Hücrem – Yılmaz Güney

“Bu küçük yazı, Salpa hikayesinden önce yayınlanmak, okura cezaevi döneminde geçirdiğim değişim hakkında bir fikir vermek amacıyla yazılmıştı. Fakat “Hürriyet”te, “Selimiye” anılarını içeren bir yazı izlenimi uyandıracak biçimde duyuruldu kamuoyuna. Görüleceği üzere bu yazı, ne başlı başına bir anılar dizisidir, ne de tam anlamıyla toplumsal, siyasal görüşlerini kapsar. Hikaye de

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kırmızı Yoyo (Öyküler 12. Kitap) – Oktay Akbal

Oktay Akbal, Köprü Kitaplar’da! Gazeteci, yazar Oktay Akbal’ın çocukluk anılarıyla örülmüş öyküler geçmişi günümüze taşıyor! Usta yazar Oktay Akbal’ın, duyarlı ve samimi anlatımını, şiirsel dilini sergileyen öykü seçkisinde, edebiyat ve yaşam iç içe. 2010 Memet Fuat Yayıncılık Ödülü’yle taçlanan “Köprü Kitaplar”ın 12. kitabı olarak yayımlanan seçkinin her öyküsünde okur, hem

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mavi Köpeğin Gözleri – Gabriel Garcia Marquez

“Görünmez bir güneş omuzlarımızı ısıtmaya başladı. Ama güneşin varlığı bile ilgimizi çekmiyordu. Mesafe, zaman ve yön kavramımızı kaybetmiş halde orada, nerede olduğunu bilmediğimiz bir yerde oturduk. Yanımızdan birçok ses geçti. ‘Çulluklar gözlerimizi oydu,’ dedik. Seslerden biriyse şöyle dedi: ‘Bunlar gazeteleri fazla ciddiye almışlar.’ Sesler ortadan kayboldu. Bizse öylece, omuz omuza

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kelimelerle Vurmak! – Faiz Cebiroğlu

Dikkatinizi çekmiş mi, bilmiyorum. Son yıllarda, Türkiye?de, âdeta bir hastalık haline geldi: Kelimelerle vurmak! Her türden insanlar, her meslek türünden insanlar, ?diyalogu? bir yana iterek, birbirlerinin başlarına ?boş ve anlamsız? kelimeler fırlatıyor, birbirlerini ?kelimelerle? vuruyor. Ne acıdır, birlikte iş yapma bir yana itilmiş; diyalog, bir yana itilmiş; ?tartışma? adı altında,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Antropolojide Kuram’ı Düşünmek![*] – Sibel Özbudun

“Just one more thing!”[1] İtiraf etmek gerekiyor; ?Antropoloji Kuramları? üzerine söz söylemek, ?Antropolojide Kuram?dan söz etmekten çok daha kolay. Özellikle, başlıca araştırma aracı (katılımcı gözlem), bilincinde olsun olmasın, ampirisist yönelişle biçimlenmiş, tarihinin uzun bir bölümünde felsefe ve spekülasyondan olabildiğine uzak durmaya çabalamış bir disiplinin çocukları için, antropologun kendi düşünüş yordamları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sanat Ticari Değil, İnsanîdir[*] – Temel Demirer

?Sanat, ekmek peşinde koşarsa alçalır.?[1] Paul Gauguin?in, ?Sanat ya intihâldir ya da devrim?; Albert Camus?nün, ?Sanat gerçeğe karşı çıkabilir ama gerçekten kaçamaz,? diye betimlediği konuda; ?Sanatın en yüce amacı, insanî formlar göstermektir, olabildiğince duyusal anlamlı ve olabildiğince güzel,? notunu düşer W. Goethe de? Bu uğurda ?Ne?yi ve daha çok da

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kardeşimin Gölgesinde – Uwe Timm

Alman edebiyatının önemli isimlerinden Uwe Timm, Nazi saflarına katılamayacak kadar genç, ama hatırlayabilecek kadar yaşı olan bir neslin yazarı. Kardeşimin Gölgesinde, hem Alman toplumsal belleğine ilişkin bireysel bir anlatı, hem de nasyonal sosyalizmin ve savaşın yol açtığı dehşeti bir uygarlığın yıkıntıları arasından hatırlamanın mümkün olabileceğine parmak basan bir belgesel. Uwe

