Kategori: Yaşar Kemal

Sağ Ol Yaşar Kemal! – Zafer Köse

Yunus’la, Karacaoğlan’la, Pir Sultan’la… Yaşar Kemal’le on yıllar boyunca yaşanan böylesine derinlikli bir ilişki sonucunda ortaya çıkıyor, Livaneli’nin kitabı. İKİ SEVGİLİ, BİR ROMANCI Sonunda yemin töreni denen şey yapılıyor ve genç adam askeri birliğin kapısında sevgilisiyle buluşuyor. İlk kez yaşadığı 30 günlük hasretle kucaklıyor onu. Her molada, her zorlukta bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Zulümlerde işkencede ölümde / Bükülmeyen güce kola merhaba – Yaşar Kemal (seslendiren: Zülfü Livaneli)

Merhaba Dünyanın ucunda bir gül açılmış Efil efil esen yele merhaba Karanlığın sonu bir ulu şafak Sarp kayadan geçen yola merhaba Gün be gün yüreğim ulu yalımda Engel tuzak kurmuş bekler yolumda Zulümlerde işkencede ölümde Bükülmeyen güce kola merhaba Acıda kahırda çekmiş geliyor Güneşten boşanmış kopmuş geliyor Bir ışık selidir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kazanıldığı halde, ödül koyucunun vermekten vazgeçtiği ödül

Bunlardan biri Yaşar Kemal’in başından geçmiştir. 1953-1954 yıllarında “Cumhuriyet”te dizi olarak yayımlanan Yaşar Kemal’in “İnce Memed” romanı, 1956’da “Varlık” dergisinin koyduğu ilk roman ödülünü alır. Ödül, o zamanın parasıyla bin liradır. Fakat ödül açıklanınca kıyamet kopacaktır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşar Kemal: Her Savaş İnsanlığımızı, Vicdanımızı Çürütür

Anadolu, coğrafyasından ve çokkültürlü bir toprak olduğundan dolayı dünya kültürüne kaynaklık etmiştir. Anadolu’nun zengin kültür birikimine sırtımızı dayayınca, gene dünya kültürüne katkımız olacak. Anadolu’da yaşayan her halk, kendi anadilini kullanacak, kendi anadilinde eğitim görecek, kitaplar yazacak, filmler çekecek. Biz çokkültürlü, toprak olduğumuzun farkına varacağız. Çıkarımızın yasakta değil, özgürlükte olduğunu bilincine

OKUMAK İÇİN TIKLA

Din, Günah, Edebiyat – Zafer Köse

Dinselliği ve günahkarlığı yükselten, aynı koşullardır. Onlar birbirinin karşıtı değil, aynı maddi koşulların sonucudurlar. Ya birlikte çoğalırlar ya da birlikte azalırlar. İngiltere’de Victoria Dönemi’nde (1837-1901) dinsellik, sapıklık, hırsızlık hızla yükselmişti. Ticaret, sanayi ve çok bozuk bir dağılımla zenginlik de aynı şekilde yükselmişti. Oscar Wilde’ın ünlü yapıtı Lord Arthur Savile’in Suçu’nu okurken,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Teneke -Yaşar Kemal (Sesli Kitap)

Bir Anadolu kasabasında, çeltikçi ağaların yönetmeliklere karşı gelerek ektikleri çeltik sıtmaya neden olur. İdealist ve genç kaymakam tüm tecrübesizliğiyle, sıtmaya tutulan kasaba halkı adına ağalarla mücadeleye girişir. Ancak kaymakam kasabadan, ardından teneke çalınarak sürülür. Teneke idealizm ile baskın güç arasındaki mücadelenin romanıdır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşar Kemal’i yazmaya iten neydi? Ne zaman ve nasıl yazmaya karar verdi?

Sizi yazmaya iten neydi? Ne zaman ve nasıl yazmaya karar verdiniz? Ben edebiyata çocukken başladım. Çocukluğumda bizim köye çok aşıklar, destancılar gelirdi. Onlara çok meraklıydım. Köye her destancı geldiğinde ben onun yanındaydım, sonra onlar gibi şiir söylemeye başladım. Köyün kayalık dağına çıkar dağ üstüne, çiçekler üstüne türküler söylerdim kendi kendime.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Beni okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun, insan sömürüsüne karşı çıksın – Yaşar Kemal

11 Kasım 2014 tarihinde Bilgi Üniversitesi’nin kendisine fahri doktora unvanı vermek için düzenlediği törene sağlık sorunları nedeniyle katılmayan Yaşar Kemal’in gönderdiği mesaj, okurlarına bırakılmış bir vasiyet niteliğindeydi. Yaşar Kemal gönderdiği mesajda şöyle demişti: Usta yazar “Bizim çağımızda romancıların başları beladadır” ifadeleriyle başladığı mesajında romanın önemini ise şu sözlerle paylaştı; “İnsanları

OKUMAK İÇİN TIKLA

Binbir Çiçekli Bahçe – Yaşar Kemal “Dünya binlerce çiçekli bir kültür bahçesidir.”

Dünya binbir çiçekli bir kültür bahçesidir. Yaşar Kemal, dünyanın sahip olduğu ve geçen onyıllar içinde daha çok farkında olunan bu kültür çeşitliliğindan gitgide daha sık söz ederken, hiç kuşku yok ki hep bir endişenin kararlı izleyicisi olarak karşımıza çıkıyor. Sahip olduğumuz kültür çeşitliliğini korumak yerine sorunların çözümünün başlıca aracı olarak

OKUMAK İÇİN TIKLA

Can Dündar Kurtçuğu – Zafer Köse

Can Dündar yıllar önce, “Kahramanlar Çağının Sonu” başlıklı bir yazı yayımlamıştı. Özellikle Arafat ve Ecevit gibi zamanında halk kahramanına dönüşmüş kişilerden söz ediyordu. Allende, Che, Gandi… Hepsini anmasa da kahramanların ortaya çıkışını, efsaneleşmesini ele alıyordu. Dündar’ın bildiğimiz türde yazılarından biriydi o. Sağlam, işin özüne dokunan, sözünü esirgemeyen, ama bağırmadan, yapıcı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Halkın arzuhalcisi Yaşar Kemal – Sadık Albayrak

Adını ilk kez dokuz on yaşlarında bir çocukken duymuştum. Doğuya açılan uzak bir İç Anadolu köyünün yaz sıcağında, öğlen saatlerinde radyonun başına toplanıyorduk. Bu günlerde boşa harcayacak beş dakikaları bile olmayan köylüler, tarlada orakla ekin biçmeyi bırakıyor, dağdaki çayırın kurumasına aldırmıyor, günün o saatlerinde radyonun başına koşuyorlardı. Yaşar Kemal’in İnce

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşar Kemal’den kalan şarkılar

Yaşar Kemal yalnızca romancı değildi. Türküler, ağıtlar derledi. Şiirler yazdı. Şiirlerinden besteler yapıldı. Kitaplarının etkisiyle türküler yakıldı. Yaşar Kemal öldü. En mutlu günlerimden birinde öldü. Can arkadaşım Sevda ile doğum günümü kutlamıştık, “gelecek güzel günler”den söz ederken önümüze düştü haber. Bekliyorduk, inanamadık. Böyle olur hep: Beklense de, ölüm çok koyar.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşar Kemal’in yörük kilimindeki nakışlar – Pertev Naili Boratav

Yaşar Kemal’in roman ve hikâyelerinin büyük bir çoğunluğu, romanlarının sanırım bir tanesi Deniz Küstü dışında hepsi, Anadolu’nun göçebe, yarı göçebe ya da yerleşmiş köylü insanlarının yaşamlarını anlatır. Olaylar Çukurova’da, Toroslar’da geçer; Güneydoğu Anadolu sahnesinin değiştiği pek seyrek: Ağrı Dağı Efsanesi’nde Doğu, Çakırcalı’da Batı Anadolu.

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Göçtün gittin Yaşar Kemal / Kim taşıyacak şimdi seni? / İri ağır gövdeni değil / Bıraktığın gölgeni?”

Yaşar Kemal’in ardından: Ali Murad’a “Emmim” der Galiba 1964. Belki ’65. Beyazıt’taki Marmara Sineması’nda TİP gecesi var. Sahne balonlarla süslenmiş. Sıra onda, konuşma sırası, Yaşar Kemal’de. Sahneye çıktı, bir iki söz söyledikten sonra, eline yeşil bir balon geçirdi. “Bu işte kapitalizmin, burjuvazinin balonu! O balonu söndüreceğiz!” diyerek balonu çimdiklemeye başladı.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yaşar Kemal ve Metin Göktepe’yi aynı fotoğraf karesinde buluşturan gerçek

İşte Türkiye’nin fotoğrafı bu. Metin Göktepelerin ölümden korkmadan muhabirlik yaptığı, Yaşar Kemallerin “İpe çekeceklerini bilsem yine yazmaya devam ederim” dediği bir toprak. “Bize Türkiye’yi anlat, derse bir gün birisi, bu fotoğrafı gösterin: Yaşar Kemal ve Metin Göktepe.”

OKUMAK İÇİN TIKLA