Yazar: Özgür Atlas

Goethe ve Marlowe’un Faust’u Arasındaki Kurtuluş Paradoksu

C.G. Jung’un çalışmalarından beslenen derinlik-analitik psikolojisi, bireyin bilinçdışı süreçlerini aydınlatmak için sık sık edebi ve mitolojik figürlere başvurur. Marion Woodman’ın analizlerinde de görüldüğü gibi, klasik metinler modern bireylerin içsel çatışmalarını yansıtan arketipsel dramalar sunar. Bu bağlamda, Faust figürü—özellikle Christopher Marlowe ve Johann Wolfgang von Goethe’nin yorumlarında—ruh ve sınırlar arasındaki ebedi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gökkuşağı’nın Altında Üç Nesil Fırtına: D. H. Lawrence’ın O Meşhur Hikâyesine Dair Karmaşık Ruhiyem

Bir İngiliz Romanına Dair Bir Kaş Göz Ediş Yazar: Jungish Breh, Azizim! Şu modern zamanların hali nicedir, ne yalan söyleyeyim, oturup da saatlerce dertleşesim gelir sizinle. Her şey tebdil oldu, değişti; ne eski âdetler kaldı, ne de gönül rahatlığı… Tam da bu hengâmede, elime bir İngiliz yazarın, D. H. Lawrence‘ın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yağmurdan Sonraki Şamata: Gökkuşağı Bir “Elîm” Aldatmacası mı, Yoksa Mukaddes Bir Ahid mi?

Jungish Aziz ve sevgili okuyucularım! Bu kez, gökyüzüne bakıp gözlerimizi kamaştıran o rengârenk yay üzerine, yani Gökkuşağı üzerine bir mülahaza yapalım. Nasıl ki Mecdelli Meryem’in hikâyesi bir kargaşadan sonra gelen aydınlanmaysa, gökkuşağı da bizim o bunalımlı, kasvetli yağmurlarımızın ardından bize sunulan, ilahi bir gösteri ziyafeti değil midir? Eminönü Meydanı’nda kahvemi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mecdelli Meryem’in Hâli: Teslimiyet Bir “Günah” Değildir, En Büyük “Apostoluktur!”

Yazar: Jungish Muhterem Okuyucularım! Meryem Ana gibi asil, lakin hikayesi mahalle dedikodularına en çok malzeme olmuş bir figürdür Mecdelli Meryem. O, hem en derin teslimiyetin hem de en büyük yeniden doğuşun sembolüdür. Bugün yine kafamda öyle bir mevzu dönüyor ki, insanın “Aman Yarabbi, bu kadınların çektiği ne karmaşa!” diye isyanı

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçimizdeki Kurban ve Zorba: Ruhsal Özgürlüğe Giden Gizli Yol

Jungish Bu, Jungcu analitik psikoloji çerçevesinde en kritik içsel mücadeleyi tanımlamaktadır. Partnerimizle sağlıklı bir ilişki kurabilmek için, önce kendi içimizdeki iktidar (power) odaklı zincirleri kırmamız gerekir. Partnerimizin acımızı anlamasını sağlamanın yolu, kendi içimizdeki kurban ve zorbanın sorumluluğunu almaktan ve böylece bizi hapseden köhnemiş ebeveyn komplekslerinin gücünü ortadan kaldırmaktan geçer. Bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir Kadının Uyan (amay) ışı : Jane

Jane, güçlü bir içsel evlilik yoluyla kendi değerlerini oluşturmak için on yıl boyunca çalışan bir analizandır. Kendisini, dürüstçe veremeyeceği bir şeyi talep eden güçlü bir baba figürünün zorladığı bir durumla yeniden karşı karşıya kaldığında hastalanmıştır. Bu durumun neden olduğu psikolojik felç (paralysis), Jane’in günlüğüne yazdığı şu pasajda açıkça görülmektedir: Jane’in

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçsel Evliliğin Sırrı: Eril Tarafımıza Dişil Hislerimizi Nasıl Öğretiriz?

**Marion Woodman’ın “Yaralı Damat” (The Ravaged Bridegroom) adlı eserindeki Jungcu analizlere göre, dış ilişkilerdeki çatışmanın ve acının kökeni, bireyin kendi içindeki eril ve dişil enerjileri arasındaki uyumsuzluktan kaynaklanmaktadır. Eğer kendi içimizde erile, dişil hislerimize değer vermeyi öğretebilirsek, dış hayatımızdaki partnerin de bir gün belki yaşadığımız acıyı daha iyi anlaması mümkündür.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Peçeyi Erken Açmak: Neden Kendi Değerini Yaşlı Patriyarkın Kanunlarına Göre Belirleyen Kadın Büyük Tehlikede?

