Kafka ile Yaşamak – TEZER ÖZLÜ
Kafka ile Yaşamak
“Yaşam insanın yaşantı aradığı değil, kendi kendini aradığı bir olgudur.”
Cesare Pavese
Kafka için birkaç tümce söylemek isterken, neden Pavese?
Ama Kafka’nın kendi kendini arayışı, tüm insan örgütü içinde bireyin kendini arayışına en büyük, en zengin kaynak.
Sanırım Kafka’yı ilk kez Değişim öyküsü ile okudum. Onbeş yaşlarımda. Her böceğin daha önce insan olduğunu düşünecek kadar etkiledi beni. İnsanların yaşam ve toplumsal düzeni örgütlemekteki tutumlarının hepimizi bir böcek ya da Türkçe deyimi ile “koyun” kıldığını düşünemeyecek kadar gençtim.
Sonraları Kafka’nın yayımlanan her satırını yazdığı dilde okuma mutluluğunu yaşadım.
Çağdaş İtalyan yazarı Luigi Malerba’ya, Berlin’de “Neden yazıyorsunuz?” diye sordular, “Roma’ya tahammül edebilmek için” dedi.
Neden edebiyat? Yeryüzüne dayanabilmek için. Bu çabada da, düşünüyorum da en büyük direnme gücü veren yazar Franz Kafka.
Kafka neden giderek önem kazanıyor? Yalnız yazının gizemi, alaylı biçemi, dehası, çağı, çağları önceden haber verişi, özellikle bizim ulusumuzun içinde yittiği bürokrasinin öldürücülüğünü böylesi akılcı ve alaylı dille anlatması, alçakgönüllülüğü, yalnızlığı, acısından mı kaynaklanıyor?
İnsan toplumunun kafkaeskliğini ancak Kafka ile mi kavrıyoruz?
Yoksa Kafka, bizim adımıza, ama bize karşı örgütlenen güçlere direncimizin tüm ipuçlarını verdiği için mi giderek önem kazanıyor? İnsanın umutsuzluğu çağlarla çığ gibi büyüdüğü için mi?
Yeryüzünün hiçbir kentinin adı bir yazardan sonra anılamaz.
Kafka denince hemen Prag kenti anılır. Bu kentin sokaklarında, eski Yahudi mezarlıklarında, antik otellerinin salonlarında dolaşırsınız günün birinde. Her anınız Kafka ile doludur.
Başka hiçbir olguyu göremezsiniz.
TEZER ÖZLÜ,
Yeryüzüne Dayanabilmek İçin
Hazırlayan: Sezer Duru
Yazılar
yky



