Soğuk Balık ve Sıcak Kan: Mahallemizin Sessiz Kasabının Dehşet Veren Hikâyesi

Yazar: Jungish

Aziz okuyucum, şu fani dünyada en çok neyden korkarız? Elbette ki bilinmeyenden. Lakin ben size derim ki, asıl korku, yanı başımızdaki sıradanlık maskesinin altında yatan o korkunç bilinenden gelmelidir.

Hani bizim mahallede, dükkânını sessiz sedasız açıp kapayan, kimseye zararı dokunmayan, herkese “Eyvallah” çeken o silik esnaf vardır ya… İşte Japonya diyarından gelen “Cold Fish” filmi, tam da bu sıradan adamların ve onların çevresindeki iğrenç görgüsüzlüğün nasıl bir canavarlığa dönüştüğünü anlatır.

🐠 Baba Otoritesi ve Japon Balığı Dükkânı

Filmin merkezinde Şamoto adında, bir Japon balığı dükkânı işleten, silik bir adam var. Evinde ise durum beter: Karısı Taeko, üvey annedir ve kızı Mitsuko ile bir türlü yıldızları barışmaz. Şamoto, ne evine ne de dükkânına otorite kurabilmiş, sürekli olarak ezilen, gölgede kalmış bir adamdır. Aile içindeki huzursuzluk ve zayıflık, Şamoto’nun ruhundaki boşluğu büyütür.

Gündelik Örnek: Bizim çarşıda, karısının zoruyla dükkân açan, kahvede bile sesini çıkaramayan o sessiz, sinik adamlar yok mudur? İşte o adam, zayıflığından utanır ve bu zayıflığı kapatmak için büyük bir güce sığınmaya meyleder.

😈 Görgüsüzlüğün Şeytanı: Murata Bey

Ve sahneye, filmdeki asıl Gulyabani olan Murata Bey girer. Murata, Şamoto gibi bir balıkçı dükkânı sahibidir, lakin onunki gösterişli, büyük ve piyasa bir yerdir. Murata, o tipik yeni zengin görgüsüzlüğünün vücut bulmuş halidir: Şık giyinir, yüksek sesle konuşur, cömert davranır, “Ben bu işin piri, otoritesi benim!” diye etrafta dolaşır.

Murata, Şamoto’nun kızını bir hırsızlık olayı yüzünden yakalar ve Şamoto’nun bu çaresizliğinden faydalanarak onu kanatlarının altına alır. İşte bu, Murata’nın gerçek yüzünü gösterdiği an olur. O gösterişli balıkçı dükkânının ardında, korkunç bir suç ağı ve vahşet dolu bir fabrika yatmaktadır.

⛓️ Dehşetin Zinciri: Sorumluluktan Suç Ortaklığına

Murata, Şamoto’nun hem içindeki ezilmişliğe hem de otorite ihtiyacına hitap eder. Şamoto, başta Murata’ya hayranlık duyar, ona güçlü bir baba gibi sığınır. Murata, Şamoto’yu yavaş yavaş kendi pisliklerine ortak eder:

• Zayıflığın Sömürüsü: Murata, Şamoto’nun ailesini (karısı Taeko dahil) baştan çıkarır ve Şamoto’yu kendi iradesi dışında cinayetlerin işlendiği, insan vücutlarının parçalandığı o korkunç eylemlere ortak eder.
• Kanlı Öğretmen: Murata, Şamoto’ya o kadar büyük bir psikolojik baskı uygular ki, Şamoto sonunda kendi ahlakını ve vicdanını kaybeder. O sessiz adam, Murata’nın yanında pasif bir katile dönüşür.

🤯 Netice: Toplumun Sırrı

Bu film bize şunu haykırır, ey ahali: Kötülük, sadece dışarıdaki o büyük, manşetlere çıkan canavarların işi değildir. Kötülük, çoğunlukla bizim ezdiğimiz, susturduğumuz ve sorumluluk almaktan kaçınan o “normal” insanların sessizliğinde büyür.

Şamoto’nun hikâyesi, modern ailenin zayıflığını ve toplumsal görgüsüzlüğün (Murata) karşısında çaresiz kalışını gösterir. O soğuk balıklar, Murata’nın dükkânındaki o kanlı tezgâhın sadece bir örtüsüdür. Ruhumuzun derinliklerinde yatan zayıflık ve otorite arzusu ise, bizi en beklemediğimiz anda bir canavarın çırağı haline getirebilir.

Asıl tehlike, yanımızdan geçen o sessiz adamın içinde sakladığı patlamaya hazır bombadır!