Masallardaki Ruh Fenomenolojisi (The Phenomenology of the Spirit in Fairytales)

Burada, “ruh” kavramının farklı anlamlarını, rüyalarda ve masallarda nasıl temsil edildiğini ve Ruh Arketipinin doğasını, özellikle de ikili ve karşıtlıklı yönlerini incelemektedir.

I. “Ruh” Kelimesi Hakkında (Concerning the Word “Spirit”)

Ruh kelimesi çok geniş bir uygulama alanına sahiptir ve bilimsel olarak incelenmesi, yalnızca olgusal olarak doğrulanabilir fenomenlerle sınırlıdır; ruhun özü ise dışarıdan bilinemezdir.

  • Tanım ve Anlamlar: Ruh, genellikle maddeye karşıt olarak (gayri maddi öz, Tanrı) veya doğaya karşıt olarak (doğaüstü/doğa karşıtı) anlaşılır. Akıl, muhakeme, irade, hafıza, hayal gücü ve yaratıcı güç gibi rasyonel düşünce fenomenlerinin toplamını ifade eder. Aynı zamanda “canlılık” veya kolektif bir tutumu (çağın ruhu, objektif ruh) da belirtebilir.
  • Kökeni ve Personifikasyonu: Ruh, dilde “hareket halindeki hava” ($\pi\nu\epsilon\bar{v}\mu\alpha$) veya köpüren/fermente olan bir şey (Almanca Geist) ile ilişkilidir. İlkel zihniyette, görünmez varlıklar (hayalet veya iblis) olarak kişileştirilmesi doğaldır.
  • Ruhun Dinamikliği: Ruh, daima aktif, kanatlı, hızlı hareket eden bir varlık, canlandıran ve ilham veren dinamik bir ilkedir ve maddenin durağanlığına karşıttır.
  • Modern ve Dini Görüşler: Materyalizmde ruh, fizyolojik işlevlere (beyin ve metabolizma) indirgenerek doğaya bağlı hale gelmiş, bu nedenle Ludwig Klages gibi düşünürler tarafından “ruhun düşmanı” olarak bile görülmüştür. Oysa dinler, ruhun özgün, özerk ve kendiliğindenlik karakterini korumuştur. Ruh, Tanrı olarak görülse de (Hıristiyanlıkta summum bonum), modern anlayışta ahlaki olarak kayıtsız veya nötrdür.

II. Rüyalarda Ruhun Kendini Temsil Etmesi (Self-Representation of the Spirit in Dreams)

Ruhun psişik tezahürleri arketipaldir; yani, psişenin doğuştan gelen yapısında evrensel olarak bulunan özerk bir ilk imgeye dayanır.

  • Bilge Yaşlı Adam Arketipi: Ruh faktörü genellikle “bilge yaşlı adam” figürü tarafından sembolize edilir (büyücü, doktor, rahip, öğretmen, dede vb.). Bu arketip, kişinin kendi kaynaklarıyla çözemeyeceği, içgörü, anlama veya planlama gerektiren umutsuz bir durumda ortaya çıkarak bu manevi eksikliği telafi edici içeriklerle doldurur.
  • Diğer Figürler: Ruh, rüyalarda aynı zamanda sadece hükmedici bir ses, ölülerin hayaletleri, grotesk cüce figürleri veya konuşan hayvanlar biçimini alabilir. Erkeklerde bu figür “yüksek” kişiliği (Self) veya tersine “çocuksu gölgeyi” temsil edebilir; kadınlarda ise bilinçli manevi çaba olasılığını gösteren pozitif animusu temsil edebilir.
  • Zıtların Birliği: Beyaz ve siyah büyücüler hakkındaki rüya, zıt ahlaki unsurların dengeli işbirliğini ve uyumsuzluğunu telafi etme eğilimini göstermektedir.

III. Masallardaki Ruh (The Spirit in Fairytales)

Masallar, rüyalar gibi, arketiplerin karşılıklı etkileşimini doğal ortamında ortaya koyar.

  • Yardımcı ve Yol Gösterici İşlev: Masallarda bilge yaşlı adam, kahraman umutsuz durumdayken ortaya çıkar ve ona derin düşünce, şanslı bir fikir veya yapılması gereken imkânsız görevler hakkında iyi öğütler verir. Bu, kahramanın kendi başına başaramayacağı durumlarda, arketipin objektif müdahalesinin gerekli olduğunu gösterir.
  • Doğa ve Bilinçdışı ile Bağlantı: Yaşlı adamın bilinçdışı ile ilişkisi, onun “Ormanın Kralı” olarak görünmesiyle açıkça ifade edilir; yeşil sakallı, orman ve su sembolizmiyle (nixies) ilişkilidir. Aynı zamanda cüce veya demirden yapılmış küçük adam olarak da görünebilir.
  • Ambivalans ve Karanlık Yön: Ruh arketipinin olumlu, aydınlık yönü olduğu gibi, aşağıya doğru işaret eden, kısmen olumsuz, kısmen ise sadece khthonik (yer altı) bir yönü de vardır. Yaşlı adam, Wotan veya Osiris gibi, daimonik dünyanın karanlığına kaybetmiş olduğu içgörüyü (gözünü) telafi etmek için yardıma ihtiyaç duyabilir. Yaşlı adam hem şifa veren hem de ölüm getiren bir ikiliğe sahiptir (ad utrumque peritus). Hatta bilgelik, ego-bilincini doğru yola sokmak için kasıtlı olarak rahatsız edici olaylar (bir ineği kaçırmak gibi) düzenleyebilir.

