Kategori: Romanlar

Babamın Bağlaması – Kemal Varol

Beni bir ömür sekiz köşeli şapkasının gözünde taşıyan babamı başımın üstünde taşımak için yeniden uzun ve karlı yollara düştüm. Yirmi beş yıl sonra bir gece yarısı kapısını çalıp ona üç günlük bir yolculuk ve ömürlük sorular bırakan Heves Ali’yi âşıkların bayramına yetiştiren Yusuf, arabasının bagajında babasının eski bavulu, ön koltuğunda

OKUMAK İÇİN TIKLA

Saklı İnsan – Andrey Platonov

Yirminci yüzyılın önemli Rus yazarlarından Andrey Platonov’un dokuz öykü ve iki denemesini içeren bu derlemeyi, Günay Çetao Kızılırmak’ın güzel çevirisiyle okurlarımıza sunmaktan mutluluk duyuyoruz. “Sonbaharın son demlerinde ihtiyar her zamanki gibi ötede duran keman kutusunun üzerine bir serçenin konduğunu gördü. Müzisyen, küçük kuşun henüz uyumamış, üstelik şu akşam vakti geçim

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yalın Tutku – Annie Ernaux

İsimsiz bir anlatıcı, evli ve yabancı bir adam, her şeyi tüketen bir tutku, saplantıya dönüşen bir aşk… Ernaux ispatsız, sade üslubuyla, cinsellik temelinde kurulan bu ilişkinin dinamiklerini, tutkunun tuzağına düşmüş kalbin arzularını, beklentilerini, arzulanan erkeğin varlığıyla özdeşleşmedikçe katlanılabilir olmaktan çıkan günlük işleri, sıradan olayları bütün içtenliğiyle, cesurca ortaya koyuyor. Yalın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Seneler – Annie Ernaux

Seneler çeşitli imgeler, fotoğraflar, dönemin gazete haberleri, popüler şarkıları, filmleri, reklamları, sloganları, siyasi gelişmelerinden hareketle 1940’lardan 2000’li yıllara uzanan deneysel bir metin, bir tür toplumsal kronik. En mahrem anılarına, hayatındaki önemli dönemeçlere kendi kuşağının hikâyesini de dahil edip tarihin kaydını tutan ve bunu yaparken klasikleşmiş otobiyografi yazınının dışına çıkan Ernaux,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Babamın Yeri – Annie Ernaux

Ernaux’nun babası, kızı öğretmenlik sınavlarını verdikten iki ay sonra ölür. Yazar bu ölümün ardından, yetersiz eğitim görmüş, çocukluğundan beri değeri ancak kas gücüyle ölçülmüş babasının işçilikten küçük esnaflığa geçişini, onun toplumsal konumunu ve kendisiyle ilişkisini eşeler. Satırlara dökülenlerse dramatik hatıralar değil, bir portre üzerinden anlatılan bir “sınıf” hikâyesidir. Babamın Yeri,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Boş Dolaplar – Annie Ernaux

Küçük bir kafe-bakkal işleten anne babanın etrafında şekillenen mutlu bir çocukluk, okul hayatı, yeni bir sosyal çevre, yabancılaşma, sınıf atlama arzusu, onaylanma ihtiyacı, öfke patlamaları, utanç, kürtaj… Seneler’e uzanan oto-sosyobiyografi yazınının da habercisi olan Boş Dolaplar, iki ayrı dünya –eğitimsiz işçi sınıfı ve eğitimli burjuva sınıfı– arasında sıkışıp kalmış, okul

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gladyatörler – Arthur Koestler

Gladyatörler, Roma İmparatorluğu’nda eşitlik ve özgürlük arayan isyancıların Spartacus liderliğindeki efsanevi hikâyesini anlatıyor. Arthur Koestler Gladyatörler’de geleneksel değerlerin çöküşü, ekonomik bozukluklar, işsizlik, yolsuzluk ve yozlaşmış bir yönetici sınıf yüzünden büyük karmaşa içindeki Roma İmparatorluğu’nda yaşanan bir ayaklanmayı ele alıyor: 70 gladyatörün başlattığı isyanın kısa süre içinde 100 bin kişilik bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tom Amca’nın Kulübesi veya Ezilenlerin Hayatı – Harriet Beecher Stowe

Tom Amca’nın Kulübesi, yayımlandıktan kısa süre sonra ABD’de ve birçok ülkede kölelik karşıtı mücadelenin manifestosu haline gelen unutulmaz bir başyapıt. Uzun yıllardır hizmet ettiği iyiliksever ailenin yaşadığı ekonomik buhran sonucunda bir köle tacirine satılan Tom Amca, firar etmek yerine kaderine razı olur ve kölelerin birer mal gibi alınıp satıldığı, türlü

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kömür Kralı – Upton Sinclair

Kendisi de kömür madenlerine sahip büyük bir işadamının oğlu, Hal Warner, Colorado’nun Kayalık Dağları’nda, kendi deyimiyle “uygulamalı toplumbilim alanında bir yaz kursu” için, adını ve kıyafetini değiştirerek bir “madenci yamağı” olarak çalışmaya başlar ve maden işçilerinin acımasız yaşam ve çalışma koşullarına tanık olur. Dünyanın birçok ülkesinden gelen işçilerin yaşadığı madenci

OKUMAK İÇİN TIKLA

Babalar ve Oğullar – İvan Sergeyeviç Turgenyev “Bazarov benim sevgili çocuğumdur”

Dünya edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Babalar ve Oğullar, yazarı Turgenyev’in de başyapıtıdır. Roman, Rusya’daki politik tarihin önemli bir noktasına ışık tutmasıyla beraber aynı zamanda nesiller arasındaki fikir ayrılıklarını acımasızca dramlaştırmasıyla da büyük önem taşır ve bu eksende yeni ile eskiyi, doğan ile ölmekte olanı, muhafazakarlıkla devrimciliği karşı karşıya

OKUMAK İÇİN TIKLA

William Beckford’un “Vathek”i, “Korku edebiyatının erken örneklerinden biridir.” – Murat Belge

ÖNSÖZ MURAT BELGE William Beckford (1760-1844) İngiliz Edebiyat Tarihi’nin “Portre Galerisi”nde, biraz arka planda kalan, biraz “flu” görünen bir “tablo”dur, diyelim. Böyle görünmesinin nedeni, topu topu tek bir roman yazmış olmasıdır: Vathek (1786). Bunun dışında, gezi notları gibi, otobiyografik yanı olan yazıları var ama önemli oldukları söylenemez. Ancak Vathek hem

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nergis Hanım Hakkında Bazı Şeyler – Devrim Koçak “umutsuzluktan doğan karamsarlığın gölgesinde…”

2021 Everest İlk Roman Ödülü’nün sahibi Devrim Koçak, “Nergis Hanım Hakkında Bazı Şeyler” ile edebiyat dünyasına sağlam bir adım atıyor. Koçak, rastlantılar sonucu yolları kesişen ya da kesişemeyen Cemal, Hatice ve Nergis Hanım’ın yaşamlarına bizi ortak ederken ustaca kurgusu, sarıp sarmalayan dramatik yapısı ve anlatımıyla kendinden söz ettirecek güçlü bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok – Erich Maria Remarque

Remarque’ın, I. Dünya Savaşı’ndaki bir grup askerin hikâyesini on dokuz yaşındaki bir çocuğun gözlerinden anlattığı Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok, yayımlandığı günden bu yana, devamı niteliğinde olan Dönüş Yolu’yla birlikte tüm dünyada büyük ilgi görmeye devam etmekte. Canlı çarpışma sahnelerinin yanısıra savaşın abesliğinin ve askerlerin ıssızlığının vurgulandığı cephe arkası

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aydınlık – Henri Barbusse “Onların ışığa, aydınlığa ihtiyacı var. Bütün umudumuz dünyamızın yoksul insanlarında!”