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yeni Faşizmin Kökenleri: Ebedi Dönüş – Fırat Aydınkaya

“Artık rejim olarak faşizmi beklemeyin. Gündelik faşizm, sokağı fethedecek, sokak da toplumu. Faşizmin yeni stratejisi bu” Fırat Aydınkaya Faşizmin kötülüğünün anlaşılması, anlatılması çok önemli. Kötü olduğu hep söylendiği, Hitler Mussolini gibi kötülük timsali adamlarla anıldığı için değil; kötülüğü malum olduğu, derinden hissedildiği, bizzat bilindiği için kötü olmalı faşizm. Bunun için

OKUMAK İÇİN TIKLA

Genç Bir Romancının İtirafları – Umberto Eco

Romancı geçmişi otuz yılı bulmayan Umberto Eco bu nedenle kendini “genç” bir romancı olarak niteliyor ve Genç Bir Romancının İtirafları’nda, felsefeci ve kuramcı olarak arkasında bıraktığı uzun kariyerinden çok ‘genç bir romancı’ olarak geçirdiği yıllara bakıyor; Eco bu iki alanı birlikte kullanmasının kurmaca yapıtlarındaki verimli sonuçlarına eğiliyor. Kurmaca ile kurmaca

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ölüm Koridoru (Diyarbakır Cezaevi’nden Notlar Hamit Kankılıç ile Söyleşi ) – Fırat Aydınkaya

Diyarbakır Cezaevi’ni konu edinen önemli bir çalışma Ölüm Koridoru / Diyarbakır Cezaevi’nden Notlar / Hamit Kankılıç ile söyleşi” adıyla Avesta yayınları arasında çıktı. Söyleşiyi yapan Fırat Aydınkaya kitaba ilişkin şu değerlendirmeyi yapıyor: “Bu çalışma giderek anakronizme teslim edilip önemsizleştirilen Diyarbakır vahşet üssünde yaşanan insanlığın çıldırma anını yeniden ifşa etmek amacıyla

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir Direniş Öyküsü Tekel – Sevgi Yılmaz

Başkentin merkezinde 78 gün boyunca süren büyük Tekel Direnişi’nin üzerinden neredeyse iki yıl geçti. Yaşam koşullarının kötüleştirilmesine karşı başlayan bu mücadele, bütün işçi ve emekçilerin, toplumsal muhalefetin her bileşeninin benimseyip desteklediği, kendi mücadelesi olarak gördüğü bir eylem halini aldı. Yalnızca işçi-lerin değil, Kürtlerin, Alevilerin, aydınların, kadınların ve gençlerin de kendi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Madde yok, yasak var.

Karl Marx ve Friedrich Engels’in birlikte yazdıkları Komünist Parti Manifestosu, Stalin’in Sovyetler Birliği Komünist Partisi Bolşevik Tarihi ve Mao Zedung’un Seçme Eserler’ine suç delili olarak el konuluyor. Türkiye?de birçok kitabın yasaklanmasına neden olan eski Türk Ceza Yasası?nın ?komünizm propagandası? yapmayı suç sayan 142. maddesi 20 yıl önce yürürlükten kaldırıldı; ancak

OKUMAK İÇİN TIKLA

Avrupada Hümanizma ve Rönesans Kültürü – Charles G. Nauert

Rönesans Avrupa’sının siyasi ve entelektüel elitlerinin karakterini belirleyen Hümanizma kültürünün yükselişini inceleyen bu kitap, tarihin en etkili kültür devrimlerinden birinin belli başlı belirleyici özelliklerinin ufuk açıcı bir sentezini sunuyor. Charles G. Nauert, 14. yüzyıl İtalya’sının benzersiz toplumsal ve kültürel koşullarının ürünü olan Hümanizma’yı daha geniş bir Avrupa bağlamına yerleştirerek, Kuzey

OKUMAK İÇİN TIKLA

Che Guevara ile Devrim Yapmak – Alberto Granado Jimenez ‘Che yaşıyor olsaydı, savaşıyor olurdu. Olmayacağına garanti verebileceğim tek şey, pasif kalmasıdır.’