Yazar : Jungish Marion Woodman’ın analitik psikoloji üzerine yaptığı çalışmalarda, bireyin ruhsal bütünlüğe ulaşma yolculuğu, dış dünyaya atılan adımların içsel hazırlıkla ne kadar uyumlu olması gerektiği sorusuyla yakından ilişkilidir. Bu bağlamda, kadının peçeyi zamanından önce kaldırması (unveiling), psikolojik olarak tehlikeli bir atılımı simgeler. Bir kadın, kendi dişilliğini tam olarak bütünleştirememişse,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaratıcı Süreç: Bilinmeyene Teslimiyet ve Bilinç Sınırlarını Aşmak

Yazar: Jungish Analitik psikolojinin derinliklerinde, ister sanatçı olalım ister sıradan bir hayat süren bireyler, hepimiz “Ruh İmşa etme- oluşturma” (Soul-making) olarak adlandırılan temel bir yaratıcı sürece dahil oluruz. Yaratıcı süreçlerin psikolojik dinamikleri, Keats’in “Ruh İnşası-Oluşturması” olarak tanımladığı şeyle özdeşleştirilir. Bu, her iki cinsin de paylaştığı ortak ve temel bir faaliyettir.

OKUMAK İÇİN TIKLA

İlişkiler Tehlikedeyken: Kaçımız Kendi ‘Fallik Gerçeğini’ Göğüsleyebiliyor?

Yazar : Jungish İnsan ilişkilerinin kaçınılmaz zorluklarla karşılaştığı anlarda—ayrılık acısı, ihanet korkusu veya sadece derin bir yabancılaşma hissi—çoğumuz panik moduna gireriz. İlişkinin geleceği tehlikede olduğunda, Marion Woodman’ın analiz ettiği arketipsel dinamiklere göre, birey olarak vermemiz gereken en zor karar şudur: “Kendi fallik gerçeğime (phallic truth) ne kadar dayanacağım?”. Bu soru,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Eril Tarafın Nüfuz Etme Gücünden Yoksun Olması: Yaralı Damat Sendromu

Yazar: Jungish Marion Woodman’ın analitik psikoloji çerçevesinde incelediği “Yaralı Damat” (The Ravaged Bridegroom) arketipi, modern erkeğin (veya her bireydeki eril prensibin) “nüfuz etme gücünden yoksun olmasının” (impotence) ardındaki derin ruhsal çatışmayı açıklar. Bu güçsüzlük, sadece cinsel bir mesele değil, aynı zamanda bireyin hayatın zorluklarına, yeni ilişkilere ve bilinçdışı gerçeğe sevgiyle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kutsal Teslimiyet: Orgazma İzin Vermemek, Ruhun Işığa Kapalı Kalması Demektir ?

Yazar : Jungish Analitik psikolojinin ışığında, bir kadının (veya bireyin ruhunun) en mahrem ve biyolojik deneyimlerindeki engeller, genellikle daha derin bir ruhsal çatışmanın yansımasıdır. Marion Woodman’ın çalışmalarına göre, cinsiyetler arasındaki yaratıcı ve kalıcı bir ortaklığın hedefine ulaşılabilmesi için, öncelikle bireyin kendi içsel gerçekliğiyle tanışması gerekir: Dışarıda nasılsa, içeride de öyledir.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kraliçe Mary’nin Örtüsü: Ruhsal Gelişimde “Henüz Hazır Değilim” Diyebilmek

Yazar : Jungish Jungcu analizde, rüyalarda veya hikayelerde ortaya çıkan tarihi figürler, genellikle bireyin iç dünyasındaki belirli psikolojik enerjileri veya aşamaları temsil eder. İskoçya Kraliçesi Mary’nin adının geçtiği bağlam da tam olarak böyledir. Mary Queen of Scots (İskoçya Kraliçesi Mary) Figürünün Psikolojik Anlamı Suburbia’da yaşayan prenses Ariadne’nin (Ari) hikayesinde, düğün

