Kategori: Erich Fromm

Psikolojik ve Ahlaki Bir Sorun Olarak İtaatsizlik – Erich Fromm

Asırlar boyu krallar, derebeyleri, endüstri patronları ve ana babalar itaat etmenin bir erdem, itaatsizliğin ise ahlaksızlık olduğu tanımında direndiler. Başka bir görüş açısı sunmak için bunun yerine şu tanı­mı da koyabiliriz: İnsanoğlunun tarihi itaatsizlikle baş­ladı ve ne yazık ki itaatle sona erecektir.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Günümüzün Ahlak Sorunu – Erich Fromm

«Filozoflar bu dünyanın devletlerinde kral ya da şimdi kral, önder dediklerimiz gerçekten filozof olmadıkça; böylece aynı insanda siyasal güç ve bilgelik birleşmedikçe, kesin bir yasayla herkese yalnız kendi yapacağı iş verilmedikçe ne devletler ne de insan ırkı kötülüklerden kurtulabilir. Öyleyse, bunu gerçekleştirmedikçe bizim devletimizin yaşama ve gün ışığına çıkma olanağı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Erich Fromm: O dönemde milyonlarca kişi Hitler hükümetini “Almanya” ile özdeşleştirdi.

Nüfusun bir bölümü, herhangi bir büyük direnç göstermeksizin Nazi rejimine boyun eğdi, ama bunlar direnç göstermedikleri gibi Nazi ideolojisinin ve siyasal uygulamalarının hayranları haline de gelmediler. Bir başka bölüm insansa yeni ideolojiye iyice kendini kaptırdı ve onu savunanlara fanatik bir tutumla bağlandı. Birinci grupta daha çok işçi sınıfıyla liberal ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Diktatör Adolf Hitler: “birey, haklı olarak suçlandığında suskun kalmayı öğrenmekle kalmamalı, haksızlığa da suskunluk içinde katlanmayı öğrenmelidir.”

Bireyi feda etmek ve onu bir toz zerresine, bir atoma indirgemek, Hitler’e göre, kişinin bireysel görüşünü, çıkarlarını ve mutluluğunu feda etmesi anlamını taşır. Bu feda etme, üyelerini oluşturan “bireylerin kendi kişisel görüşlerini ve çıkarlarını temsil etmeyi reddettiği…” (Kavgam s. 408) siyasal örgütün özüdür. “Özgeciliği” över Hitler ve “insanların kendi mutlulukları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çağdaş insan için özgürlük ne anlama gelir ve ondan neden ve nasıl kaçmaya çalışır – Erich Fromm

BİREYİN ORTAYA ÇIKIŞI VE ÖZGÜRLÜK KAVRAMI Asıl konumuza -özgürlüğün çağdaş insan için ne anlama geldiği ve ondan neden ve nasıl kaçmaya çalıştığı sorusuna- geçmeden önce, gerçeklikten bir anlamda koparılmış gibi görünen bir kavramı tartışmalıyız. Kopuk görülmesine karşın, çağdaş toplumda özgürlüğün çözümlenmesinin anlaşılabilmesi için ele almak durumunda olduğumuz bir düşünce bu.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Özgürlük, boyun eğme ve iktidar hırsı – Erich Fromm

ÖZGÜRLÜK – BİR RUHBİLİMSEL SORUN MU? Çağdaş Avrupa ve Amerikan tarihi, daha çok, insanları bağlamış olan siyasal, ekonomik ve tinsel kelepçelerden kurtulma çabalarını anlatır. Ezilenler, yeni özgürlükler isteyenler, savunacak ayrıcalıkları olanlara karşı özgürlük savaşı vermişlerdir. Bir sınıf, başkasının egemenliğinden kurtulup kendi öz bağımsızlığını elde etme savaşı verirken, kendisini, insanlığın özgürlüğü

OKUMAK İÇİN TIKLA

Özgürlükten Kaçış – Erich Fromm “Karanlıkta ıslık çalmak ışığı getirmez”