1952 yılında, 29 yaşındaki biyokimyacı Alberto Granado ve Buenos Airesli köklü bir aileden gelen, 23 yaşındaki tıp öğrencisi Ernesto Guevara, yaşadıkları kıtayı keşfetmeye karar verdi. Norton marka 500 cc?lik bir motosikletle, Arjantin?in Cordoba şehrinden yola çıkarak Şili, Peru, Kolombiya ve Venezuella?ya gittiler. İkilinin yaşadıkları maceralar, kimi zaman oldukça eğlenceli kimi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Uçurum İnsanları – Jack London

Uçurum İnsanları yazıldığında takvimler 1902’yi gösteriyordu. Jack London, son eserini yazmak için araştırma yapıyordu. Eski kıyafetler giyip kendine tam anlamıyla karaya oturmuş bir Amerikan denizcisi kimliği yaratarak, Doğu Londra’nın varoşlarına doğru bir maceraya atılmıştı. Araştırması sırasında London, bu insanların varoşlarda yaşama nedeninin kendi seçimleri ya da tembellikleri değil; yaşlanarak işsiz

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aklın Yıkımı – Georg Lukacs

Georg Lukacs, Aklın Yıkımı’nın (Die Zerstörung der Vernunft) tartışmalı bir kitap olduğunu söylemekten çekinmez. Horkheimer’ın Akıl Tutulması’ndan yedi yıl sonra, 1952’de tamamlanan yapıt Alman usdışıcılığının tarihçesini tarihsel materyalizmin inceleme araçlarıyla yeniden değerlendirir. Lukacs ender rastlanan bir bilgi ve farkındalık sergileyerek faşizmin canavarlıklarının yaşlı Schelling, Schopenhauer ve Nietzsche’ye kadar geri uzanan

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kubilay Aktulum’un Metinlerarası İlişkiler Yapıtı Üzerine – Serkan Fırtına

Metinlerarası ilişkiler adlı yapıt, metinlerarası alanında Bu kapsamda Türkiye?de yapılan ilk kuramsal inceleme kitabıdır. Giriş bölümünde, metinlerası olgusu irdelenerek, metinlerasının postmodern yazının temel özelliklerinden biri olduğuna vurgu yapılır. Günümüzde metinlerarası incelemenin, sadece romanda değil, genelde tüm sanat alanlarında var olan bir olgu olduğuna önemle değinilir. Kitabın bölümlerinde ayrıntısı ile değinilecek

OKUMAK İÇİN TIKLA

Siperlerdeydik 1914-1918 – Jacques Tardi

(*) Fransa?nın yaşayan en önemli çizgi romancılarından Tardi?nin yeni bir albümü, eleştirel bir çalışması, ?Siperlerdeydik? 1914-1918 (C?était la guerre des tranchées) Türkçede yayımlandı. Tardi, çizgi romancılığı kadar araştırmacılığına da kıymet verilen bir isim, öyle ki yüz yıl öncesinin Fransa?sı hakkında uzman olarak gösterilebiliyor. Desenleri pek çok tarih metninde belgeselci bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Musa Anter’le kahve sohbetleri

16-25 Eylül arası Köşem Kahvehanesi’ne gidenler Musa Anter’in sesinden hikayeler dinleyebilecek. 1992?de öldürülen Kürt aydın Musa Anter?in gelini Helin Anter, toplumsal sorunların konuşulduğu kahvehaneye en uygun düşen kişi olduğunu düşündüğü kayınpederinin anısına ?Apê Musa? isimli ses enstalasyonu hazırladı. 16-25 Eylül tarihleri arasında Diyarbakır?ın Saraykapı semtindeki Köşem Kahvehanesi?nde dinlenebilecek ses enstelasyonunun

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ben Özelim – Hal Niedzviecki

Dikizleme Günlüğü kitabıyla dünyada ve ülkemizde büyük yankı uyandıran Hal Niedzviecki, ilk kitabı Ben Özelim’de günümüz dünyasının yaygın kültürel ortamından aldığı güçlü destekle kendini özel, türünün tek örneği gören herkese acı bir gerçeği açıklıyor: Bireycilik yeni konformizmdir. Self-help endüstrisinin, Hollywood filmlerinin, ana akım medyanın “Herkes bir yıldızdır” “Yapabilirsin” sloganlarıyla şişirdiği

OKUMAK İÇİN TIKLA