IV. Masallardaki Hayvani Ruh Sembolizmi (Theriomorphic Spirit Symbolism in Fairytales)

Hayvan formu, ilgili içeriğin hâlâ insanüstü veya insanaltı düzlemde, yani bilincin ötesindeki extrahuman alanda olduğunu gösterir.

  • Hayvanların Bilgeliği: Masallardaki yardımcı hayvanlar (kurt, at vb.) insan gibi konuşur ve insandan üstün bir sağduyu ve bilgi sergiler; bu, ruh arketipinin hayvani bir formla ifade edildiği anlamına gelir.
  • Üçlülük ve Dörtlülük İkilemi (Axiom of Maria): Bir Alman masalının analizi, ruh arketipinin yapısal karşıtlıklarını ve bütünlüğe ulaşma çabasını açıklar. Avcı/Karga (kötü ruh) ve Prenses (anima mundi) arasındaki gerilim, bilincin yükselişini sembolize eder. Karga, prensesi çaldığı için (yüksek dünyadan ruhu çalma suçu), üç çiviyle çarmıha gerilmiştir (ızdıraplı bir kölelik hali).
    • Mücadele: Dört ayaklı at (kadınsı sayı, bütünlük) ve üç ayaklı at (erkeksi sayı, üçlülük) arasındaki karşıtlık, psişik fonksiyonlardaki üçlülük ile dördüncülük arasındaki ikilemi yansıtır.
    • Bütünleşme: Üçlülük, bilinçli ve farklılaşmış üç fonksiyonu temsil ederken, dördüncü, aşağı (inferior) fonksiyon bilinçdışına bağlı kalır ve kişiliğin zayıf yönünü oluşturur. Kahraman, bütünlüğe ulaşmak için bu aşağı fonksiyonu (dördüncü bacağı) asimile etmelidir. Karanlık gücün, kurtuluşun (causa instrumentalis) aracı olması, masalın ahlaki sonucudur.

V. Ek (Supplement)

Bu ek bölüm, masallardaki üç ve dört sayılarının teknik psikolojik analizine ve metodolojiye odaklanır.

  • Metot: Jung’un yöntemi, irrasyonel verileri (üç ayaklılık gibi) alıp, onları daha genel bir kavrama (üçlülük ilkesi) yükselterek arketipal ve evrensel anlamını ortaya çıkarmayı içerir (amplifikasyon).
  • Arketipsel Yapıların Yansıması: Masalın sihirli dünyasındaki Prens ve Prenses B, dünyevi kahraman ve Prenses A’nın karşıtlarıdır. Kötü ruh/Avcı ise pagan bir Tanrı imajıdır (Wotan/Merkür), bu da hikâyenin dramını en yüksek düzeyden başlatan zıtların gerilimini (Hıristiyan Tanrısı ve Wotan arasındaki çatışma) yansıtır. Kahraman, aşağı nitelikli bir figür (domuz çobanı) olarak, hem kendi anima’sını hem de tanrısal karşıtları ele geçirerek bütünlüğe doğru ilerler.

VI. Sonuç (Conclusion)

Ruh, başlangıçta dışarıdan gelen özerk bir daimon olmasına rağmen, bilincin genişlemesiyle insana içselleştirilmektedir (içtenleştirme).

  • İçsel Tehlike: Bu içselleştirme, insana tehlikeli bir güç katar (demonizasyon) ve rasyonel aydınlanmanın ruhu kontrol altına almada yetersiz kaldığı görülür.
  • Karanlıkla İşbirliği: Masallar, bir insanın bütünlüğe ulaşmasının (bireyleşme) ancak karanlık ruhun işbirliğiyle mümkün olduğunu gösterir; zira karanlık ruh, kurtuluşun ve bireyleşmenin enstrümantal nedenidir (causa instrumentalis). Bu gücün üstesinden gelmek için, onun büyülü yer altı dünyasını bilinçli hale getirmek ve psişeyi ciddiye almak gerekir.

Kaynak : Arketipler ve Kolektif Bilinçdışı Kitabı