Karanlıkta ıslık çalmak ışığı getirmez. Yalnızlık, korku ve şaşkınlık yerli yerinde kalır; İnsanlar buna sonsuza dek dayanamazlar. Bir şeylerden özgürlük’ün yüküne katlanmayı sürdüremezler; olumsuz özgürlükten olumlu özgürlüğe geçmedikleri sürece, özgürlükten hepten kaçmaları gerekir. Çağımızda ana toplumsal kaçış yolları, faşizmle yönetilen ülkelerde görüldüğü üzere, bir öndere boyun eğme ve demokrasimizde yaygın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kök insan’dır

Erich Fromm’un sevgi, özgürlük arayışı gibi insana ilişkin en temel konuları ele alan kitapları birçok dile çevrilmiştir. Aslında bunların halen güncelliğini korumasının ve ilgiyle okunmasının bir sebebi; çağın sorunlarını irdeleyişi ve bu sorunlara getirdiği çözüm önerileridir. Fromm insanın tek istediği daha çok ve daha iyi şeyler tüketmek olan ebedi bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Uygarlaşma ve Şiddet – Nejdet Evren

“İnsandaki Yıkıcılığın Kökenleri” ni araştıran düşünür, filozof Erich Fromm’un üzerinde yaklaşık altı yıl gibi uzunca bir süre çalışıp, araştırmalar yaptığı ve kendi psikanaliz gözlemleriyle tespit ettiği değerlendirmelerle birlikte kaleme aldığı iş bu yapıtı ile genel kabul gören neredeyse hiçbir şekilde düşünülüp tartışılmadan üstün-körü olarak, yetersiz bilgiye dayalı ve çoğunlukla kulaktan

OKUMAK İÇİN TIKLA

İtaatsizlik Üzerine (Özgürlük Neden Otoriteye “Hayır” Demektir?) – Erich Fromm

“Şimdiye kadar tarihin büyük bir bölümünde, bir azınlık çoğunluğa hükmetmiştir. Bu hâkimiyeti gerekli kılan, hayatın güzelliklerinin sadece azınlığa yetecek kadar olup, çoğunluğa kırıntıların kalmasıdır. Eğer bu azınlık güzelliklerin tadını çıkarmak ve bunun da ötesinde çoğunluğun kendine hizmet etmesini, kendisi için çalışmasını istemişse gerekli şart şuydu: Çoğunluk itaat etmeyi öğrenmeliydi.”

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şiddetin Kökeni – Okan Yolcu

Yaşadığımız dünyanın en önemli sorunlarının başında gittikçe artan şiddet olgusu göze çarpıyor. Savaşlar, katliamlar, çatışmalar… Geçmişten günümüze kitapların konusu olmuşken modern olarak nitelendirdiğimiz günümüzde de gazete ve televizyonların sürekli manşetini süslüyor. Yaşamımızın bu denli içine işlemiş olan şiddet,yıkıcılık,saldırganlık kavramları sebepleri üzerinde düşünmeyi zorunluluk haline getiriyor. Şiddet insan doğasının bir ürünü

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sorgulanmamış Bir Yaşam, Yaşamaya Değer Değildir – Mert Sarı

İnsanların büyük çoğunluğu kolaycılık eğilimindedir. Her şey için kısa ve rahat anlaşılır reçeteler isterler. Oysaki yaşama sanatı, kolaycılıktan nefret eder. Çünkü hazır kalıplar, yaşama sanatını indirger ve katılaştırır. Anlamlı bir felsefi kavrayışı edinmek yaşamsal bir önemdedir. Deyim ye­rindeyse bu durum, can alıcı bir sorundur. Kimi insanlar bu yargıya, dudak kenarla­rındaki

OKUMAK İÇİN TIKLA

İnsandaki Yıkıcılığın Kökenleri 2 – Erich Fromm

İnsandaki yıkıcılığı, şiddeti, acımasızlığı, avcı ve yiyecek toplayıcı küçük topluluklar oluşturarak yaşayan tarihöncesi insandan, günümüzün “uygar” insanına dek çok geniş bir süreç içinde ele alan Fromm, kitabının bu ikinci ve son cildinde tarihe kanlı yıkıcılıklanyla geçmiş bazı yöneticilerin kişilik çözümlemelerini yapmaktadır. Fromm, bu büyük hacimli çalışmasında, şiddet olaylarını ele alırken,

