Mikropların varlığının bilinmediği dönemler

Tarih Vakfı Yurt Yayınları’ndan yeni bir kitap. Uzun bir adı var: 14. Yüzyıldan Cumhuriyet’e: Hastalıklar, Hastaneler, Kurumlar (Sağlık Tarihi Yazıları 1). Yazarı İstanbul Üniversitesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı başkanı Prof. Dr. Nuran Yıldırım. Girişinde, kitabın bir makaleler toplamı olduğu ve geniş bir zaman dilimine ait olmasına karşın yazıların

OKUMAK İÇİN TIKLA

Direniş ve Zaferin Şehri: Stalingrad (şimdi Kobanê)

Stalingrad Muharebesi, Stalingrad Meydan Muharebesi[2] ya da Stalingrad Savaşı, II. Dünya Savaşı’nın Doğu Cephesi’nde, Mihver ordularıyla Kızıl Ordu arasında, Stalingrad kenti için yapılan savaştır. Hemen hemen tüm tarihçiler tarafından II. Dünya Savaşı’nın kesin dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir. [3] Bu savaş, tarafların tüm güç ve azimlerini ortaya koydukları, kıran

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yılmaz Güney’in bilinmeyen yüzü kitap raflarında

Yılmaz Güney’in İmralı’daki tutsaklığını anlatan kitap, Everest yayınları tarafından yayımlandı. Yılmaz Güney’in İmralı tutsaklığı iki önemli tanığının bir araya gelmesiyle gün ışığına çıktı. Ölümüne değin Yılmaz Güney’in en yakınında bulunan isim olan Nihat Behram’ın yoğun çabaları sonucunda, ünlü sinemacının set dışında ilk kez fotoğraflarının çekilmesine izin verdiği Ahmet Boga’nın deklanşöründen

OKUMAK İÇİN TIKLA

Anton Çehov’un yaşam ve ölüme ilişkin yorumu

Bir gün, sedire uzanmış, kuru kuru öksürerek elindeki termometreyle oynarken şöyle demişti: “Sonunda ölmek için yaşamak eğlenceli bir şey değil ama vaktinden önce öleceğini bile bile yaşamak da çok aptalca…” Başka bir defa, açık pencerenin önünde oturmuş, uzaklara, denize bakarken ansızın kızgınca şöyle demişti: “Güzel bir hava, iyi bir ürün,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dünyanın En Zor Portresini Yazmak: Cemal Süreya

“Hep zorlanarak yazdım; mecburdum sanki. Elimde bulunan bir ilk imge ya da bir ilk dizenin şiddetli dürtüsünden de hiçbir zaman kurtulamadım. Bu dürtünün benim için yalnız sanat değil, hayat dürtüsü de olduğunu söyleyebilirim.” Cemal Süreya Önceleyin Şimdiye kadarki bütün yazılarımda, göğe uzanmaya çalışan bir servinin gövdesini sundum hep. Ama bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Simone de Beauvoir’dan “Moskova’da Yanlış Anlama”

Türkçede ilk kez yayımlanan “Moskova’da Yanlış Anlama”, orta yaşı geçmiş bir çiftin çıktığı yolculukta beliren iletişim güçlüğünü ve birbirini yeniden keşfedişini anlatıyor. Simone de Beauvoir’ın kaleme aldığı metin, bir krizin varoluşsal çözümlemesiyle beraber yaşlanmanın getirdiği kimi sıkıntıları da ortalığa saçıyor. ‘Katıksız bir şimdiki zaman’ Simone de Beauvoir’a popülist biçimde yaklaşanlar,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Salvador Dali’nin astroloji resimleri çizdiği ortaya çıktı.

