 1. seviye otizm spektrum bozukluğu (ASD) teşhisi kondu; daha önce Asperger sendromu olarak adlandırılıyordu . Otizmli olduğumu fark etmek benim için birçok şeyi perspektife oturttu, ancak bu konudaki hislerimi takdir edebilmeniz için kendi hayal gücünüzü kullanmanız gerekiyor. Otizmli olmanın nasıl bir şey olduğunu anlatan 22 yol Bunun nasıl bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çılgınlığın Estetik İsyanı: Otizm, Sanat ve Nietzsche’nin Dionizyak Dünyası

Nietzsche’de Estetik Fenomen ve Hakikat Ötesi Nietzsche’ye göre dünya, ancak bir “estetik fenomen” olarak katlanılabilirdir. Hakikat, Apolloncu bir yanılsamadır; asıl olan, Dionizyak bir taşkınlıkla hayatın kaotik enerjisini kucaklamaktır. Otizmli bireylerin sanatı da bu bağlamda “hakikat ötesi” bir ifade biçimidir. Dilin sınırlarını aşan, sembolik düzenin dışında kalan bu yaratımlar, Nietzsche’nin “tragedya

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm, Sanat ve Nietzsche: Duyusal Hassasiyetin Estetik Devrimi

Duyusal Hassasiyetin Estetik Potansiyeli Nietzsche, sanatı yaşamın en yüksek ifadesi ve varoluşsal bir yüceltme olarak görür; ona göre sanat, bireyin kaotik gerçekliği anlamlandırmasının bir yoludur. Otizmli bireylerin duyusal hassasiyetleri, bu kuramsal çerçeveye çarpıcı bir katkı sunar. Işık, ses, doku gibi unsurlara karşı aşırı duyarlılıkları, onların dünyayı sıradan algıların ötesinde deneyimlemelerine

OKUMAK İÇİN TIKLA

Türkiye’de Otistik Çocuğu Olan Aileler için Yaşam Stratejileri

Türkiye’de otizmli bir çocuk yetiştiren aileler, yüksek bakım ve eğitim ihtiyaçları nedeniyle ekonomik olarak zorlayıcı bir süreçle karşılaşabilirler. Güncel verilere göre ülkede yaklaşık 1,4 milyon otizmli birey ve bundan etkilenen 5,5 milyon aile ferdi bulunmaktadırtohumotizm.org.tr. Bu ailelerin sürdürülebilir bir yaşam kurabilmesi için devlet destekleri, özel eğitim maliyetleri, bütçe yönetimi ve çalışma hayatının düzenlenmesikonularında doğru stratejiler geliştirmesi gerekmektedir. Aşağıda, mevcut

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizmi İyileştirme Vaadiyle Yapılan Umut Tacirliği Üzerine Eleştirel Bir İnceleme

Son dönemde otizmle ilgili olarak “mucize tedavi” ve “iyileştirme” vaatleriyle ortaya atılan pek çok ürün, tedavi ve yöntem, hem bilimsel temelden yoksun hem de etik dışı yaklaşımlar içermektedir. Bu yazıda, bilimsel olmayan tedavilerin otizmli bireyler ve aileleri üzerinde nasıl bir sömürüye dönüştüğünü, bunun insan hakları ihlallerine nasıl yol açtığını ele

OKUMAK İÇİN TIKLA

Terapideki Dirençler – Otizmde Terapötik Anlayışlar

“Çok Olan İyidir” İnancı:Terapinin etkili olması için uzun süre devam etmesi gerektiğine dair yaygın bir inanç bulunur. Özellikle otizmde, aileler ve uzmanlar bazen daha fazla terapi saatinin her zaman daha iyi sonuç vereceğini düşünebilirler. Ancak, bu durum bazen çocuğun tükenmesine ve terapiden soğumasına neden olabilir. Terapinin niceliği değil niteliği önemlidir.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ege’nin ‘farklı’ hikâyesi – Bülent Avcı

Otizmli çocuklara ‘farklı’ denmesinin bir esprisi var elbette; onların hepsi dünyayı bir başka görüyor, başka davranıyor ve çoğunluğa ‘garip’ gelen şekilde yaşıyor. Bunu görmek, anlamak ve o dili konuşmak ise duyarlılık gerektiriyor. Bütün hepsini alt alta koyup toplayınca ortaya bir hikâye çıkıyor. Tıpkı Nihal Ünver’in kaleme aldığı ve Gül Sarı’nın

OKUMAK İÇİN TIKLA