Kategori: Öykü Kitapları

Genç Bir Doktorun Anıları – Mihail Bulgakov “ülkenin ücra bir bölgesinde kadercilikle ve batıl inançlarla zorlu bir mücadeleyi anlatan öyküler”

Devrim zamanı Rusya… Karakışı aratmayacak kadar soğuk, kasvetli bir eylül günü, tıp fakültesinden yeni mezun olmuş bir doktor, şehirde çoktan unutulmuş geleneklerin ve boş inançların hüküm sürdüğü uzak bir kasabaya gelir. Devrim, büyük şehirlerin merkezlerinde hayatı ve zihniyetleri altüst ederken, bu genç doktor ülkenin ücra bir bölgesinde kadercilikle ve batıl

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zacharius Usta – Jules Verne “Kibrine yenilip ölümsüzlüğün peşine düşmek ve ruhunu kaybetmek”

Zacharius Usta olağanüstü ince bir işçilikle ürettiği kusursuz saatlerle Cenevre şehrinin gururudur. Ünü İsviçre sınırlarını aşıp Fransa ve Almanya’ya kadar uzanmıştır. Saatçiliğin ilerleyen bilime ayak uydurmasıyla, Zacharius Usta da “saat maşası”nı icat eder. Bu icadının ardından kibir başını döndürür. Öyle ya, Tanrı sonsuzluğu yarattıysa, kendisi de zamanı yaratmıştır. Ancak günün

OKUMAK İÇİN TIKLA

Rahel Tanrı’yla Hesaplaşıyor – Stefan Zweig

Zweig’ın menkıbelerinde hikâye edilen kişiler Tanrı’yı ve kendilerini ararken hayatlarının anlamını bulacaklarına dair umutlarını her daim korurlar. Yazar Rahel Tanrı’yla Hesaplaşıyor’da Rahel ile Yakup’un Eski Ahit ’teki hikâyelerini Kutsal Kitap’taki anlatım biçimini anıştıran bir üslupla ve elbette kendi yorumunu katarak aktarır. Üçüncü Güvercinin Hikâyesi’ni de Nuh Tufanı’ndan esinlenerek kaleme almıştır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Geçmişe Yolculuk – Stefan Zweig “yasak ve tutkulu bir aşkın hikâyesi”

Zweig’ın 1920’li yıllarda yazdığı tahmin edilen bu novellanın el yazması ölümünden sonra oldukça geç bir tarihte, 1970’lerde gün ışığına çıkarıldı. Ve aşkın sınır tanımazlığı üzerine yazılmış en yoğun, en etkileyici metinler arasında yerini aldı. Geçmişe Yolculuk, zamana, mekâna ve değişen koşullara direnen yasak ve tutkulu bir aşkın hikâyesidir. Bu çılgın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Muhteşem Vahşi Dünya – Andrey Platonov

“Bir zamanlar iki Kırıntı yaşardı. İkisi de küçük, ikisi de karaydı ama farklı babalardan dünyaya gelmişlerdi: biri Ekmekten, diğeri Baruttan. Bir sakalın içinde yaşarlardı, sakal avcının suratında bitmişti, avcı ormanda çayır çimen üzerinde uyur, önünde de köpeği pineklerdi.” Bir avcının sakalındaki iki kırıntının hikâyesiyle, insanın besleyip yaşatma ve öldürüp yok

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dönüş – Andrey Platonov “umudu, sevgiyi ve her şeye rağmen mutlu olma azmini öne çıkaran öyküler”

Roman ve öykülerinin eksiksiz ve sansürsüz basımı ancak 90’larda yapılabilen Andrey Platonov, artık yirminci yüzyıl Rus edebiyatının en önemli yazarlarından biri kabul ediliyor, hatta eserlerinin Rus dilinde yarattığı etki Kafka’nın bütün Batı edebiyatı üzerinde yarattığı etkiyle kıyaslanıyor. Dönüş, Platonov’un çok sayıda öyküsü arasından seçilmiş dokuz öyküden oluşan bir derleme. Yirminci

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ölüler Evinden Anılar – Fyodor Mihailoviç Dostoyevski “Gerçek, anlatılan bir hikâyeden daha etkilidir.”

