Etiket: #politikpsikoloji

Bireyin Özerklik Arayışı ve Toplumsal Normlar: Foucault’nun İktidar Kavramı Üzerine Bir İnceleme

Bireysel İrade ve Toplumsal Düzenin Karşılaşması Bireyin özerklik arayışı, kendi kararlarını alma, değerlerini oluşturma ve kimliğini özgürce ifade etme çabası olarak tanımlanabilir. Ancak bu çaba, toplumsal normların oluşturduğu düzenle sıklıkla çatışır. Toplumsal normlar, bireylerin davranışlarını yönlendiren, yazılı olmayan kurallar ve beklentiler bütünüdür. Bu normlar, bireyin özgür iradesini kısıtlayarak, belirli bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Şiddetin Kökenleri ve İktidarın Görünmez Yüzleri

Hayvanlara yönelik şiddet ile insanlar arası şiddet arasındaki korelasyon, yalnızca bireysel davranışların ötesinde, toplumsal düzenin ve iktidar mekanizmalarının karmaşık işleyişini anlamak için bir anahtar sunar. Bu metin, bu korelasyonu biyolojik, psikolojik, sosyolojik, antropolojik, etik ve dilbilimsel boyutlarıyla ele alarak, iktidarın birey ve toplum üzerindeki etkilerini açığa çıkarmayı amaçlar. Şiddetin hem

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mimari Hafızayı Şekillendirme Aracı Olarak: Anıtlar ve Yeniden İnşa Süreçlerinin Gücü

Mimari, yalnızca fiziksel mekanlar yaratmanın ötesinde, kolektif hafızayı yönlendiren ve yeniden inşa eden bir araç olarak tarih boyunca kullanılmıştır. Anıtlar, savaş sonrası yeniden inşa süreçleri ve kamusal alan tasarımları, toplumların geçmişle bağ kurma, kimliklerini pekiştirme veya belirli anlatıları yüceltme biçimlerini derinden etkiler. Bu metin, mimarinin hafızayı manipüle etme potansiyelini, anıtların

OKUMAK İÇİN TIKLA

Duvarın Ötesindeki Gerçeklik

Duvarlar, insanlık tarihinin sessiz tanıklarıdır. Berlin Duvarı ya da Trump Duvarı gibi yapılar, taş ve betondan öte anlamlar taşır. Mimari birer nesne olarak başlarlar, ancak politik mesajlarla yüklendiklerinde propaganda aracı haline mi gelirler, yoksa hâlâ birer mimari eser midirler? Bu soruya yanıt ararken, duvarların insan bilincindeki yerini, toplumsal etkilerini ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Teknolojik Tekillik ve İnsan Özgürlüğü Üzerine Bir İnceleme

İnsanın Kendi Yarattığı Tanrı: Tekillik Kavramı Vernor Vinge’in teknolojik tekillik fikri, insan zekâsını aşan bir süper zekânın ortaya çıkışıyla bilginin ve teknolojinin kontrol edilemez bir hızda ilerleyeceği bir eşik olarak tanımlanır. Bu kavram, insanlığın tarih boyunca kendi sınırlarını zorlama arzusunu yansıtır; ateşten tekerleğe, matbaadan internete uzanan bir serüvenin doruk noktasıdır.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Özgür İradenin Yeniden Tanımlanışı

İradenin Sınırları İnsanlık, tarih boyunca özgür irade kavramını kendi varoluşunun merkezine yerleştirdi. Özgür irade, bireyin kendi eylemlerini belirleme yetisi olarak tanımlanırken, bu yetinin sınırları her zaman tartışma konusu oldu. Algoritmik karar alma sistemlerinin yükselişi, bu kavramı yeniden sorgulamaya zorluyor. Artık kararlarımız yalnızca kişisel arzularımız ya da toplumsal normlarla şekillenmiyor; makine

OKUMAK İÇİN TIKLA

Teknoloji, Ahlak ve İktidarın Post-Dijital Düğümleri

İnsan-Makine Sınırlarının Bulanıklaşması Post-dijital çağ, teknolojinin yalnızca bir araç olmaktan çıkıp insan varoluşunun dokusuna işlediği bir dönemi işaret eder. Donna Haraway’in siborg teorisi, bu bağlamda güçlü bir çerçeve sunar: İnsan ile makine arasındaki sınırların erimesi, yalnızca biyolojik ya da teknik bir mesele değil, aynı zamanda bireyin öznelliğini, toplumsallığını ve ahlaki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dijital Kabileler ve Online Cemaatler Üzerine Bir İnceleme

Bağlantının Yeni Yüzü İnternetin yaygınlaşmasıyla insanlar, fiziksel sınırları aşan yeni topluluklar oluşturdu. Dijital kabileler ve online cemaatler, bireylerin ortak ilgi alanları, değerler ya da kimlikler etrafında bir araya geldiği sanal alanlar olarak ortaya çıktı. Bu topluluklar, bir zamanlar köy meydanlarında ya da mahalle kahvelerinde şekillenen dayanışmanın modern bir yansıması gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA