Kategori: Tezer Özlü
Türkiye Feminist Edebiyatının Köşe Taşları
Sevim Burak, Leylâ Erbil, Sevgi Soysal ve Tezer Özlü’nün 1950- 1970 arasında zamanın ruhunu sezgisel olarak yakalayarak dünyadaki feminist edebiyat ile eşzamanlı çok güçlü yapıtlar kaleme aldığını görüyoruz.
OKUMAK İÇİN TIKLATezer Özlü: Çevirmek istediğim üç kitap var.
İstanbul, 11 Şubat 1967 Sevgili Ferit, Feriköy’de güzel bir ev tutarak yerleştik. Burada, parke büyük salon, ayrıca iki yatak odası var. Banyo ve mutfak da güzel. Kalorifer ve sıcak su da var ve 600 lira. Kirayı annem ödüyor, ev benim. İstediğimi içeri alırım, istemediğim gelmez, adresi kimsenin bildiği yok. Burada bugün kar yağıyor.
OKUMAK İÇİN TIKLATezer Özlü: Dostoyevski’den ilkin Tatsız Bir Olay, sonra Amcanın Rüyası okunmalıdır.
[Ankara] 26 Aralık Pazartesi, 1966 Sevgili Ferit’çiğim, (karının laflarından da biraz yazacaktım, ama anlar diye, bu kadarla yetiniyorum.) Şimdi mektuba geçebiliriz: Evde dinleniyorum. Şunu idrâk ettim ki (neyi diyeceksin) ne kadar çok dinlenirsem, o kadar çabuk normal (acaba normal mi diyeceksin) yani – kendi yaşamıma dönebileceğim.
OKUMAK İÇİN TIKLAFranz Kafka üzerine – Tezer Özlü
“Bizi insan düşüncesi sınırının sonuna götüren yazar. Absürd sorununu tüm boyutlarıyla ortaya koyan yazar” Çağımızda varoluşçuluk akımında Jean-Paul Sartre?ın yanında anılan Albert Camus böyle diyor Franz Kafka üzerine. Bir sav daha öne sürmek olası: İçinde yaşadığımız gerçekler absürd, absürd de gerçek olduğuna göre (ben bunu böyle algılıyorum), mutlak Kafka dünyanın
OKUMAK İÇİN TIKLAFüsun Akatlı: Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri, duygu düzeniyle ve bütün incelikleriyle özgün bir kitap
“En baştan gireyim kitaba: Bu bir roman mı? Ve hemen olduğu yerde bırakayım soruyu: ‘Roman nedir?’in tartışılması Çocukluğun Soğuk Geceleri”ni ısıtmaz. Tutalım ki roman değil de anlatı, herhangi bir yazınsal metindir elimizdeki, fark etmez. (…) Bence, Çocukluğun Soğuk Geceleri bu güç işi, güç yaşanmış bir yaşantılar öbeğini yazınsallık dışına taşmaksızın
OKUMAK İÇİN TIKLATezer Özlü ile ilgili Güner Kuban ‘la söyleşi – Onur Köybaşı
Edebiyat dünyasının en önemli isimlerinden birisi, şüphesiz Tezer Özlü’dür; onun eserleri, duyguları,tutkuları, sevdikleri, sevmedikleri, boyun eğmedikleri ile okurlarının kalbinde muhakkak bir iz bırakmıştır. “On yaşına kadar evrendeki sessizliği kavramaya çalıştım.Yirmi yaş ile otuz yaş arasında aklın bittiği yerleri ve çıldırmanın sınırlarını aradım. Akıl ve çılgınlık arasındaki, yıldırım hızındaki bu atlayışı
OKUMAK İÇİN TIKLAÇocukluğun Soğuk Geceleri’nden Kadın Cinayetlerinin Karanlığına… Tezer Özlü
Yaşam-ölüm, varlık-yokluk, hiçlik-benlik, anlam-anlamsızlık, gitmek-kalmak kavramları zihnimde birbiriyle cebelleşiyor. Ben kimim? Yaşamın anlamı nedir? Neden birilerinin dayattığı kurallar hayatımızı belirliyor? Kendi kaidelerimiz bu hayatı kucaklamaya ve yaşamaya neden yeterli olmuyor? Böyle varoluşsal soruların altında ezildikçe imdadıma Tezer Özlü yetişiyor.
