Etiket: Literatür Yayıncılık

Sınırdaki Ölü – Fakir Baykurt

İlk basımı 1975’de yapılan Sınırdaki Ölü’yü yeniden okurla buluşturuyoruz: “Yokluğun anasını avradını sinkaf edeyim candarmalar!” diye sövdü muhtar. “Na bu ölen oğlan vary a! Dinime imanıma bizim köyün çiçeğiydi! Öyle bir çiçek bird aha ne zaman açar? Dul anası kırıp sarıp para ulaştırdı. O da makine gibi gürül gürül okudu.

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçerdeki Oğul – Fakir Baykurt

Fakir Baykurt, öykülerinde köy yaşamının sertliği, yoksulluk, cahillik, taassup, batıl inanç, sömürü gibi sorunları ele alarak köylünün maddi ve manevi dünyasını toplumsalcı ve gerçekçi bir bakıştan işliyor. Gözlemlerden, canlı tanıklıklardan yola çıkan yazar, günlük konuşma dilini öyküye taşıyarak zaman zaman mizahi bir dil kullanıyor; bürokrasinin çarkları arasında sıkışan ama içinde

OKUMAK İÇİN TIKLA

Demokrasinin Dayanılmaz Ağırlığı – Erdoğan Aydın

Kuruluşunun üzerinden 90 yıl geçtiği halde Türkiye Cumhuriyeti’nin hâlâ niye demokratikleşemediği, hangi sorunlarda tıkandığı, nasıl demokratikleşebileceği ve bu konuda iç dinamiklerinin niye bu kadar zayıf olduğu sorularıyla karşı karşıyayız. Bu kitap, işte bu sorunlar yumağıyla uğraşıyor. Türk siyasetinin temel kırılma konuları üzerinden demokratikleşebilme olanaklarını araştırıyor. Demokrasinin, padişahlık, halifelik, darbecilik gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bahçe(leri)miz – M. Şehmus Güzel

Temmuz?daydık, renkler karmaşası ve kuş sesleri içinde yitik bahçemiz bir şenlikti: Dün, birikmiş birkaç emaile yanıt verirken, uzun zamandır habersiz ve yazısız bıraktığım sizlere de yazmak içimden geçti ama « Yok yahu bu iş ciddi iş, öyle birkaç dakikada yazılmaz » deyip vazgeçtim. Zaten günlerdir böyle oluyor. Bugün de böyle

OKUMAK İÇİN TIKLA

İslamcılık ve Din Politikaları – Erdoğan Aydın

Bu kitap bir yandan İslamcılığın toplumu fethetme ve değişim sürecini, diğer yandan da 12 Eylül devletinin onu 80’lerde besleyip büyütmesini, 90’larda engelleyip bastırmasını, 2000’lerde ona yenilmesini irdeliyor. Bu süreç özgülünde İslamcılığın tarihsel ve yapısal özelliklerini, demokrasiyle ilişkisi ve reforma uğrama sürecini, Diyanet’i, 28 Şubat’ı ve AKP’yi ortaya çıkaran koşulları irdeliyor.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Fatih ve Fetih (Mitler – Gerçekler) – Erdoğan Aydın

Tarihçilik çetin bir meslek; yöntemi de güçlüklerle dolu; sadece hüner istemiyor, ahlaka da ihtiyaç var. Bizler gibi, efsane düşkünü, buğulu ve sisli olandan hoşlanan, böbürlenme meraklısı, gelecek için de çağdaş ve uygar tasarılardan ürken toplumlarda, işler daha da çatallaşıyor… 90’lı yıllarda yayımlandığı -dört ciltlik- İslamiyet Gerçeği ile Nasıl Müslüman Olduk?

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kimlik Mücadelesinde Alevilik – Erdoğan Aydın

Alevilik nedir? İslamiyet’le ilişkisi ne? İslam’ın özü veya bir mezhebi mi, yoksa özgün bir inanç örneği mi? Alevilik İslam’ın ilk ayrışmasında mı oluştu, yoksa zorla Müslümanlaştırılan halkların geleneksel inançlarının sentezi mi? Aleviliğin tarihsel ve teolojik kaynakları nelerdir? Aleviliğin gerçek inanç önderleri kimdir? Aleviliğin temel kavramı olan Ali gerçekte neyi ifade

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nasıl Müslüman Olduk? Erdoğan Aydın

