Kategori: Mizah

Gargantua – François Rabelais

Rönesans’ın başlangıcını müjdeleyen yazarlardan biri olan François Rabelais, baba-oğul iki dev olan Gargantua ve Pantragruel’in maceralarını anlattığı beş ciltlik eseriyle Fransız ve dünya edebiyatına damgasını vurmuştur. Gargantua, bu külliyatın en bilindik eseridir. Obur dev Gargantua’nın hayatını doğumundan başlayarak anlatan bu roman, realizmi fanteziyle, Rönesans bilgeliğini müstehcen esprilerle buluşturuyor ve okurların

OKUMAK İÇİN TIKLA

Markopaşa ‘Toplatılmadığı zamanlar çıkar’ veya ‘Yazarları hapishanede olmadığı zamanlar çıkar.’

Markopaşa haftalık mizah dergisi; Sabahattin Ali, Aziz Nesin, Şerif Hulusi, Rıfat Ilgaz ve Mustafa Mim Uykusuz?un yazarlığını yaptığı 1946 yılında yayın hayatına başlayan Türkiye basın tarihinin en yüksek tirajlı yayınlarından biridir. Sabahattin Ali başyazarlığını, Mustafa Mim Uykusuz da çizerliğini üstlenmiştir. O dönemlerde adeta ana muhalefet gibi etki gösteren derginin yazarlarına

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hipnozcunun Yeğeni – Yevgeniy Panteleyeviç Dubrovin

Oto tamir fabrikasında mühendislik ardından Genç Komüncü gazetesi genel yayın yönetmenliği, son olarak 5-6 milyon tirajlı dünyaca ünlü merkezi bir mizah dergisi olan Krokodil’in genel yayın yönetmenliğini yapan; Dubrovin’in ürünleri de yaşamı gibi çok yönlüdür. Aile-çocuk, gençlerin eğitimi gibi konuların yanında ikiyüzlülük, asalaklık, çok para kazanma hırsı, vurdumduymazlık gibi konuları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şark Dişçisi – Hagop Baronyan

Ermenice mizah edebiyatının en tanınmış isimlerinden olan Hagop Baronyan, keskin gözlem yeteneği ve doğru bildiği yoldan şaşmayan entelektüel duruşuyla, iktidar sahiplerini, din adamlarını, başkalarının sırtından geçinenleri, dalkavukları, Batılı yaşam tarzına öykünenleri ve daha pek çoklarını alaya aldı, onların yanlışlarını kalemine dolamaktan, yüzlerine vurmaktan çekinmedi. Baronyan’ın ilk komedisi olan Şark Dişçisi,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çapulcunun Gezi Rehberi – Eylem Aydın

Önce birkaç ağaç, sonra bir park, ardından bir şehir ve son olarak bütünüyle kocaman bir ülke… Çapulcunun Gezi Rehberi, Türkiye’nin öyküsüdür bir bakıma. Occupygezi (direngezi), sadece birkaç ağacın öyküsü değildi aslında. Ağaçlar bu direnişin hem önderi hem de sembolü oldu. “İnsana Rağmen” hiçbir düşüncenin ve “Dayatmacı Yaşam Biçimi”nin karşılık bulamayacağını

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Gezi? Günlükleri

Gezi direnişinin hikâyesi farklı biçimlerde, farklı dillerde, farklı yönleriyle çok anlatılacak. Paylaşılacak o kadar çok şey var ki, paylaşmaya bile yetişemiyoruz. Sonuçta “anlatılan bizim hikâyemiz.” Her direniş bir uyanıştır. Şaşırtır, heyecanlandırır, mutlu eder ve zihin açar. Her direnişte kayıplar da olur. Üzer, öfkelendirir, biler. Kayıplara rağmen ve onların öfkesiyle, direniş

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mayoz Bölünme Hikayeleri – Evrim Alataş

“Yıllarca kaybettiklerimizin dökümlerini yaptık hep. Acı, bizden  başlayıp bize dökülen bir dere oldu. Yüreğimiz ve beynimiz bir ‘korkunç anılar deposu’na dönüştü. Oysa biraz da gülerek bakmak gerekir hayata. Güldüğümüz kendimiz bile olsak. Yani, ‘Alem buysa kral biziz’ demek lazım bazen. Yangınlardan çıkıp da paçalarımızdaki yanığa gülmek lazım…” Evrim Alataş, bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Lastik Pabuçlar – Mihail Zoşçenko

Marangozluktan kundura tamirciliğine, telefon memurluğundan dedektifliğe, oyunculuktan kâtipliğe, binbir çeşit uğraşla uğraştığından, hayatı çok iyi tanıyan bir insan olan Mihail Mihailoviç Zoşçenko, mizah öyküleriyle XX.yüzyıl Sovyet-Rus edebiyatının önde gelen temsilcilerinden biri olarak dünya edebiyatında ölümsüz bir yer edinmiştir.  Mihail Zoşçenko, ülkesinde olduğu kadar, dünyada da çok sevilmiş bir yazar olarak

OKUMAK İÇİN TIKLA

Padişahım Çok Yaşa (Hayaldi Gerçek Oldu) – Muzaffer İzgü

Padişahım Çok Yaşa, sıkıntılı dönemlerin kitabı. Yaşam boyu yakamızı bırakmayan bireysel-toplumsal sıkıntılar… Ve kurulan hayaller… “Güleriz ağlanacak halimize” denir ya, işte öyle. Gülmece ustası Muzaffer İzgü yazdı mı böyle yazıyor ağlanacak halimizi… Kitaplarıyla milyonlarca okura ulaşan, adı edebiyat ve sinema ödülleriyle anılan ve ülkemizin en çok okunan yazarı Muzaffer İzgü,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çizgilerle AKP – Çizer: Davut Kanmaz / Yazar:Damla Öz

AKP’nin yaklaşık 10 yıllık serüveni, çizgilerle anlatıldı. Notabene Yayınlarından çıkan Çizgilerle AKP kitabı, 9 yıldır iktidarda olan AKP’nin tam anlamıyla resmini çiziyor. Her ne kadar gömlek değiştirmiş olsa da gerek kadroları gerekse de temel eğitimi milli görüş düşüncesine dayanan AKP’nin geçirdiği evrimin yanı sıra Türkiye’nin yakın tarihi de Kanmazın çizgilerine

OKUMAK İÇİN TIKLA

Türkiye?de Mizah Yayıncılığının Kısa Tarihi – Emre Yılmazoğlu

Türkiye topraklarında mizah yayıncılığına ilk örnek, 1868 yılında Ali Raşit ve Filip Efendiler tarafından çıkarılan Terakki gazetesinin, haftada bir verdiği mizah eki Letaif-i Asar?dır. Bu ek halktan pek ilgi görmemiştir. İlk bağımsız mizah yayını ise, 23 Aralık 1869 tarihinde, Teodor Kasap tarafından yayımlanmaya başlanan Diyojen adlı dergidir. Bir süre Fransızca

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Geriye Kalan” gözyaşlarımdan süzdüğüm bir avuç kahkahadır, Aziz Nesin

Bir gün bir sinir hastalıkları uzmanına bir hasta gelir.  “Doktor, der, hastayım, hayattan zevk alamıyorum. Açlar aklıma geliyor, yemek yiyemiyorum. Çıplaklar hatırıma geliyor, onlarla birlikte üşüyorum. Her cinayette kendimi suçlu buluyorum. Her katil bıçağının kabzasını sanki benim ellerim tutmuştur. Her atılan kurşun benim kalbime saplanıyor. Bütün bu toplumun suçları benim

OKUMAK İÇİN TIKLA

Altın Buzağı – İlya İlf ve Yevgeni Petrof

Altın Buzağı, bir mizah romanı; “On İki Sandalye´´nin devamı niteliğinde. İlya İlf ile Yevgeni Petrov adlı iki gazetecinin imzasını taşıyan kitap, On İki Sandalye gibi, yeni yeni oturmakta olan Sovyet sisteminde hala varlığını sürdüren aksaklıkları hedefe koyuyor. Sovyet mizahının başyapıtları arasında sayılan bu romanların ilkinde yazarlar 12 sandalyenin peşi sıra