OKUMAK İÇİN TIKLABeklenmedik bir durakta inen yolcu: Tezer Özlü
Yazmak benim için salt yaratmadır. Öykü olsun, roman olsun, bütün anlatılar, eleştirel bir deyimlemeye uygun olarak “kurmaca”dır salt. Yaşamla yazmayı karıştıranlarla da pek aram iyi değildir. Ne var ki, bu yaklaşımımı tepetaklak eden yazarlar da var. Özellikle Amerikan şiirinin bir bölümüne alabildiğine egemen olmuş “Günah Çıkaran Şairler”, “İtiraf Eden Şairler”
OKUMAK İÇİN TIKLAA’dan Z’ye Tezer Özlü
18 Şubat 1986’da ayrılmıştı aramızdan Tezer Özlü. Ama geride bıraktığı eserleriyle birlikte hep yanı başımızda. Tam da bugün için, İpekli Mendil öykü sözlüğünün yazarlarından Gülda Şahin, Özlü’nün eserlerinden yola çıkarak mini bir sözlük hazırladı. Bu vesileyle, Tezer Özlü’yü buradan bir kez daha anıyoruz.
OKUMAK İÇİN TIKLATezer Özlü: Kendi çizgisinden hiçbir zaman uzaklaşmayan bir kadın
“Dünya da herkesi sevebilirsin ancak herkesi kucaklayamazsın. Bu yüzden insan en yakınındakini kucaklar. Ben de kızımı kucakladım. O da uyuyor.” Tezer Özlü Çocukluğun Soğuk Geceleri adlı roman, küçük yaşlarda yaşanılan buhranların, aile problemlerinin, okul yıllarının, arkadaşlıkların ve hayatı sorgulamasıyla başlayan bir maceranın; evlilikte bulmak istediği sevgiyi bir türlü bulamayıp, umut yolculuğuna
OKUMAK İÇİN TIKLATezer Özlü’nün Franz Kafka mezar ziyareti: “İşte ancak o zaman uzaklaştım yaşamın sonundan…”
“Yaşamın sonu hiçbir zaman bana ırak gözükmedi. Her yüzde, her solukta, her büyüyende, her yaşlananda, her sarılmada, her sabahta gördüm yaşamın sonunu. Çocukken bile, buğday tarlalarında, yaz gecesi mehtabında ve çocukluk gecelerinin derin karanlığında gördüm yaşamın sonunu, ama ben giderken, ben ya da tren görünümlerin içinden, kentlerden, köylerden, tarlalardan, dağ
OKUMAK İÇİN TIKLATezer Özlü ‘nün Franz Kafka ‘ya dair yazısı “Hiçbir Şeye Gücüm Yok, Acılar Dışında”
“Bütün evin gürültüsünün ana karargâhı olan odamda oturuyorum. Tüm kapıların vurulduğunu işitiyorum, böylece hiç değilse kapılar arasında dolaşanların ayak seslerini duymaktan kurtuluyorum, ama mutfakta açılıp kapanan fırın kapağının gürültüsünü işitiyorum. Babam odamın kapılarını sanki yararcasına gecelik elbisesini yerde sürükleyerek gelip geçiyor, bitişik odada sobanın külünü kazıyorlar, Valli ön odadan kelimesi
OKUMAK İÇİN TIKLAAziz Nesin’in Tezer Özlü’nün Çocukluğun Soğuk Geceleri üzerine düşünceleri
“Müthiş bişey! İçten, gerçek, özyaşam ve anı. Ne var ki roman değil. Çünkü olaylara, dünyaya, çevresine, herşeye salt kendi eleştirel bakışıyla bakıyor. Ya anne, ya baba, ya ağabey?.. Aynı olaylar, aynı konular üstünde onlar neler düşünüyorlar? Onların bakışıyla verilseydi küçük kızın yaşadığı dünya, o zaman Özyaşam anlayışından çıkıp roman —daha
OKUMAK İÇİN TIKLA