OKUMAK İÇİN TIKLA

İnsandaki Yıkıcılığın Kökenleri 1 – Erich Fromm

Yüzyılımızın öndegelen sorunlarından biri giderek artan şiddet, yıkıcılık ve saldırganlık olaylarıdır. Gün geçmiyor ki dünyanın herhangi bir bölgesinde böylesine bir olay olmasın. Nedir bu yıkıcılık ve şiddet olaylarının nedeni? İnsanoğlu aslında acımasız, şiddete yatkın bir canlı mıdır, yoksa toplumsal koşuların itelemesiyle mi bu yola girmektedir? Erich Fromm bu kitabında bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Psikanalizin Bunalımı (Freud, Marx ve Sosyal Psikoloji Üzerine Denemeler) – Erich Fromm

Psikanalizin Bunalımı, Erich Fromm’un farklı tarihlerde (1923-1969), Freud, Marx ve Sosyal Psikoloji üzerine yazdığı makalelerden oluşur. Freud ve Marx’ın kuramları arasındaki ilişki üzerine yapılan zihin bulandırıcı ve amatörce tartışmalar masaya yatırılır. Esas olarak psikanalitik kurama öncelik tanınıp, psikanalizdeki gelişimin toplumsal etkileri çözümlenmeye çalışılır. Çünkü Fromm’a göre psikanaliz, “o yüzce ideolojilerin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sağlıklı Toplum – Erich Fromm

Düşünür ve ruhbilimci Erich Fromm, bu yapıtında insanın doğal yapısından hareket ederek, bugüne dek insanoğlunun tüm gereksinmelerine yanıt verebilen sağlıklı bir toplum biçimi yaratıp yaratamadığımızı araştırıyor. Günümüz toplumlarında insanlar mutluluk içinde mi yaşamaktadırlar? Kendilerini tümüyle geliştirebilmekte, doğallıklarını hiç yitirmeden bütün isteklerini yerine getirebilmekte, özgürlük içinde sevebilmekte midirler? Yoksa tüm sevme

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sevme Sanatı – Erich Fromm

”Sevgi”, insanoğlunun gelişmesinin ilk dönemlerinden başlayarak günümüze dek yaşayabilen vazgeçilmez bir duygu, anlam dolu bir sözcük; hiç kuşkusuz, insanlar varoldukça da yaşayacak. Tüm çabalar, uğraşlar, tutkular, yaratılan tüm sanat yapıtları bir anlamda hep sevgisiz kalmamak için belki de. Sevgiyi yaşarken kendimizden geçer, yokluğundaysa hastalanırız. Onu bastırdıkça daha çok özlemini çeker,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hümanist Psikanalizin Marx’ın Teorisine Uygulanması – Erich Fromm

Marksizm hümanizmdir, insancıllıktır ve hedefi, insanın saklı kalmış yeteneklerinin tümünün ortaya çıkarılmasıdır. Söz konusu bu insan yalnızca düşünceleri veya bilinci ile beliren bir insan değil, maddi ve ruhsal özellikleriyle, toplumsal bir çevre içinde yaşayan ve yaşamak için de üretmek zorunda olan gerçek bir insandır. Her şeyiyle insan (ve aynı zamanda

OKUMAK İÇİN TIKLA

ERİCH FROMM

Özgürlükten Kaçış Sevme Sanatı Sevginin ve Şiddetin Kaynağı Sigmund Freud?un Misyonu (Kişiliği ve Etkisi Üstüne Bir Çözümleme) Sağlıklı Toplum Umut Devrimi / İnsancıllaşmış Bir Teknolojiye Doğru Psikanalizin Bunalımı (Freud, Marx ve Sosyal Psikoloji Üzerine Denemeler) İnsandaki Yıkıcılığın Kökenleri 1 İnsandaki Yıkıcılığın Kökenleri 2 Hümanist Psikanalizin Marx?ın Teorisine Uygulanması

OKUMAK İÇİN TIKLA