Dünyaca ünlü sürrealist ressam Salvador Dali’nin astroloji resimleri çizdiği ortaya çıktı. İspanyol sanatçının 1972’de taşbaskı yöntemiyle çizdiği 12 burç resmi, ABD’nin Milwaukee eyaletinde sergileniyor. İspanyol sürrealist ressam Salvador Dali’nin yıllar önce astrolojiye el attığı resimlerin orjinalleri sergileniyor. ABD Milwaukee eyaletinde bulunan David Barnett Galeri’de sergilenen 12 burç, ünlü ressam tarafından

OKUMAK İÇİN TIKLA

William Faulkner 117 yaşında

Özellikle “Ses ve Öfke”, “Döşeğimde Ölürken” ve “Absalom, Absalom” adlı eserleriyle tanınan William Faulkner 117 yaşında! “William Faulkner’la Konuşmalar” başlığı altında toplanan yazılar bize Faulkner’ın sevdiği kitaplar ve yazarlar, genç yazarlara tavsiyeleri, yayıncılık sektörü, modern edebiyat, eğitim, medeniyet, toplum ve birey üzerine düşüncelerini gösteriyor. “Bill ufak tefek ve zayıf bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Bir gün umarım kendi gerçek hikayemi de yazabilirim” Kürşat Başar’la Söyleşi: Elif Şahin Hamidi

Kürşat Başar, 11 yıl gibi uzunca bir aradan sonra “Yaz” isimli yeni romanıyla okura merhaba dedi. Başar, henüz küçük bir çocukken sarsıcı kayıplar yaşayarak hayatla tanışan Murat’ın varoluş serüvenini resmettiği bu romanda 60’lı-70’lı yılların Kıbrıs olaylarını da fon olarak seçmiş. Bugün çoğu insanın belki hiç duymadığı, bilmediği “kayıp otobüs” ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Koş Bingo koş!

Afrika’nın, kenar mahallelerin, yoksulluğun, suçun, siyah ve beyazların savaşının, din tacirliğinin, sınıfsal farkların, kısacası bir topluma dair olağan pek çok şeyin hikâyesini barındıran bir kitap; Bingo’nun Koşusu (Bingo’s Run). “Geçmiş, insanı ezer, geçmişin yükü arttıkça hareket edemezsin.” O, Bingo Mwalo. Kibera’nın, Nairobi’nin ve muhtemelen dünyanın en hızlı koşan taşıyıcısı. Boyu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sermaye, Siyaset, Medya – Zafer Köse

SERMAYENİN ÜRETTİĞİ Bunca mal ve hizmet, elbette bir üretim sistemi içinde, bir yönetim anlayışı ile üretiliyor. Üretim ilişkileri; toplumdaki değer yargılarının, güzellik anlayışlarının, kişisel görüşlerin oluşmasında belirleyici oluyor. Paylaşım meselesi ve yaşam biçimi konusu, üretim biçiminden bağımsız olamıyor. Sonuçta eğitim sisteminden şehirlerin yerleşim planına, akrabalık ilişkilerinden modaya kadar birçok olgu,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Cemal Süreya Yayın Hayatı ve Papirüs – Burak Abatay

– Kaç dergi çıkardınız bugüne kadar? – 17 Dergi batırdım. İşte Papirüs, üç kez batırdım. Türkiye Yazıları Dergisi’nin kurucusu ve yazı kurulu başkanıydım. İkinci sayıdan sonra ayrıldım. Sonra Maliye Yazıları Dergisi’ni kurduk. İkinci sayıda onlar beni tasfiye ettiler. Türk Dili Kurumu Dergisi’nin yazı kurulundaydım. Şaka bir yana ben yalnızca kendi

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim” Pablo Neruda

Neruda, dizeleriyle halkları özgürlüğe davet ederken, tıpkı pek sevdiği dostu Nâzım gibi aşkı devrimle bütünleştirdi. “Buğdayın Türküsü”nde bağımsızlığı, hürriyeti vurgularken, “Yirmi Aşk Şiiri ve Umutsuz Bir Şarkı”yla da aşkın büyülü rüzgarını estirdi. 23 Eylül 1973’te sonsuzluğa adını yazdıran Neruda’nın şiirleri nesilden nesile aktarılmaya, dilden dile dolanmaya devam ediyor. Pablo Neruda,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sanatçılardan çağrı: Şengal’e ses ver! “Paylaştığın senindir, sakladığın değil.”