Aydınlık (Clarté), ünlü Fransız yazarı Henri Barbusse’ün, kişisel serüveninden de izler taşıyan romanı. Fransız milliyetçiliğine ve genel olarak her türlü şovenizme keskin eleştiriler yönelten yazar, sistemin alt kademelerinde, yalıtılmış bir hayat süren küçük burjuva bir fabrika memurunun zihinsel aydınlanma sürecini anlatır. ‘Savaş’, ‘kahramanlık’, ‘vatanseverlik’ gibi kavramlarla cepheye sürülen yığınların kendi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tanrı Kent – Jale Sancak “Adımlarım iyice ağırlaştı, hatırlamaktan nasıl yoruldum bilsen”

Bir Şehre Sığmış Bir Ülkenin Hikâyeleri: Tanrı Kent Jale Sancak ile kendi deyişiyle İstanbul’un “tam da bu gününü, bu günün insan hâllerini, yaşam koşullarını ve atmosferini edebiyatla” anlattığı kitabı Tanrı Kent üzerine konuştuk. Jale Sancak’ın Tanrı Kent’i tek bir şehre sığan tüm ülkenin hikâyesi olarak yeniden bizlerle beraber. Geçtiğimiz ay İthaki Yayınları’ndan çıkan Tanrı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Uyanan Güzel – Jale Sancak “yırtıcı metallerle kuşatılmış gri bir şehir”

Jale Sancak’tan ‘Uyanan Güzel’  Jale Sancak “Uyanan Güzel”de, okura yabancı gelmeyecek, yırtıcı metallerle kuşatılmış gri bir şehir yaratıp içinde hapsolmuş kahramanı Vahide’nin orta yaşlarından sonra kendini adım adım keşfini ve bir uyanışı anlatıyor. Sancak ile ‘farkına varışlar üzerine kurulan’ romanını konuştuk. – Şiirle başlayan yazın serüveniniz boyunca pek farklı alanda

OKUMAK İÇİN TIKLA

Semenderlerle Savaş – Karel Çapek “Farklı anlatım teknikleri, epik-absürt öğeleri ve kara mizahıyla distopik roman”

Bizden sonra semenderler gelecek! Gelecek semenderlerindir. Semenderler kültür devrimidir. Velev ki kendi sanatları yok; en azından aptalca idealler, pörsümüş gelenekler ve şiir, müzik, mimari, felsefe ve genel olarak kültür adı altında üretilen tüm o muğlak, sıkıcı, demode paçavraların altında belleri bükülmedi. Midemize kramp geçirten o bunakça laflar! Neyse ki insanın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Pardayanlar 1 – Michel Zevaco

“Ne darağaçlarına çevrilecek bir ormanım, ne fena niyetlerimi dindirecek bir köyüm, ne zindanlı bir şatom, ne de bana yaltaklanacak, dalkavukluk yapacak adamlarım, muhafızlarım var. Bu bakıma ve bu ölçüye göre ben büyük bir senyör sayılmam. Fakat insanlık ve şeref bakımından aramızda hiçbir fark olmadığına inanıyorum. Tıpkı kılıçlarımız arasında fark olmadığı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Kapitalizm ve totalitarizmin sarkastik eleştirisi – Ali Bulunmaz

1890’da doğup 1938’de ölen Karel Çapek, sömürgecilikle birlikte Avrupa’da hızla gelişen sanayinin yanı sıra kök salan milliyetçiliği ve Birinci Dünya Savaşı’nı gazeteci kimliğiyle izleyip yazılar kaleme aldı. Ardından, kazananları da kaybedenleri de memnun etmeyen ilk topyekûn savaşın, başka büyük bir çatışmayı tetikleyeceğini erkenden fark etti. Nazilerin iktidara gelişine ve totalitarizmin

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bitmeyen Kavga – John Steinbeck -insanlığın kendi kendisiyle tutuştuğu, acılarla dolu, ezeli ve ebedi savaşı-

Bitmeyen Kavga, insanlığın bitmek tükenmek bilmeyen mücadele gücünün anlatıldığı eşsiz bir grev romanı. John Steinbeck, bir kıvılcımla doğan ve dalga dalga büyüyen bir grevi kaleme alıyor. Torgas Vadisi’nde elma toplayıcılığı yapan işçiler, kötü muameleye ve düşük ücretlere karşı isyan eder ve bu isyan bir anda greve dönüşür. Toprak sahiplerine karşı

OKUMAK İÇİN TIKLA