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski, 1849’da I.Nikola’nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya’dan döndükten sonra Petersburg’da Vremya dergisini çıkarmaya başladı. 1861-1862 yıllarında bu dergide yayımlanan Ölüler Evinden Anılar Dostoyevski´nin Sibirya´da geçirdiği sürgün yıllarının izlenimlerini bütün canlılığıyla yansıtır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sinan’ın Tekkesinde Ölüm – İvo Andriç (Yugoslavya’nın Tolstoy’u)

Sinan’ın Tekkesinde Ölüm, Balkanlar’ın Nobel ödüllü büyük yazarı İvo Andriç’in son dönem hikâyelerinden oluşan özgün bir seçki. Müslüman Türkler, Ortodoks Slavlar, Katolik Hırvatlar, Yahudiler ve Fransisken papazların beraber var olduğu Saraybosna’daki çocukluk ve gençlik yıllarından biriktirdiği anıları keskin bir anlatım yetisiyle hikâyeleştiren Andriç, Sinan’ın Tekkesinde Ölüm’de Balkan coğrafyasının gündelik hayatından

OKUMAK İÇİN TIKLA

Palto – Nikolay Vasilyeviç Gogol “Hepimiz Gogol’un Palto’sundan çıktık” Dostoyevski

‘Palto’, Nikolay Vasilyeviç Gogol’un 1842 yılında yayımlanan uzun hikayesi. Yazar gerçekçi bir üslupla kaleme aldığı bu hikayesinde küçük adam temasını ele alır. Sıradan insanların çektiği sıkıntılar, maruz kaldığı eşitsizlikler ve çektikleri acılar hikayenin başkahramanı Akakiy Akakieviç’in yaşantısıyla tüm çıplaklığı ile gözler önüne serilir. Bu yapıtı dönemin Çarlık Rusyası’nda büyük tepki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Burun – Nikolay Vasilyeviç Gogol

Gogol, Burun’u 1833’te yazmaya başladı. 1835’te ilk biçimini vererek bitirdikten sonra “Moskovski Nablüdatel” dergisine gönderdiyse de derginin yönetmeni, öyküyü bayağı bulduğu için geri verdi. Ama bu öykünün sanat güzelliğini, yergi değerini hemen anlayan Puşkin, 1836’da, yönettiği “Savremennik” dergisinde Burun’u yayımladı. Ayrıca şöyle bir not koydu: “N. V. Gogol uzun süre

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bozkırda Bir Kral Lear – İvan Sergeyeviç Turgenyev

Bozkır’da Bir Kral Lear, kısa öykünün ustalarından İvan Turgenyev’in kurgu ve anlatımdaki ustalığını en berrak şekilde gösteren öykülerinden meydana gelen bir seçki. Shakespeare’in ünlü tragedyası Kral Lear’ı Rus steplerine uyarlayan Turgenyev, edebiyatın ezeli temalarından aile ilişkilerini Rus toplumuna özgü karakterlerle ele alırken insan psikolojisinin derinlerine inmekte benzersiz bir ustalık sergiler.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Küçük Ağaç’ın Eğitimi – Forrest Carter

Sevgiyi, duyarlılığı, dürüstlüğü, samimiyeti Kızılderili mantığıyla işleyen muhteşem bir kitap… Egemenlik ve güç tutkusu peşinde koşan Beyaz Adam’ın acımasızca yok ettiği Çeroki’lere ithaf edilen bu kitap, insanı ‘umursayan’, acılarını ‘paylaşan’, yaşamın bütünselliğini ‘savunan’ bir kültürün mesajı… Evrensel dostluk ve barışın hikâyesi… İnsani duyarlılığın görkemli direnişi… Yüzeysel ve mekanik ilişkilerin hakim

OKUMAK İÇİN TIKLA

Beyaz Geceler – Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

Fyodor Dostoyevski, Beyaz Geceler: Bir Hayalperestin Anıları adlı uzun öyküsünü yazarken, yazar kişiliğini belirleyen olayların bir kısmını henüz yaşamamıştı. Ne hapse girmiş, ne idam edilmeyi beklerken önündeki tutuklunun ölümünü izlemişti; ne de “canlı canlı tabuta konma” olarak adlandırdığı Sibirya’ya sürgüne gitmişti. Başyapıtlarını yazmaya başladığı 1866 yılına daha neredeyse yirmi yıl

OKUMAK İÇİN TIKLA

Korkuyu Beklerken (Bütün Eserleri 4) – Oğuz Atay “Yalnız kalmaktan korktukça yalnızlığım artıyor”