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Aram Tigran Kent Konservatuarı Sinema Bölümü eğitmenlerinden yönetmen Zeynel Doğan’ın Şengal için hazırladığı kamu spotu için sanatçılar kamera karşısına geçti. “Ezidiler günde üç kez güneşe döner, dua ederler. Belki de insan soyunun şimdiye kadar söylediği en güzel dualar onlarındır. Onbinlerce Ezidi göç yollarında… Şengal’e bir ses ver…

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dağlar – Sabahattin Ali (Seslendiren: Tuncel Kurtiz, Şarkı: Sezen Aksu)

DAĞLAR Başım dağ, saçlarım kardır, Deli rüzgarlarım vardır, Ovalar bana çok dardır, Benim meskenim dağlardır. Şehirler bana bir tuzak; İnsan sohbetleri yasak; Uzak olun benden, uzak, Benim meskenim dağlardır. Kalbime benzer taşları, Heybetli öter kuşları, Göğe yakındır başları; Benim meskenim dağlardır. Yarimi ellere verin; Sevdamı yellere verin; Yelleri bana gönderin;

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tefrika edilerek gazetede yayımlanan Kürk Mantolu Madonna, gazete sahibi tarafından beğenilmeyince Sabahattin Ali ne dedi?

Roman gazetede tefrika edilmiş ama Sabahattin Ali telifini alamamış, gazete sahibi Cemal Hakkı ile aralarında giderek sertleşen yazışmalar olmuş, Cemal Hakkı romanın beğenilmediğini söyleyince Sabahattin Ali de 10 Şubat 1941?de şu yanıtı vermiştir: ?Benim yaptığım, bana defaatle vaat edildiği halde, hiç sebep zikredilmeden incaz edilmeyen bir hakkı istemektir. Bir de

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nâzım Hikmet, Sabahattin Ali ile tanışmasını şöyle anlatmaktadır:

Nâzım Hikmet, Sabahattin Ali ile tanışmasını şöyle anlatmaktadır:  “Bir gün dergi redaksiyonuna kısa boylu, gözlüklü bir genç geldi. Almanca bildiğini, hikâyeler yazdığını ve adının ?Sabahattin Ali? olduğunu söyledi, hikâyelerinden birini bıraktı, çıktı. Bu hikâye, orman işçilerinin yaşamı üzerineydi. Alman romantizminin etkisi altında yazılmış olmasına karşın, konu ve içerik bakımından Türk

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tanpınar’a nasıl “huzur” verilir?

Tanpınar bir anlamda ne sağa ne de sola yaranamamış (bunu da istememiş) bir yazardır: “Gariptir ki eserimi sathî (yüzeysel) okuyorlar ve her iki taraf da ona göre hüküm veriyorlar. Sağcılara göre ben angajmanlarım –Huzur ve Beş Şehir– hilafında (uygun olmayarak) sola kayıyorum, solu tutuyorum. Solculara göre ise ezandan, Türk musikisinden,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Borçlandırılmış İnsanın İmali (Neoliberal Durum Üzerine Deneme) – Maurizio Lazzarato

Gerek özel gerek kamusal, borç bugün ekonomiden ve politikadan “sorumlu olanların” ana meşguliyeti gibi görünüyor. Bununla birlikte, Borçlandırılmış İnsanın İmali’nde, Maurizio Lazzarato, borcun, kapitalist ekonomi için bir tehdit olmak şöyle dursun, neoliberal projenin tam merkezinde yer aldığını gösteriyor. Marx’ın değeri pek bilinmemiş bir metninin yanı sıra, Nietzsche, Deleuze, Guattari ve

OKUMAK İÇİN TIKLA