OKUMAK İÇİN TIKLA

On İki Sandalye – İlya İlf ve Yevgeni Petrof

Türkiye?de ilk kez basılan On İki Sandalye, hemen her Sovyet yurttaşının okuyup filmini izlediği, pek çok dile çevrilmiş bir mizah klasiğidir. İlya İlf ve Yevgeni Petrof adlı iki gazeteci tarafından 1928 yılında yazılan bu popüler mizah romanında, yeni yeni oturmakta olan Sovyet sisteminde hâlâ varlığını sürdüren bürokratizm, yetkiyi kötüye kullanma,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Berber Nonoş (Çizgi Roman) – Aziz Nesin

Aziz Nesin’in “Serberber” takma adıyla yazdığı Berber Nonoş ilk kez Akbabaca yayımlanmış, dönemin en önemli çizerlerinden Yalçın Çetin tarafından resimlenmiştir. Elli yıllık uykusundan uyandırdığımız bu çizgi-romanı yayımlandığı gibi, ama baskı kusurlarından arındırıp yıpranmış yerlerini onararak sizlere sunuyoruz. Aradan geçen yıllara karşın Berber Nonoş’un değerinden bir şey kaybetmediğini göreceksiniz. Çizimler hâlâ

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bilmem Ne Adası (Çizgi Roman) – Aziz Nesin

Aziz Nesin’in “Kaptan-ı Derya Ali Kâhya” takma adıyla yazdığı “Bilmem Ne Adası” ilk kez Akbaba’da yayımlanmış, dönemin en önemli çizerlerinden Nehar Tüblek tarafından resimlenmiştir. Elli yıllık uykusundan uyandırdığımız bu çizgi romanı yayımlandığı gibi, ama baskı kusurlarından arındırıp yıpranmış yerlerini onararak sizlere sunuyoruz. Aradan geçen yıllara karşın “Bilmem Ne Adası”nın değerinden

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sporcu Milletiz Vesselam (Spor Yazıları ve Öyküleri) – Aziz Nesin

Aziz Nesin, bu kez yeşil sahaların ve er meydanının tozunu attırıyor. “Sporcu Milletiz Vesselam”, Aziz Nesin’in futbol ve güreş yazılarını ilk kez kitap olarak okurla buluşturuyor. 1963-64 yıllarında futbol maçlarına giderek izlenimlerini Akşam gazetesinde “Futbolcuyuz Futbolcu” başlıklı köşesinden aktaran Nesin, elbette spor muhabirliğiyle kalmıyor. Basın tribününden değil halkla birlikte izlediği

OKUMAK İÇİN TIKLA

Pantagruel – François Rabelais

Rönesans’ın başlangıcını müjdeleyen yazarlardan biri olan François Rabelais, baba-oğul iki dev olan Gargantua ve Pantagruel’in maceralarını anlattığı beş ciltlik eseriyle Fransız ve dünya edebiyatına damgasını vurmuştur. Pantagruel, bu külliyatın ilk cildi olmasına karşın, Gargantua’nın devamı niteliğindedir. Bir şövalyelik güldürüsü sayılabilecek olan bu roman, insanlık tecrübesine doyumsuz bir merak duyan bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zübük Romanına İlişkin Yargı – Asım Bezirci, Refika Taner

“‘Zübük bir kere daha şu gerçeği açık seçik ortaya koyuyor: Aziz Nesin, ülkemizin erişilmesi gerçekten güç bir mizah ve yergi ustasıdır! Anlatımdaki o insanı şaşırtan rahatlık ve kolaylık, dilin­deki arılık, düşüncelerini belirtmekteki ustalıkla, mizah ve yergi­cilikteki şaşırtıcı gücüyle, bu alanın öncü, başustası olmakta de­vam ediyor. (…) Romanın özelliği, konunun romanda

OKUMAK İÇİN TIKLA