Oğuz Atay’ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okuru alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmaz. Kitaba adını veren hikayenin korkuyu beklerken kendini evine hapseden kahramanı, Atay’ın edebiyat güzergahındaki farklılığının en büyük kanıtlarından. Yazarın bu kitaptaki ilk hikayeyle varettiği “beyaz mantolu adam” da öyle. (Tanıtım Bülteninden) Kitabın Künyesi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mantık Al- Tayr (Kuşların Dili), Feridüddin Attâr “Fars edebiyatının en tanınmış şair ve düşünüründen bir başyapıt”

*”12. yüzyılda yaşamış olan Attâr’ın Mantık al-tayr bir çerçeve öyküden (Simurg’u aramak için yapılan yolculuk ) ve bu öykünün içine yerleştirilmiş küçük küçük öykülerden oluşur. Feridüddin Attâr’ın Mantık Al- Tayr (Kuşların Dili) adlı mesnevîsinin konusu şudur: Binlerce kuş bir gün kendilerine bir padişah seçmeye karar verirler, ama hüthüt kuşu onlara

OKUMAK İÇİN TIKLA

Abidin Yağmur’da Sıcak, İşşizlik ve Yalnızlık! – Adil Okay

“Deve bayıltan sıcakları” şeklinde bir sıcaklık tanımı var mıdır?  O sabah evden çıktığımda, insanı ikinci adımda terleten, beşinci adımında bunaltan sıcağı böyle tanımladım. Hatta tanımlamakla kalmadım, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne bu tanımın kullanılması ricasını ileteceğim mektubu kafamda tasarladım. (…) Kendi kendime güldüm” (Ket, S. 41) Başlıktaki “Sıcak” sözcüğünü iki anlamda kullanıyorum.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Avcının Notları – İvan Sergeyeviç Turgenyev

Avcının Notları (Zapiski ohotnika) adı altında topladığı öyküleri, 19. yüzyıl Avrupa’sında İlk Aşk, Devrim Öncesi ve Babalar ve Oğullar gibi romanlarıyla büyük bir üne erişecek olan İvan Turgenyev’in ilk önemli düzyazı yapıtıdır. Avcının Notları, yazarın Oryol bölgesinde çıktığı av gezileri sırasında gözlemlediği soyluları, toprak sahiplerini, yoksul köylüleri, köy hekimlerini ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Huzurlu Sessizlik Öyküler – İvan Sergeyeviç Turgenyev

Huzurlu Sessizlik, Turgenyev’in düzyazıda romantizmden realizme geçmekle öykücülükte eşik atladığı dönemin seçkin ürünlerinden oluşan bir derleme. 1850’lerin başında ünlü eleştirmen Belinski’nin edebiyatta sosyolojik gerçekçilik savunusundan etkilenen Turgenyev, Rus hayatından gerçekçi portreler içeren realist öykülerini yazmaya koyulur. Ansızın sevdalanmanın güzelliği, aşk ümitlerinin suya düşmesi, hayaller ile gerçekler arasındaki uçurum, mazurka ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Normal Nefes Almaya Devam Edin – Hakan Bıçakcı

Hakan Bıçakcı, kendine özgü yalın üslubuyla, modern zamanları ve faillerinin dehşetli monotonluklarını anlatıyor. Normal Nefes Almaya Devam Edin, gittikçe karmaşıklaşan öykülerin kitabı. Çarpıp kaçan, derin tesirli, paranoyakça gerçekçi. Bu nedenle yazan çizen insanları da anlamam. Düşüncelerini, anılarını, hikâyelerini arsız bir iştahla yayımlatanları. Herkes onların akıllarından geçenleri okusun, izlesin, etkilensin saplantılarına

OKUMAK İÇİN TIKLA

Enerji Çalımı – Mehmet Çiftçi

Mehmet Çiftçi, insanların bilerek veya farkında olmayarak birbirlerinden çaldığı yaşam enerjisini anlatıyor öykülerinde… KISIR DÖNGÜ Mutsuzluk, siyah sarmaşıklar gibi ruhumuzu saran karamsarlıksa, hüzün, yüreğimizde biriktirdiğimiz gözyaşlarıdır. Nabil, yarım yamalak uykularından uyandığında, geceden kalma huzursuzluğu mideye oturan yemek gibi ağırlığını koruyor; üstü açık yattığından bedeni ceset soğukluğundaydı. Yere sarkmış yorganı el

OKUMAK İÇİN TIKLA