Neden güleriz?

Çok basit, ama yanıtı karmaşık bir soru… Gülmenin nedenini anladığımızda insan doğasına ilişkin temel sorunları da anlamışız demektir. Çoğu insan bir şeyi komik bulduğumuz için güldüğümüzü düşünür. Ama insanları gülerken izlediğinizde aslında öyle olmadığını görürsünüz. Gülme uzmanı Robert Provine alışveriş merkezi, okul, ofis, parti gibi farklı ortamlarda saatlerce gerçek konuşmaları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Amerika’nın “kâşifi” neden Kolomb’dur?

Tayyip Erdoğan geçtiğimiz hafta “Amerika’yı Kolomb’dan önce Müslümanlar keşfetti” diyerek yeni bir tartışma açtı. Bu tartışmanın bir cehalet (ısrar edilirse şarlatanlık) örneği olan “Küba’daki cami” bölümünü geçelim. Çeşitli toplumların Kolomb öncesi Amerika seyahatleri (örneğin Fenikeliler, Vikingler, Arap denizciler, Çinli Amiral Zheng He) hakkındaki söylence ve gerçekleri birkaç gün önce bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aziz Nesin ‘in Agatha Christie ‘nin Dersimiz Cinayet üzerine düşünceleri

Graham Green’inkini saymazsam, bugüne dek hemen hiç polisiye roman okumamıştım. Graham Green’in yazdıklarına da polisiye roman denilir mi? 6-7 Eylül olayı dolayısıyla bulunduğum Harbiye Cezaevinde okumuştum Graham Green’i, Adeta unutmuşum okuduğum o romanını. Dört dörtlük bir yazın yapıtıydı. Gerilimliydi daha başında… Polisten kaçan bir adam vardı. Yazar bu kaçışı ne

OKUMAK İÇİN TIKLA

M. Şehmus Güzel’in Söylemek Yazmak isimli yeni kitabı çıktı

Batman’dan haber var. Batmane Yayınevi edebiyat ve yayın dünyamıza girdi, ilk yayınlarından biri olarak M. Şehmus Güzel’in Söylemek Yazmak isimli kitabını sundu. Geçmişimizi iyi bilmek, kendimizi tanımak ve tanıtmak ve özellikle tarihleri es geçilmek, unuturulmak istenen halkların tarihinin eksiksiz yazılabilmesi için sözlü tarihin önemine vurgu yapan yazar, sözlü tarihin araç

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bukowski ve Ağaç Dalı Kompleksi / Factotum

Bir karakter analizi: “Bütün çağların trajedisi bu, Ku-ya-ra:’Kumda yatma rahatlığı’. A-da-ko: ‘ağaç dalı kompleksi’. Şimdi kumda yattığım için Kuyara diyorum, daha da genişletilebilir. Kuyara, alışılmış tatların sürüp gitmesindeki rahatlıktır. Düşünmeden uyuyuvermek. Biteviye geçen günlerin kolaylığı….Ya Adako? Ağaç dalındaki gövdeden ayrılma eğilimini fark ettin mi bilmem? Hep öteye öteye uzar. Gövdenin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Emek-Değer Teorileri ve Dışticaret – Nail Satlıgan

“Nail Satlıgan bu çalışmayı doktora tezi olarak hazırlamış ve aynı zamanda asistan olarak görevli olduğu İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde 1982 yılı içinde savunmuştu. Şimdi bu esaslı çalışma, bütünlüğü içinde iktisatla, özel olarak da ekonomi politiğin Marksist eleştirisiyle ilgilenenler için erişilebilir hale geliyor. Aynı zamanda, Türkiye topraklarından Marksist literatüre yapılmış dünya

OKUMAK İÇİN TIKLA

Christopher Nolan’dan Yıldızlararası için okuma listesi

“Sevgi ki zaman ve mekanın boyutlarını aşar, algılamaya gücümüzün yettiği yegâne şeydir,” der Doktor Brand (Anne Hathaway), Yıldızlararası’nın bir sahnesinde. Fakat Christopher Nolan’ın bu epik bilimkurgu hikayesinde, kitaplar da boyutları aşıyor. Hatta filmin başlarında Murph (Mackenzie Foy), kitaplığından düşen ve rasgele savrulduklarını varsaydığımız ciltlerin şifresini çözmeye çalışıyor. Çünkü bir hayaletin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dostoyevski Aramızda Olsaydı! – Dağhan Dönmez

