Kategori: Nejdet Evren

Mülteci – Nejdet Evren

Arapça kökenli bir sözcük olan mültecinin Türk Dil Kurumu Güncel Sözlükteki karşılığı sığınmacı olarak veriliyor. Sığınmacı sözcüğüyse TDK Büyük Türkçe Sözlükte “Başka bir ülkeye veya yere sığınmış olan kişi, sığınık, mülteci; Yabancı bir ülkede iltica etmeden önce belirli bir süre kalan kimse.” şeklinde açıklanıyor. Sığınmak eyleminin altında bir korku ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

DENİZ GİBİ / Nejdet Evren

“Keşke insanlar da yunuslar kadar iyi olsaydı. “ (1)Geçimini denizden sağlayan ana/ataları mübadil bir balıkçı, rutin avlanmayı sürdürürken deniz canlılar ile insanlarla bile kuramadığı bir bağlantı, bir iletişim kurar ve bu iletişim tek-yönlü olmayacaktır. Aynı denizin iki canlısı avlayan ve avlanan karşılıklı duruşurlar, ikisinin de yek-diğerine saygı ve ilgileri var.

OKUMAK İÇİN TIKLA

KALINTILAR ÜSTÜNDE/ Nejdet Evren

Hiçbir şey tarihin mahzeninde sonsuza dek saklı kalamaz; er ya da geç her şey gün yüzüne çıkar. Olayları kayıt altına almak -ki bir zamanlar bunu yapanlara vakanüvis deniyordu; olayları yazıya geçiren tarihçiler olarak tanımlanabilir – bir birikim gerektirdiği gibi maddi bir zenginliği de içinde barındırır. Bu nedenle tarih yazmalarının büyük

OKUMAK İÇİN TIKLA

DİL / KİMLİK / iNSAN – Nejdet Evren

Yazı önce kil ve daha sonra papürüslere nakşedildi; yaklaşık beş bin yıl önce; Sümerler tarafından geliştirildi ve “dil”in şekle bürünen, kalıcı bir aracı oldu. Yazının keşfi ve kullanılmaya başlanması uygarlaşma tarihinde ateşin denetlenmesi, öküzün kara-sabana koşulması, buharın makineye uyarlanmasından belki daha çok etki ettiği ileri sürülebilir; zira bilginin kulaktan kulağa

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aynanın Dili – Nejdet Evren

İnsan, başlı başına bir fenomen; iki ayakları üzerine evrimleştiği günden bugüne kadar doğal süreçlere müdahale eden, değiştiren, yaratan, kültürü, tarihi dili gerçekleştiren sosyal bir canlı. Teknolojide katettiği ilerlemeye bakılırsa evrim sürecine bile genler üzerinden müdahale eden tek canlı türü; gerçi bir “tür” olamadığı da söylenmektedir. İnsan nedir, ne olmalıdır, nasıl

OKUMAK İÇİN TIKLA

SEKÜLERİZM – LAİKLİK – ÇEDES / 2 – Nejdet Evren

1921 Anayasası olarak bilinen 1921 Tarihli ve 85 sayılı Teşkilatı Esasiye Kanunu’nun 2. Maddesi 1923 yılında 634 sayılı yasa ile değiştirilerek ilk metinde olmayan bir hüküm eklenmiştir. Buna göre “Madde 2.- (Değişik : 29.10.1339 (1923) – 364 S. Kanun) Türkiye Devletinin dini, Dini İslâmdır. Resmi lisanı Türkçedir. “ Bu değişiklik

OKUMAK İÇİN TIKLA

SEKÜLERİZM-LAİKLİK-ÇEDES/1 Nejdet Evren

Türk Dil Kurumu (TDK) laikliği “Devlet ile din işlerinin ayrılığı, devletin, din ve vicdan özgürlüğünün gerçekleşmesi bakımından yansız olması, “ olarak tanımlamaktadır. Görüleceği üzere burada herhangi bir dinden değil genel olarak “din”den söz edilmektedir. Dolaylı olarak bu anlam, herhangi bir dini inanış ile devlet yönetiminin hiçbir şekilde birlikte yürütülemeyeceği anlamına

OKUMAK İÇİN TIKLA

AFORİZMALAR ve FELSEFİ NOTLAR-3/ Nejdet Evren

Ölçmek bir karşılaştırma yapmaktır ve her zaman bir şeye/olguya karşı yapılan bir değerlendirmedir. Ölçünün soyutlanarak bir birim haline gelmesi ölçme ediminin amacını ve içeriğini değiştirmez; sadece bunu, yöneldiği amacı daha kısa yoldan gerçekleştirmesine olanak sağlar. Bu nedenledir ki her ölçme edimi bir olguyu temel alır ve ona göre bir değerlendirme

