Etiket: Nesin Yayınevi

Aziz Nesin: Şeker Portakalı’nın verdiği mutluluğu, 72 kitabımla okurlarıma verebildim mi?

Bu kitabı okumamı kimin salık verdiğini anımsamıyorum. Kim salık verdiyse sağolsun… Mutlu olmanın gittikçe zorlaştırdığı ve zorlayarak çirkinleştirdiğimiz bu dünyada o denli az mutlu olabiliyorum ki… Son bikaç yılda beni mutlandıran nelerdir, diye düşünüyorum: Sofya’da Theodorakis’in konseri, Yıldız Kent Harold ve Maude oyunu, bu oyunun kitabı, bir de şimdi okuyup

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Ben Ölü Canlar ‘dan nefret ediyorum. Ben kötü bir adamım.” Gogol

Bu yaşıma dek bu klasik romanı okuyamadığım için utanıyor ve bu ayıbı kimselere söyleyemiyordum. Üstelik Melih Cevdet’in çevirisi olduğuna göre, değerinin güvencesi vardı. Ama ne yazık ki ameliyatımdan sonra, görme alanım daraldıktan sonra kitap, mektup, gazete gibi şeyleri okuyamıyordum; bunları Vakıf çocuklarıma okutuyordum. Ölü Canları okul dönüşlerinde, akşam saatlerinde önce

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aziz Nesin ile yapılan söyleşi ilk kez yayımlandı

Aziz Nesin’le ilgili yayımlanmamış bir kitap kaldığına inanmam zordu. Onun yüz yaşının eşiğinde Yüksel Pazarkaya’nın yaptığı nehir söyleşi yayımlanınca umutlandım. Belki, başka kitaplar da vardır arşivlerde. Pazarkaya’nın yirmi beş yıl önce yapılmış söyleşi kitabının gecikmesi ses aygıtlarından kasetlerden konuşmaları yazıya geçirmenin zorluğu yüzünden. Eski bir radyocu olan Pazarkaya anlaşılan bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aziz Nesin dürüstlüğü – Ayşe Başcı

İnsanın okuma alışkanlıkları zamanla değişebiliyor. Mesela ben 14-15 yaşlarımdayken okuduğum kitaplarda beğendiğim cümlelerin ya da dizelerin altını çizerdim. 19-20 yaşlarındayken kitaba yüklediğim “abartılı kutsallık” nedeniyle bu alışkanlığımdan vazgeçtim. 30’lu yaşlarımda ise çok sevdiğim bir arkadaşımın kitaplarında kimi satırların altını çizmekle kalmayıp sayfa kenarlarına notlar aldığını, bu şekilde hem öğrendiklerini pekiştirdiğini

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ressamın Kedisi – Mustafa Balel

Kentin yoksul ama hayat dolu mahallelerinden biri. Ressam Şeremet, kendine bir atölye tutarak bu eski mahallede çalışmaya başlar. Rastlantıyla bir yavru kediyi atölyesine alınca, hayatında önemli değişikliklerin de yolunu açmış olur. Bir insanla bir hayvan arasındaki dostluğun insanın iç dünyasında nerelere dek uzanabileceğini gösteren bu öyküyü, günümüz edebiyatının usta yazarlarından

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kuş Okulu – Mehmet Güler

Kuş Okulu, okuyanları ilginç serüvenler, heyecan ve yaşama sevinciyle dolu türlü türlü öyküler arasında dolaştırıyor. Kuşların okuma serüvenleri, omzunuzda size şarkılar söyleyen arkadaş kuşlar, matruşkala, buzdan merceklere, kurtlu elmaların lezzeti, hormonlu gıdalarla fareye dönüşen kediler… Günlük hayatla hayal dünyası arasında dolaşan öyküleri okudukça sizler de bu sıradışı olayların büyüsüne kendinizi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sayın Aziz Nesin, yazarların çağımızdaki işlevleri nedir, ne olmalıdır, sizi etkilemiş yazarlar kimlerdir?

Bana göre paradoks, orijinal (özgün) görünmek için orijinal olmaya özenmektir. Oysa özgünlüğün amacı özgün görünmek değil, önceden bilinen herhangi bişeyin bilinmeyen bir başka yüzünü bulup onu yeni bir biçimde göstermektir. Özgün olayım derken paradoksa düşen yazarlar çoktur. Ben hep yalından ve çok bilinenden yanayım. Örneğin benim için dünyanın hiç modası

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sevgili Aziz Nesin, kitaplarınızı nasıl yazarsınız?

? Kitaplarınızı nasıl yazarsınız, efendim? Kâğıtlara eski yazıyla yazarım. ?Yani daktilo kullanmaz mısınız? Kullanırım ama sonra kullanırım. Önce kâğıda el yazısıyla eski Türkçe olarak yazarım. Sonra onu gözden geçirip bir başka kâğıda yeniden eski Türkçe olarak yazarım. Ondan sonra daktiloyla yazarım. Sonra bunu da bikez daha daktiloda yazarım. Yani enaz

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çaykolik Kedi – Zofia Beszczynska

Bu kitabın yazarı Zofia Beszczynska, günümüzde Polonya’nın önde gelen çocuk edebiyatı yazarlarından biridir. Şiirleri pekçok dile çevrilerek okul kitaplarında da yer aldı. Çaylolik Kedi, yayımlandığı 1999’da, Polonya’da Yılın Kitabı seçildi. Yazarın sonraki çocuk kitapları da çok sayıda ulusal ve uluslararası ödül kazandı. Lacivert Ozan’ın, dil hünerlerini koruyarak dilimize aktardığı bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Adapa – Yücel Feyzioğlu

?Adapa? ilk kez M.Ö. 1750 dolayında Sümer yazarları tarafından çivi yazısıyla tabletlere yazıldı. Dünyada yazıya geçen ilk masaldır. Ne yazık ki yazarının adını bilmiyoruz. Tabletler Büyük Britanya Müzesinde bulunuyor. Bizim topraklarımızdan kaçırılmış. M.S. 1974 yılında Prof. Bruno Bettelheim, ?Kinder brauchen Maerchen? adlı kitabında bu masalın özetini yayımladı. Ben de aslına

OKUMAK İÇİN TIKLA

Battaniyenin Altında Sitem Var – Funda Demir

Paylaşmak nedir? Çocuklara yapmaları gerektiğini anlattığımız bir davranış mıdır sadece? Bir oyuncağı, kocaman bir çikolatayı paylaşmak oldukça kolay ve zorunludur biz yetişkinlerin gözünde değil mi? Oysa o çikolataya sahip olan, ya da oyuncakla oynamayı hevesle bekleyen taraf biz değilizdir çoğunlukla ve söylemek, karşındaki kişiden beklemek hep kolay olandır ve biz

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Aziz Nesin’in kitapları 7 milyondan fazla sattı. ” Ali Nesin

Sevgili Dostlar, Geçenlerde ünlü bir yazarımızın toplamda kaç sattığına dair bir haber okudum gazetelerde. Hemen kıskançlıkla Aziz Nesin kitaplarının bugüne dek kaç adet sattığını hesapladık. Sonuç: Aziz Nesin bugüne dek sadece Türkiye’de 7 milyon 700 bin adet satmış. Gururla söylüyorum: Kitaplarının satışı gazetelere haber olan yazarımızın beş misli! Bundan beş

OKUMAK İÇİN TIKLA

Unutulmayan Rüyalar ? Aziz Nesin

?Unutulmayan Rüyalar?, Aziz Nesin?in ardında bıraktığı, rüyalarını kaleme aldığı bir defter. ?Rüyalarım Ziyan Olmasın? gibi, Nesin?in rüyaları üzerine, rüyalarından esinlenerek yazdığı öyküleri biliniyor. Elimizdeki kitapta da, Aziz Nesin?in yaşamının değişik dönemlerinde gördüğü ve uyandığında kaleme aldığı rüyalar yer alıyor. Kitabın girişinde, kendisine armağan edilen bir defterin hikâyesini anlatan Nesin, nihayetinde

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tarikatçı Mehmet Nusret’ten Aydın Aziz Nesin’e – Canan Koçak

Yazmadan rahat edemeyen bir adam, dinlenmek haram ona, uyumak gereksiz, hastalanmak yasak, yazdıkça yazan, her zaman yazacak bir şeyleri olan. Nasıl bu kadar yazabiliyorsun? diye soranlara hafif kızgınlıkla karışık, zora gelmişiz, darda kalmışız işte diyebilecek kadar mütevazi. Övünmekten hoşlanmaz, ama dünyaya bir daha gelecek olsa yine aynı yollardan geçeceğini söyleyip,

OKUMAK İÇİN TIKLA