Evet, on dokuzuncu yüzyıl insanının her şeyden önce karaktersiz olması gerekir, böyle olmak zorundadır. Karakterli olan insan ise herşeyden önce dar kafalıdır. Dostoyevski-Yeraltından Notlar Günlerden bir gün İlber Hoca’nın dersine üç öğrenci girer; girer girmesine de geç girer. İlber Hoca sorar: “Neredeydiniz?” Konuşma nasıl olduysa, öğrencilerin kredi notunu bilmemesine kadar

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aziz Nesin’in Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri üzerine düşünceleri

“Müthiş bişey! İçten, gerçek, özyaşam ve anı. Ne var ki roman değil. Çünkü olaylara, dünyaya, çevresine, herşeye salt kendi eleştirel bakışıyla bakıyor. Ya anne, ya baba, ya ağabey?.. Aynı olaylar, aynı konular üstünde onlar neler düşünüyorlar? Onların bakışıyla verilseydi küçük kızın yaşadığı dünya, o zaman Özyaşam anlayışından çıkıp roman —daha

OKUMAK İÇİN TIKLA

Neden yüzleri tanır da isimleri hatırlamayız?

Yüzleri ve isimleri hatırlamak için beynimizin aynı şekilde çalıştığını düşünürüz; fakat uzmanlar bu iki sürecin birbirinden tümüyle farklı işlediğini belirtiyor. “Yüzleri çok iyi hatırlarım ama isimler konusunda çok kötüyüm” cümlesini sık sık duyarız. Fakat yaygın kullanılan bu ifade ne kadar doğru? Hafıza psikolojisine ufak bir yolculuk yapıp yüzler ve isimlerle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gerçekliğe Doğru – Zafer Köse

Bir mimar olsaydı, tasarımını koşarak yapardı. Eskizlerini koşarak geliştirir, bilgisayarda çalışırken verdiği aralarda koşar, ploterden çıktıyı almaya koşarak giderdi. Bir romancı olsaydı, zihnine düşen hikayeyi koşarak sürdürürdü. Temayı işleyecek biçimde olayları ilerletirken, kahramanlarını canlandırırken koşardı. Unutmamak için durup not eder ve koşmaya devam ederdi.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Marksizm ve Sınıflar / Dünyada ve Türkiye’de Sınıflar ve Mücadeleleri – Sungur Savran, E. Ahmet Tonak, Kurtar Tanyılmaz

“Bugüne kadarki bütün toplumların tarihi sınıf mücadelelerinin tarihidir.” Marx ile Engels’in kaleme aldığı Komünist Manifesto’nun bu ünlü cümlesindeki “bugüne kadarki” ibaresi, bazılarınca “postmodern çağ” olarak niteledikleri döneme kadarki anlamına yorumlanmış olacak ki, özellikle 1990’lı yıllardan, yani Sovyetler Birliği, Çin ve Doğu Avrupa’da kapitalizmin restorasyonunun hızlandığı aşamadan sonra sınıf politikasının yerini

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sarkaç ve postmodern Leyla

Yaşam bireyi bir sarkaç gibi tutku ile ıstırap arasında sallar durur. Ancak bu sallanışta onursuzlukla suçlanan hep kadındır, erkeğin hatası, tutkularına bağlı gelişen tutarsızlığı çok da önemsenmez. Nasıl bir ülkede yaşadığımızı gözümüze gözümüze sokan Benjamin AE, günümüz Türkiye’sine yakışır biçimde, postmodern Leyla’nın kanını, kendi onursuzluğunu görmeyip tutkularını sahiplenemeyen kocasının ellerinde

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dünyada yaşamın olmadığı bir yer var mı?