OKUMAK İÇİN TIKLA

AFORİZMALAR ve FELSEFİ NOTLAR-2 / Nejdet Evren

I. Acının dili yok, yürek çarpar ve kirletilmiş dünyanın rengi yenik düşer direnen canlara…   II. Sadece sizin için geçerli olduğunu düşündüğünüz evrensel ölçü ya da değer salt bu nedenle noksan, çürüktür…   III. Faşizmin ne olduğunu bilmeden yaşamak çağdaş bilinç düzeyi ile örtüşmez…Tüm diktatörlüklere hayır diyebilmeli insan, bu çığlığı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sürgünde Hayat Unutulmuş Bir Öyküdür – Nejdet Evren

Çağdaş hakların belki de en önemlisi – ki, “en” olgusu her yönüyle tartışmaya açık olmakla birlikte – yaşama hakkıdır. Hayatı insanın ya da herhangi bir canlının salt beden bütünlüğünü koruması, onu geliştirmesi, çoğalması ile sınırlı ele almak onu ana damarlarından koparmaktan başka bir şey değildir; zira salt organik canlılığın sürdürülmesi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Unutmayın/Unutturmayın! Nejdet Evren

Dün gibi anımsadığım sevdanın ilmek ilmek işlendiği kök boyası henüz kurumamış kilimin ucunda, kıyısında, köşesinde kanat çırpmaya hazır gagasında zeytin dalı bem-beyaz, pür-ü-pak gözleri şafak gibi parlak sembol güvercinin öyküsünü anlatırken nasıl da ürpermişti yüreklerimiz; avuç, avuç yanarken arzın göbeğinde; bedenim kas-katı yalnızca parmaklarım devinmekte, moloz mu desem, toprak mı,

OKUMAK İÇİN TIKLA

AFORİZMALAR ve FELSEFİ NOTLAR 1 – Nejdet Evren

Sonsuz büyüklükteki evrende kum tanesi kadar dahi olamayan insan el-ayak-dil diyalektiğini geliştirerek zeki bir canlı türü olmuş ve kültürel birikim edinmiştir. Bunu yaparken devasa yapıtlar yaparak yücelmeye/yükselmeye çalışmış ve evrende kum tanesi dahi olmayan Dünya gezegeninin efendisi olduğuna inanmıştır. Uygarlaşma dediği devasa yapılar/olgulara bakarak kendi ile guru duymuştur; tüm bunları

OKUMAK İÇİN TIKLA

ÖDEV ve SORUMLULUK BİLİNCİ – Nejdet Evren

Ev ödevi olarak bilinen eğitim/öğretimin bir parçası haline gelmiş uygulamanın sorumluluk bilincine etkileri, çocukların kişisel ve psikolojik gelişmelerine ne denli katkı sağladığı, aynı öğrenimdeki çocuklar arasında fırsat eşitliğini ne şekilde etkilediği, dünya genelinde ve özelde ülke içindeki uygulama biçimleri ve sürelerinin gelecek nesillerin yetiştirilmesi açısından irdelenmeye ve tartışmaya değer. Sorumluluk

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yazılı Edebiyatın Politik Yanı – Nejdet Evren

Sözlü edebiyat yazılı edebiyattan milyonlarca yıl daha eski ve daha uzunca varlığını sürdürmüştür; ancak yazılı edebiyat sözlü edebiyat üzerinde taçlanmış ve onun izlekleriyle doludur; bu nedenle sözlü edebiyatın özüne ulaşabilmek için yazılı edebiyatın izleklerinin iyi okunması gerekmektedir. Ne ki, insan türünün bilgi birikimi yazı ile daha ileri bir düzeyde aktarım

OKUMAK İÇİN TIKLA

Covid-19 mu, “Liberal Virüs” mü!? – Nejdet Evren

Yaklaşık iki yıldır covid-19 olarak tanımlanan virüsün tüm insanlarının yaşamlarını tehdit ettiği, an itibariyle yaklaşık altı küsur milyon insanın ölümüne neden olduğu,(*) etkilediği kişilerde ise kalıcı bir takım rahatsızlıklar yarattığı, insanların bir çoğunun neredeyse önceki tüm yaşam biçimlerini büyük ölçüde değiştirdikleri bir salgın ile insanlık geçmişte yaşadığı bir çok salgın

OKUMAK İÇİN TIKLA