Etiket: Taner Timur

Taner Timur, “Marksizm, İnsan ve Toplum” kitabında; Marksist olan ve Marx’tan etkilenen dört Fransız yazarın insan ve topluma dair düşüncelerini Marksist bir çerçevede ele alarak değerlendiriyor.

Taner Timur’un Marksizm, İnsan ve Toplum / Balibar, Seve, Althusser, Bourdieu adlı kitabı, Yordam Kitap tarafından yayınlandı. Taner Timur, “Marksizm, İnsan ve Toplum” kitabında; Marksist olan ve Marx’tan etkilenen dört Fransız yazarın insan ve topluma dair düşüncelerini Marksist bir çerçevede ele alarak değerlendiriyor. Timur, kitabının başında Balibar’ın “Marx’ın Felsefesi” kitabını

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hegel: Din, Felsefe ve Devlet

Ölümünden kısa bir süre sonra Hegel’in yaşam öyküsünü yazan K. Rosenkranz, “Bir filozofun hayatı düşüncesinin tarihidir; diyordu, sisteminin oluşmasının tarihi.”[2] Ne var ki Hegel’in yaşamı, kitaplarının ve öğrencilerinin arasında, felsefesinin hareketliliği ile ters orantılı bir dinginlik içinde geçti. Sonsuz tecessüsü her alana yayılsa da, düşünürün özel olarak ilgi duyduğu alanlar

OKUMAK İÇİN TIKLA

B. Crocé, Rönesans ve Tarih-Yazımında Devrim

B. Crocé, Rönesans ve Tarih-Yazımında Devrim Daha önceki sayfalarda göstermeye çalıştığımız gibi, Ortaçağ dünyası, genel hatları itibariyle, aşkın değerlerin (Civitas Dei), yerel değerlere (Civitas Diaboli) egemen olduğu bir ikilem dünyasıydı ve bu dünyada tarihçilik de ilahiyatın aracı durumuna düşmüştü. Oysa B. Crocé’ye göre Rönesans’la birlikte bu “aşkın” dünya anlayışı giderek

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tarih Sosyolojisi, İbn Haldun ve Osmanlı Anakronizmi

Tarih Sosyolojisi, İbn Haldun ve Osmanlı Anakronizmi Ortaçağ’da tarih-yazıcılığı, kilise ve siyasal iktidarların koyduğu sınırlar içinde “siyaset bilimi” ve ilahiyat ile etkileşim içindeydi ve toplumsal boyuttan yoksundu. Değeri hayli sonraları anlaşılmış olsa bile, İbn Haldun’un tarih-yazıcılığının tarihi içinde işgal ettiği önemli yer bu alandaki katkısından kaynaklanmaktadır. Günümüzde büyük Arap düşünürü

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ortaçağ, Din ve Tarih-Yazıcılığı

Ortaçağ, Din ve Tarih-Yazıcılığı Ortaçağ’da tarih-yazıcılığı, Aristo’nun izinde, bilimsel bir uğraşı alanı olarak görülmüyordu. Batılı üniversitelerde okutulmadığı gibi Doğulu medreselerde de tarih “asli ilimler” arasında sayılmıyor, ayrı bir ders konusu olmuyordu.[35] Bu yüzden de tarihçiliğe, ne Avrupa’da ne de İslam dünyasında, uzun süre insanların bağımsız olarak hayatlarını kazanabilecekleri bir meslek

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ortaçağ: Skolastik Düşünce, Kronik Yazarı ve Tarihçi

Ortaçağ: Skolastik Düşünce, Kronik Yazarı ve Tarihçi Ortaçağ, genellikle, Eski Yunan’da doğan özgür aklın karanlığa boğulduğu bir dönem olarak küçümsenmiş ve yüzyıllar boyunca büyük bir ilgi konusu olmamıştır. Oysa kimi tarihçilere göre böyle ön yargılı bir yaklaşım, üniversitelerin kurulduğu, ilahiyatçıların özgür felsefeye yol açacak sorunlarla uğraştığı ve Gotik sanatın yeşerdiği

OKUMAK İÇİN TIKLA

Marx, Tarihsellik ve “İlerleme” Fikri

Althusser ve çevresi, 1960’larda, tarihin “öznesiz ve ereksiz” bir süreç olduğu kanısındaydılar. Başka bir deyişle tarihin “ilerleme” fikrine dayandığına inanmıyorlardı. Aydınlanma geleneğinden bu noktada ayrılıyor ve henüz “postmodernizm” kavramının mevcut olmadığı bir dönemde böyle bir espri içinde fikir üretiyorlardı. Oysa Balibar, incelediğimiz eserinde, Marx’ın düşüncesindeki gelişmeleri “ortodoks Marksizm”deki gelişmelerle birlikte

OKUMAK İÇİN TIKLA

Popülizm Dalgası Sivil Darbeler ve Osmanlı Hülyası – Taner Timur

Popülizm Dalgası, Sivil Darbeler ve Osmanlı Hülyası, dünyada ve Türkiye’de yaşanan kritik gelişmelere dair Taner Timur’un son dönem yazılarını bir araya getiriyor. Taner Timur, 2016-2020 yılları arasında yaşanan olayları dünya düzeninde bir dönüşümün sinyalleri olarak yorumlamakta. Bu belirtiler, insanlık açısından hiç de özgürlük, eşitlik ve refah yönünde bir ilerleme gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA