Etiket: şiddet

Türkiye’de Kadın Cinayetleri: Jung’un Arketipleri, Toplumsal, Bireysel ve Politik Etkenler

Kadın Cinayetlerinin Toplumsal Boyutları Türkiye’de kadın cinayetleri, yalnızca bireysel bir suç olmaktan öte, derin toplumsal dinamiklerin bir yansımasıdır. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun 2022 verilerine göre, o yıl 334 kadın cinayeti işlenmiş, bu cinayetlerin %60’ından fazlası eş, eski eş veya partner tarafından gerçekleştirilmiştir. 2023 yılında ise bu sayı, resmi olmayan kaynaklara

OKUMAK İÇİN TIKLA

The Warriors (1979) Filminin Çete Kültürü Üzerinden 1970’lerin Kentsel Kaygılarının Temsili

Şehir ve Toplumsal Çözülme 1970’lerin Amerika’sında kentler, ekonomik gerileme, işsizlik ve altyapı çöküşüyle mücadele ediyordu. Sanayi sonrası dönemde fabrikaların kapanması, orta sınıfın banliyölere göçü ve şehir merkezlerinin terk edilmesi, kentsel alanlarda yoksulluk ve suç oranlarının artmasına yol açtı. The Warriors filmi, bu dönemde New York’un çete savaşları ve sokak hakimiyeti

OKUMAK İÇİN TIKLA

Quentin Tarantino, Ucuz Roman: Şiddetin Olağanlaşmasına İlişkin Sinematik Bir Çözümleme

Günlük Hayatın İçinde ŞiddetQuentin Tarantino’nun Ucuz Roman (Pulp Fiction) filmi, şiddeti günlük yaşamın sıradan bir parçası olarak sunar. Karakterler, cinayet, darp veya tehdit gibi eylemleri, kahve içmek ya da hamburger yemek kadar doğal bir şekilde gerçekleştirir. Örneğin, Vincent ve Jules’un bir cinayeti işledikten sonra sakin bir şekilde kahvaltı muhabbetine dalması,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zamanın Tersine Akışı: Gaspar Noé’nin “Irréversible”ında Şiddetin ve Zamanın Çözülüşü

Zamanın Çözülüşü ve Anlatının Yeniden İnşası Filmin tersine kronolojik yapısı, izleyiciyi olayların sonuçlarından nedenlerine doğru bir yolculuğa çıkarır. Geleneksel anlatının aksine, Irréversible önce şiddetin en çiğ ve yıkıcı sonuçlarını gösterir: Marcus’un çaresiz öfkesi, Pierre’in cinayete varan tepkisi ve Alex’in yaşadığı travmatik olay. Bu yapı, izleyiciyi olayların nedenlerini anlamaya zorlayarak, zamanın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kişi, kendini “iyi tarafa ait” görüyorsa, “öteki”ne uyguladığı şiddeti haklı görebilir mi?

İnsanların kendilerini “iyi taraf” olarak görmeleri, “öteki”ne yönelik şiddeti haklı çıkarmak için kullanılan bir mekanizma olabilir, ancak bu durumun ahlaki, felsefi ve insani boyutları derinlemesine sorgulanmalıdır. 1. Ahlaki İkilem ve Öz-Haklılaştırma 2. Etik Perspektifler 3. Psikolojik Mekanizmalar 4. Tarihsel ve Sosyal Örnekler 5. Haklı Gösterilebilir mi? 6. Alternatif Yaklaşımlar ———————————– Şiddetin “iyi taraf” adına meşrulaştırılması, insanlık

OKUMAK İÇİN TIKLA

American Psycho’da Patrick Bateman’ın Narsisizmi ve Tüketim Toplumunun Yansımaları

Kohut’un Narsisistik Kişilik Teorisi ve Bateman’ın Benlik Algısı Patrick Bateman’ın kişiliği, narsisistik özelliklerin aşırı bir tezahürü olarak değerlendirilebilir. Kendilik psikolojisi çerçevesinde, narsisizm, bireyin benlik bütünlüğünü sürdürmek için dışsal onay ve hayranlığa bağımlı olduğu bir durumu ifade eder. Bateman’ın sürekli olarak fiziksel görünümüne, sosyal statüsüne ve maddi varlıklarına odaklanması, bu teorinin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Belgeselci Üslup ve Şiddetin İzleyiciyle Buluşması

“Henry: Portrait of a Serial Killer” (1986), Michael Rooker’ın canlandırdığı Henry karakteri üzerinden, belgeselci bir üslupla şiddetin ve voyeurizmin karmaşık ilişkisini ele alır. Film, seyirciyi rahatsız eden bir gerçeklik hissi yaratırken, aynı zamanda izleyicinin暴力 ile olan bağını sorgular. Bu metin, filmin belgeselci yaklaşımının, voyeurizm ve şiddet arasındaki ilişkiyi nasıl yeniden

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bastırılmış Olanın Patlaması: Kolektif Bilinçdışının Semptomu ve Kamusal Bedenin Geri Dönüşü

Kolektif Bilinçdışının Semptomu Carl Jung’un ortaya attığı kolektif bilinçdışı kavramı, insanlığın ortak deneyimlerini, mitlerini ve arketiplerini içeren derin bir zihin katmanını ifade eder. Travmalar, bastırılmış arzular ve toplumsal normlar, bu kolektif bilinçdışında birikerek semptomlar aracılığıyla kendini gösterebilir. Bu semptomlar, bireysel nevrozlardan toplumsal huzursuzluklara, kültürel fenomenlerden sanatsal ifadelere kadar çeşitli şekillerde

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şiddetin Topolojisi – Byung-Chul Han “Şiddet kılıktan kılığa giren bir oyuncu”

“Geç modernitenin başarıya ve performansa odaklı öznesi, kendi dışındaki bir iktidar kurumunun baskısına maruz kalmadığı ölçüde özgürdür. Ama gerçekte bir kul kadar da özgürlükten yoksundur. Dış baskı nihayet aşıldığında, içerideki basınç devreye girer. Başarıya ve performansa odaklı yaşayan özne, bir depresyon geliştirir. Şiddet azalmadan sürmektedir. Yalnız ağırlık noktası içeri kaymıştır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şiddetin İçselleştirilmesi – Nejdet Evren

“Hepsi yıkıma tapıldığına, vahşetten haz alındığına işaret ediyor” (1) Agatha Christie’nin “Fantastik Bir Hikaye” alt başlıklı “Frankfurt Yolcusu”  adlı kitabının girişinde yapılan bir tespitle başlamaktadır. Ürkütücü olan yıkıma tapılması, vahşetten haz alınmasıdır. Zira, şiddetin her türlüsünden insanın haz alması nasıl bir duygu, düşünce halidir ve şiddetin içselleştirilmesi, uygulayana tapılması nasıl

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hukukun dışında duran zalime hukukun içinden hesap sormanın imkânsızlığının yarattığı trajedi

Dış Kapının Vandalları 28 yaşındaki İsmail Abdullah Brinsley, 20 Aralık Cumartesi günü öğleden sonra bilgisayarının başına oturdu, bir silah fotoğrafıyla birlikte Instagram hesabına “Domuzlara kanat takmaya gidiyorum. Onlar bizden 1 kişiyi aldılar… Biz de onlardan 2’sini alalım” ve “Bu son gönderim olabilir. Domuzları paketlemeye gidiyorum” sözlerini yazdı. New York’taki evinden

OKUMAK İÇİN TIKLA

Devlet şiddetinin anatomisi – Nazan Özcan

Güney Çeğin ve İbrahim Şirin’in derlediği Türkiye’de Siyasal Şiddetin Boyutları’nda şiddet ve devlet her yönüyle ele alınıyor. Yazarlar, “İktidarlar kendi meşruiyetlerini ürettikleri tehditler üzerinden kurar” diyor. “Yüce” Devlet-i Âliyye’den gelen şiddetin ve küfrün her türünü idrak ettiğimiz şu günlerde, aynı soruyu sorup duruyoruz: “Bunu hak edecek ne yaptık?” Elbette hiçbir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Devlet ruhlara yöneldiğinde şiddet uygular… Spinoza

Şayet ruhlara hükmetmek dillere hükmetmek kadar kolay olsaydı, bütün hükümdarlar güvenli bir şekilde hüküm sürerdi ve zalim güç diye bir şey olmazdı. Zira o zaman bütün insanlar hükümdarlarının fıtratına göre yaşar, neyin doğru neyin yanlış, neyin iyi neyin kötü, neyin adil olduğunu neyin olmadığını sadece onların buyruklarına göre değerlendirirdi. Fakat…

OKUMAK İÇİN TIKLA

Günümüzde Şiddet / Ya Barbarlık Ya Sosyalizm – Hazırlayanlar: Leo Panitch, Colin Leys

Yılda bir kez yayınlanan ve Türkçe basımını Yordam Kitap’ın üstlendiği Socialist Register’ın 2009 sayısı şiddet konusuna eğiliyor. Günümüz dünyasının karşı karşıya olduğu şiddetin çapı ve yaygınlığı, aşağıdaki başlıklarda acilen ciddi çözümlemelerin yapılmasını zorunlu kılıyor: ?terörle mücadele? ve direniş karşıtı savaş; terör ve kontr-terör; intihar bombacıları ve işkence; iç savaşlar ve

OKUMAK İÇİN TIKLA