Etiket: #otizim

Zihin Kuramı ve Otizm: Temple Grandin’in Deneyimleriyle Bir Karşılaştırma

Otizm spektrum bozukluğunda (OSB) zihin kuramı (theory of mind) eksikliği hipotezi, bireylerin başkalarının zihinsel durumlarını anlama ve yorumlama yetilerindeki zorlukları açıklamak için geliştirilmiş bir modeldir. Bu hipotez, özellikle sosyal etkileşimlerdeki farklılıkları anlamak için önemli bir çerçeve sunarken, Temple Grandin gibi yüksek işlevli otistik bireylerin deneyimleri, bu modelin sınırlarını ve karmaşıklığını

OKUMAK İÇİN TIKLA

Aşırı Erkek Beyni ve Otizm: Feminist Eleştirilerin Derinlemesine İncelemesi

Simon Baron-Cohen’in “aşırı erkek beyni” teorisi, otizm spektrum bozukluğunu (OSB) açıklamak için geliştirilmiş bir model olup, biyolojik ve nörolojik temellere dayanır. Bu teori, otizmin sistemleştirme yeteneklerinin (genellikle erkeklerle ilişkilendirilen) aşırı gelişimi ve empati yeteneklerinin (genellikle kadınlarla ilişkilendirilen) zayıflığıyla bağlantılı olduğunu öne sürer. Feminist teoriler ise bu tezi, toplumsal cinsiyet normlarını

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizmin İşlevsellik Kavramları ve Öz-Savunucuların Deneyimleri

“Yüksek işlevli” ve “düşük işlevli” otizm kavramları, otizm spektrum bozukluğunu (OSB) sınıflandırmak için kullanılan etiketlerdir. Ancak bu kavramlar, Temple Grandin gibi öz-savunucuların deneyimleri ışığında ele alındığında, hem bireysel çeşitliliği yansıtmada hem de toplumsal algıyı şekillendirmede karmaşık sonuçlar doğurur. Bu metin, otizmin işlevsellik kategorilerinin Grandin’in ve diğer öz-savunucuların anlatılarıyla uyumunu ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Orta Çağ’da “Delilik” ve “Ermişlik”: Zihinsel Farklılıkların Tarihsel ve Toplumsal Yansımaları

Orta Çağ’da “deliler” veya “ermişler” olarak görülen bireylerin otizm, şizofreni gibi modern nörolojik ve psikiyatrik durumlarla ilişkilendirilip ilişkilendirilemeyeceği, tarih, antropoloji, sosyoloji, dilbilim ve etik gibi disiplinlerin kesişiminde derin bir sorgulama gerektirir. Bu metin, bu soruyu çok katmanlı bir şekilde ele alarak, bu bireylerin toplumsal rollerini, algılanışlarını ve dönemsel bağlamlarını inceler.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mağara Duvarlarındaki İzler: Tarih Öncesi Sanat ve Nöro-Atipik Zihin

Mağara Resimlerinin Anlam Arayışı Tarih öncesi mağara resimleri, insanlığın erken dönem bilişsel ve sanatsal ifadelerinin en çarpıcı örneklerindendir. Lascaux, Altamira ve Chauvet gibi bölgelerde bulunan bu resimler, genellikle av sahneleri, hayvan figürleri ve soyut motifler içerir. Tekrarlayan desenler, özellikle spiral, zikzak ve paralel çizgiler, bu eserlerin dikkat çeken özelliklerindendir. Bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizmli Bir Çocuğun Aile Dinamiklerine Etkisi: Sosyolojik Bir Dönüşüm

Otizmli bir çocuğa sahip olmak, ebeveynleri yalnızca bireysel düzeyde değil, aynı zamanda toplumsal, kültürel ve ilişkisel bağlamda köklü bir dönüşüme zorlar. Bu süreç, aile yapısını, toplumsal rolleri ve bireylerin kendilik algısını yeniden şekillendirir. Ebeveynler, otizm spektrum bozukluğunun (OSB) getirdiği benzersiz ihtiyaçlarla yüzleşirken, toplumsal normlar, kültürel beklentiler ve bireysel sorumluluklar arasında

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otizm ve Normallik Üzerine Bir İnceleme

Toplumsal Normların Tıbbileştirilmesi Otizm, modern tıbbın tanı sistemleriyle tanımlanırken, DSM (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) kriterleri, bireylerin davranışlarını sınıflandırmak için standart bir çerçeve sunar. Ancak bu çerçeve, toplumsal normların tıbbileştirilmiş bir yansıması olarak eleştirilebilir. DSM, otizmi belirli davranışsal özellikler üzerinden tanımlar: sosyal iletişimde zorluk, tekrarlayıcı davranışlar ve sınırlı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otistik Zihni Sanal Evrene Taşımak: Dijital Ölümsüzlüğün Sınırları ve Olasılıkları

Zihnin Haritasını Çizmek: Otistik Bilincin Doğası Otistik bir zihni sanal bir ortama aktarmak, öncelikle bilincin ne olduğunu anlamayı gerektirir. Otizm, duyusal algıdan sosyal etkileşime kadar benzersiz bir bilişsel mimari sunar. Nörolojik çeşitlilik, her otistik bireyin dünyayı farklı bir mercekten görmesine yol açar; kimileri yoğun duyusal detaylara odaklanırken, kimileri soyut kalıplarda

OKUMAK İÇİN TIKLA

Beyin Plastisitesinin Otistik Bireylerin Öğrenme Yolculuğundaki Dönüştürücü Gücü

Beyin plastisitesi, insan beyninin deneyimlere ve çevresel uyarılara yanıt olarak kendini yeniden şekillendirme yeteneği, otistik bireylerin öğrenme süreçlerini dönüştürme potansiyeli taşıyor. Nöral bağlantıların esnekliği, otizmin heterojen doğasına özgü öğrenme biçimlerini anlamak ve desteklemek için bir anahtar sunuyor. Bu metin, otistik bireylerin öğrenme süreçlerini beyin plastisitesi üzerinden ele alarak, bilimsel bulguların,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Otistik Yeteneklerin Post-Kapitalist Bir Dünyada Yeniden Tanımlanması

Post-kapitalist bir düzen, üretkenlik ve verimlilik odaklı mevcut ekonomik sistemlerin ötesine geçerek, insan değerini yeniden tanımlamayı önerir. Otistik bireylerin “verimlilik dışı” görülen yetenekleri, bu yeni düzende nasıl bir yer bulabilir? Bu metin, otistik bireylerin benzersiz bilişsel, duyusal ve yaratıcı kapasitelerinin, post-kapitalist bir toplumda nasıl değerlendirilebileceğini, farklı lensler üzerinden derinlemesine inceler.

OKUMAK İÇİN TIKLA

ABA Terapisinin Otistik Çocuklar Üzerindeki Etkileri

Davranış Mühendisliği ve İnsan Doğası Uygulamalı Davranış Analizi (ABA), otistik çocukların davranışlarını düzenlemek için sistematik bir yaklaşım sunar. Temelinde, davranışların öğrenme yoluyla şekillendirilebileceği fikri yatar; ödül ve pekiştirme mekanizmalarıyla istenen davranışlar teşvik edilir, istenmeyenler ise azaltılmaya çalışılır. Bu yöntem, 1960’larda Ivar Lovaas’ın çalışmalarından kök alır ve bilimsel olarak doğrulanmış bir

OKUMAK İÇİN TIKLA