OKUMAK İÇİN TIKLA

Köklerimizdeki Güç: Muladhara Çakrası ve Yere Sağlam Basmanın Önemi

Yazar: Jungish Marion Woodman’ın Jungcu psikoloji merceğinden ele aldığı beden/ruh çalışması bağlamında, Muladhara çakrası, bireyin psikolojik ve fiziksel temelleri açısından kritik bir öneme sahiptir. İşte bu yazımız ; Muladhara çakrasının tanımı ve sağlam bir “yer/taş” (madde/toprak) temeliyle olan hayati ilişkisini açıklıyor. Psikolojik dönüşüm süreci üzerine çalışan analistler, bireyin özgürlüğüne ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçsel Evlilik Neden Çöker? ”Damadı ” Bulamamanın Arketipsel Nedeni

Yazar: Jungish Marion Woodman’a göre, bir kadının (veya bireyin ruhunun) hayatında uygun, olgun ve sevgi dolu bir partner (damat) bulamamasının kök nedeni, dış dünyadaki seçeneklerin azlığı değil, kendi içgüdüsel gerçeğiyle yüzleşmeyi ve onu sahiplenmeyi reddetmesidir. Eğer bir kişi kendi içgüdüsel gerçeğini göğüsleyemezse, münasip bir damat bulamaz. Bu durum, psikolojik açıdan,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zincirlerinden Kurtulan Ruh: Köhnemiş Komplekslerden Işık Saçan Sevgiye Uzanan Yol

Yazar: Jungish Bu yazı, Jungcu analitik psikoloji ve arketipsel dönüşüm ışığında, Marion Woodman’ın “Yaralı Damat” (The Ravaged Bridegroom) eserinde işlediği temel ruhsal özgürleşme temasını incelemektedir. Modern hayatın karmaşasında, çoğumuz içsel evliliğimizi (eril ve dişil enerjilerin uyumu) gerçekleştirmeye çalışırken, görünmez prangalarla mücadele ederiz. Kaynaklara göre, bu prangalar genellikle köhnemiş ebeveyn kompleksleri

OKUMAK İÇİN TIKLA

Arketipsel İlişkiler: Ariadne’nin Taç Giyen Benliği ve Kayıp Damat

Marion Woodman’ın analitik psikoloji üzerine kurulu prenses hikayesi “Suburbia,” modern bireylerin içsel evlilik (inner marriage) sürecinde karşılaştıkları dört temel çatışma dinamiğini açığa çıkarır. Bu dinamikler, bilincimizdeki (persona) ve bilinçdışımızdaki (gölge) eril ve dişil enerjilerin nasıl çarpışıp, dönüştüğünü gösterir.. 1. Ari (Persona) ile Superbia Prensi Arasındaki İlişkinin Başarısızlığı Dinamik: Ariadne (Ari)

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Suburbia” Hikayesi ve Bir Kadının Eril Tarafıyla Karşılaşmasının Masalı

“Suburbia” hikayesi, günümüz kadın ve erkeklerinin rüyalarında ortaya çıkan ilginç bir düğün motifine dayanılarak oluşturulmuş bir prenses hikayesidir. Hikaye, Suburbia krallığında geçmektedir. Burada, zarif bir küçük prenses olan Ariadne (Ari) ve onun kadar zarif olmayan ikiz kız kardeşi dünyaya gelmiştir. Hikayenin Analizi Bu hikaye, yazarın kadın ve erkeğin içsel yaşamlarındaki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mandala Psikolojisi

C. G. Jung’un mandalaların evrensel ve bireysel psikolojik süreçlerdeki işlevini ve yapısını incelemiş ve ampirik gözlemlere dayanan kapsamlı bir çalışmanın özetini sunmuştur. I. Mandala’nın Tanımı ve Kökeni Mandala, Sanskritçe’de ‘daire’ anlamına gelir , . Dini ritüellerde çizilen, boyanan, modellenen veya dans edilen dairesel imgeleri ifade eder , . II. Psikolojik

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dar Ayakkabılar: Yüz Yıllık Terapi, Ama Dünyamız Gelişmiyor

James Hillman ile Michael Ventura’nun 1992 tarihli kitabı, “yüz yıllık psikoterapiye rağmen dünya neden kötüye gidiyor?” sorusunu sarsıcı bir şekilde gündeme getiriyor. (Vikipedi)Kitap üç parçalı bir yapı sunuyor: önce serbest diyaloglar, sonra birbirlerine yazılmış denemeler, sonra tekrar diyalog formu. (Vikipedi) “İçimize bakıyoruz ama yine de dışımız çöküyor” Hillman ile Ventura’nın

OKUMAK İÇİN TIKLA