Ferhengê Tırkî-Kırmanckî (Zazakî) / J
jaguar: jaguar (n) Jamaika: Jamaîka jandarma: cendirme (n) Japonya: Japonya jimnastik: jîmnastîk (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAOkuyun, ama yutmayın, çiğneyin.
jaguar: jaguar (n) Jamaika: Jamaîka jandarma: cendirme (n) Japonya: Japonya jimnastik: jîmnastîk (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAkabul etmek: 1)e kerdene 2)qebul kerdene kadar: sey Ben senin kadar değilim. (Ez sey to nîya.) kadı: qazî (m) kadın: cinî (m), cinîye (m); cinîke (m)
OKUMAK İÇİN TIKLALaf: qisa (m), qesa (m) Lahey: Laheye (m) Lahey Adalet Divanı: Dîwanê Edaletî yê Laheye (n) lakin: labelê lama: lama, -ye
OKUMAK İÇİN TIKLAMacaristan: Macarîstan (n) Madagaskar: Madagaskar Maden: Maden mahalle: taxe (m) mahkeme: dadgehe (m), mehkeme (m)
OKUMAK İÇİN TIKLAnahiye: nahîye (m) nakliye: neqlîya (n) namaz: nimaj (n) Namibia (Güneybatı Afrika): Namîbya Narman: Narman
OKUMAK İÇİN TIKLAo ?I (zamir): 1)o (m), a (m) 2)ey (n), aye (m) odur: o yo, a ya; ha yo, ha ya ondan (zamir): ey ? ra (n), aye ? ra (m) onu (zamir): ey (n), aye (m) o ?II (sifat): o (m), a (m) O oğlan söylüyor: O lajek vano.
OKUMAK İÇİN TIKLAöbür: bîn, -e öğrenci: wendekar, -e; telebe (n), teleba (m); suxte (n), suxta (m); şagird, -e öğrencilik: wendekarîye (m), telebeyîye (m), suxteyîye (m), şagirdîye (m) öğrenim: perwerde (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAPakistan: Pakîstan (n) Palu: Pali Palulu: paliyij, -e Panama: Panama panda: panda, -ye pankreas: firşik (n), pankreas (n)
OKUMAK İÇİN TIKLArahat: asan, -e rahat! (emir): rehet! redif: redîfe (m) Refahiye: Refahîye referandum: referandum (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAsaç: por (n), gijik (n) safra kesesi: zare (n), hezare (n) sağ: rast sağ taraf: heto rast (n), perro rast (n), polo rast (n) sağlık: weşîye (m) sağlık bakanlığı: wezaretê weşîye (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAşah: şah (n) şahbeyit: şahbeyîte (n) şahıs: kes şahıs zamiri: zemîrê kesî (n) şahit: şahid, -e şahitlik: şahidîye (m)
OKUMAK İÇİN TIKLAtaban (ayak tabanı): binpa (n), binê linge (n) tabiat: tebîet (n) tabii: tebîî tabii hukuk: huqûqo tebîî (n) Tacikistan: Tacikîstan (n) tahkikat: tehqîqat (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAucuz: erjan, -e ucuzluk: erjanîye (m) ufak: hurdî Uganda: Ûganda uğurböceği: xalofir (n), xalxalok (n), bawkalik (n), lulikê oxirî (n), bext (n), koşkar (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAüç: hîrê üçüncü: hîrêyin, -e ülke: welat (n) üniversite: unîversîte (m) ünlem: înterjeksîyon ünlü: vengin, -e ünlü harf: herfa vengine (m)
OKUMAK İÇİN TIKLAvali: walî, -ye Vanuatu: Vanuatu Varto: Gimgim Washington: Waşîngtin vasıtasıyla (ile): bi Parasıyla satın almış. (Bi peranê xo herînayo.) Kalemle yazdı. (Bi qeleme nuşt.) Elle yedi. (Bi dest werd.) vatan: welat (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAya… ya…: yan … yan … Ya ben gelirim, ya da sen. (Yan ez yena yan ti.) yabani: kovî, -ye; yabanî, -ye yabanarısı: zerqete (m), pîzange (m), mêşa çeqere (m) yabankeçisi: pezkovî, -ye yaka (kıyı): ver (n), hêm (n) bu yaka karşı yaka: nover-wever, nover-bover, nahêm dohêm yakalama: tepîştiş (n)
OKUMAK İÇİN TIKLAZaire: Zaîre, Kongo zaman: dem (n) geçmiş zaman: demo vîyarte (n) gelecek zaman: demo ameyox (n) gelecek zamanın hikayesi: b. sanal geçmiş zaman -miş?li geçmiş zaman: demo vîyarteyo nedîyar (n) -miş?li geçmiş zamanın hikayesi:demo vîyarteyo nedîyaro verên(n)
OKUMAK İÇİN TIKLANarodniklere Karşı Lenin, Lenin’e karşı Marks Öncelikle okuyacağınız eleştirinin Lenin için bir Marks?a uygunluk araştırması olmadığını belirtmeliyiz. Daha önemlisi Lenin?in kendi zamanında olduğu gibi, bugün de siyasal hasımları vardır. Onların eleştiri ya da dışlamaları herkesin malumu! Bizim eleştirimiz bu açıdan içeriden sayılır. Bir bakıma özeleştiri olarak da kabul edilebilir. Ama
OKUMAK İÇİN TIKLA?Kazmaya devam ediyoruz. 1,5 metre aşağı doğru kazacağız, giriş çıkış kolay olsun. Bir o kadar da genişleteceğiz çalışma alanımız rahat olsun diye. Tempomuz iyi, bir arkadaş kazıyor iki arkadaş çıkan toprağı leğenin içinde iyice incelttikten sonra tuvalete döküyor. Yavaş yavaş, ?Bu tuvalet tıkanmazsa da, kazılan toprak yumuşak olduğundan çok toprak
OKUMAK İÇİN TIKLADönme dolap dönüyor yüzyılda geçse aynı yere geliyoruz. Kuşbakışı ne kadar masumdur düşüncemizde süslediğimiz insanlar. Dönme dolaptan indiğimiz yerde gerçek dünya çağırıyor bizi korku tüneline. Gerçek orda yatıyor, saflığımızı öldüren, aşağılarken uzun sivri tırnaklarıyla yüreğimizi kanatan, acımasız adaletsiz yargıçlar gibi insanlarla karşılaşıyoruz her yerde. Yukarıdaki kısa metni Joseph Conrad?ın Talih
OKUMAK İÇİN TIKLA