Dünyada herhangi bir canlının yaşamasının imkânsız olacağını düşündüğümüz bölgelerde bile bazı ilginç canlılar yaşayabiliyor. Yaşamın olmadığı bir ortam var mı? Şili’nin kuzeyindeki Atakama Çölü’nde hiçbir canlı yaşam mümkün değil gibi görünüyor. Dünyanın en kuru yerlerinden biri olan bu çölün bazı bölgelerinde 50 yıl boyunca bir tek damla yağmur düşmediği oluyor.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Eric Hobsbawm, Parçalanmış Zamanlar’da yakın geçmişimizdeki kültürel değişimlerin dinamiklerini çözümlüyor.

Sanırım kültür tartışmasını da yeterince yapamıyoruz. Geçen yüzyılımıza dalıp şimdiki toplumun nasıl bir kültür içinden çıktığına ilişkin toplumbilimsel araştırmalar var, onlara dönüp bakabiliriz ama gene de sözgelimi günlük yaşam kültürüne ilişkin nitelikli çözümlemeler pek az. Kültür tarihi asıl olarak saray tarihçiliği çevresinde dönerken sıradan insanların hayatına sokulmakta pek istekli olmadı.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Peynirin gizemli dünyası

Binlerce yıldır sofralarımızı süsleyen peynirin aslında bakteri ve mantarların inşa ettiği bir mikroorganizmalar kalesi olduğunu biliyor muydunuz? Peynirin ilk ortaya çıkış amacı, kısa sürede bozulan sütün ömrünü ve kullanım süresini uzatmaktı. Bugün ise sayısız çeşidiyle tat ve besin dünyamızda önemli bir yere sahip. Altın tozu serpiştirilmiş Stilton peyniri, Sardinya adasına

OKUMAK İÇİN TIKLA

İndim maden ocağına… – Selma Sayar

Ne denli zordur bir facianın üzerine bir şeyler yazmak. Soma’nın enkazı yüreklerimizde bütün acılığıyla dururken, dün Ermenek’te yaşanan dram ve umutsuzca bekleyiş. Doğrusu isyanımı kendime fısıldamak mı? Ağaçlara, göğün maviliğine belki de…Çünkü yanı başımdan görmeden, duymadan geçiyor kalabalıklar. Caddeler, sokaklar tıka basa onlarla dolu; ama hiç umurlarında değilmiş gibi kayıtsızlar.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Walden – Ormanda Yaşam – Henry David Thoreau

Sivil itaatsizlik anlayışının öncülerinden sayılan Amerikalı yazar, filozof ve şair Walden Gölü kıyısında, şehirden ve modern hayattan kopuk bir biçimde geçirdiği yıllara ait deneyimlerini okurlarıyla paylaşırken sosyal ve ekonomik hayata dair, bugün için bile marjinal sayılabilecek fikirlerini öne sürmekten geri durmuyor.Amerika Birleşik Devletleri’nin henüz emekleme çağında olduğu bir dönemde, sanki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yamaç – İvan Aleksandroviç Gonçarov

“Rayski’de çoğu zaman, 1840-1850’lerde dostum olan birçok insanı görür gibi oluyordum. Onlar da sistemli çalışmaktan hoşlanmıyorlardı.” Gonçarov 19. yüzyıl Rus ve dünya edebiyatının en önemli yazarlarından Gonçarov, ölmeden önce tamamladığı son kitabı Yamaç’ta, Oblomov’da olduğu gibi yine kahramanıyla öne çıkıyor. Gonçarov, kahramanı Rayski’nin ahbabı İvan İvanoviç’le ve kadınlarla ilişkisini anlattığı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ömrünün 30 yılı akıl hastanesinde geçmiş bir kadın dahi Camille Claudel

8 Aralık 1864 yılında doğan Fransız heykeltraş ve grafik sanatçısı. Auguste Rodin ile yaşadığı fırtınalı beraberliğin ardından ölünceye kadar akıl hastanesinde kapalı kaldı. Fransa‘nın Aisne bölgesinde doğdu. Hali vakti yerinde bir ailenin ilk çocuğuydu. Babası Louis Prosper, bankacı, annesi Louise Athanaïse Cécile Cerveaux ise oldukça varlıklı katolik bir aileden geliyordu.

OKUMAK İÇİN TIKLA