Nasıl Müslüman olduğumuzu genellikle sormadık kendimize. Çünkü İslamiyet’i “din ve hidayet aşkıyla”, kendiliğinden benimsediğimiz yolunda koşullandırılmıştık. Oysa doğruyu aradığımızda, Müslümanlaştırılma tarihimizin, insanı irkilten bir vahşet süreci olduğu soğuk gerçeğiyle karşılaşıyoruz. Resmi ve geleneksel söylemse, bu gerçeği ısrarla gizlemeye çalışıyor. Bugünü anlamak ve demokratik bir Türkiye yaratabilmek için, doğru tarih bilincine

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kurşunkalem Fabrikası – Soti Trintafyllou

Kurşunkalem Fabrikası (To Eprostasio Ton Moaybian), bir Yunan ailesinin yaklaşık yüz yıllık tarihi olmasının yanı sıra, Zurich?te başlayıp, devrimci fikirlerin filizlenerek büyük toplumsal hareketlere dönüştüğü Berlin ve Sen Petersburg gibi yirminci yüzyılın en çalkantılı kentlerinde devam eden büyük bir dostluğun öyküsü. Bir mühendis olan Stefanos Asimakis, Süveyş Kanalı?nın inşasında görev

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yılanların Öcü – Fakir Baykurt. Onlar ne kahraman, ne korkak, ne de haindi.

Fakir Baykurt’un ilk romanı olan “Yılanların Öcü”, 1958 yılında Cumhuriyet Gazetesi?nin açtığı Yunus Nadi Roman Ödülleri’nde birinci olur. Ancak roman nedeniyle hem Baykurt hem Cumhuriyet koğuşturma geçirir. Baykurt bu dönemden sonra Cumhuriyet Gazetesi?nde yazmaya başlar. Burada anlattığı köylü ailesininin, Kara Bayram’ın yaşam mücadelesi, sonraki iki romanına daha konu olur; “Irazcanın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kaplumbağalar – Fakir Baykurt. Sayıların dünyasında yer almayan yoksul köylülerin romanı

Fakir Baykurt, “Kaplumbağalar” adlı romanını: “…her türlü teknik ve elektronik araçların büyük gelişmeler gösterdiği ve üretkenliğin alabildiğine arttığı bu dün­yada, yiyeceği yıllık zahireyi, yanıp kül olmuş topraklardan parmaklarıyla toplamaya çalışan ve varlığını sürdürebilmek için istekle üreten…” köylülerin hayatından bir kesit olarak tanımlamaktadır. Roman, tarihimizde yer etmiş ama bugün hala varlığını

OKUMAK İÇİN TIKLA

Halkın Sesi ? Jean Vautrin

( * ) Ömrü iki aydan biraz fazla sürmüş Paris Komünü, ezilenlerin, aşağılananların, sefillerin kahramanı olduğu bir destandır. O gerçekleşen ütopyalardan biri olarak, hayatın dışına itilenlerin yolunu aydınlatmaya, onlara ümit vermeye devam ediyor. Komün, günde on beş saat çalışan, açlıkla savaşan ve yaşayabilmek için fahişelik yapmak zorunda kalanların öfkesidir. Bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Avrupa’da Nüfus Hareketleri – Massimo Livi Bacci

Massimo Livi Bacci ‘nin Avrupa’da Nüfus Hareketleri (Populazione Nella Storia d’Europa) adlı kitabı; toprak, kaynaklar, nüfus ve hastalıklar arasındaki ilişkilerin tarihini inceleyen çarpıcı bir çalışma. Massimo Livi Bacci, ilk Avrupa topluluklarında dikkat çekici bir biçimde görülen kıtlık, açlık, bebek ölümleri ve salgın hastalıkların nedenleri ile sonuçlarını inceleyerek Avrupa’nın bugünkü azalan

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçeri’den – Reyhan Yıldız “Zamanın acılara hükmü yok”*

(*) Türkiye’nin karanlık dönemlerinde göz altılara, işkencelere, sürgünlere, tabutluklara, Filistin askılarına, maruz kalmış, hücreleri yaşamış ve tanıklık etmiş 16 isim yaşadıklarını anlattı. Konuşanlar, yaşananların insanı boyutunu yeniden önümüze koyarken, yakın siyasi geçmişimize dair de tarihe not düştüler. Vedat Türkali, M. Halim Spatar, Kemal Burkay, Seçkin Selvi, İsmail Beşikçi, Ali Sirmen,

OKUMAK İÇİN TIKLA