Narsisizm ve Sosyal Medya Arasındaki İlişki Hasedi Artırıyor mu ?

Narsisizm ve sosyal medya arasındaki ilişki, modern psikoloji ve psikanaliz alanında yoğun bir şekilde tartışılan bir konudur. Erdoğan Çalak’ın İçimizdeki Magma: Haset kitabında, narsisizm, modern dünyanın teşhirci ve rekabetçi kültürünün bir ürünü olarak ele alınır; sosyal medya ise bu narsisistik eğilimleri körükleyen başlıca araçlardan biri olarak görülür.

Çalak, sosyal medyanın bireyleri sürekli kıyaslamaya, imaj oluşturmaya ve onay arayışına iterek narsisizmi, haseti ve öfkeyi artırdığını savunur (s. 67-68). Aşağıda, narsisizm ve sosyal medya arasındaki ilişkiyi Çalak’ın psikanalitik çerçevesiyle, Melanie Klein, Sigmund Freud ve çağdaş psikolojik araştırmaların görüşleriyle birleştirerek detaylı bir şekilde ele almaya çalıştım.

1. Narsisizm ve Sosyal Medyanın Psikanalitik Tanımı

  • Narsisizm: Psikanalizde narsisizm, bireyin kendine aşırı hayranlık duyması, öz-değerini abartması ve başkalarından sürekli onay beklemesi olarak tanımlanır. Freud, birincil narsisizmi (bebeklikte kendine yönelen libido) ve ikincil narsisizmi (yetişkinlikte patolojik öz-sevgi) ayırır. Çalak, narsisizmi modern kapitalist toplumun bireyleri üstünlük arayışına iten bir olgu olarak görür ve sosyal medyanın bu eğilimi pekiştirdiğini belirtir (s. 68).
  • Sosyal Medya: Sosyal medya, bireylerin kendilerini sergilediği (teşhir), başkalarının hayatlarını gözlemlediği (röntgencilik) ve onay aldığı (beğeni, yorum) bir platformdur. Çalak, sosyal medyanın narsisistik doyum arayışını artırdığını ve bireyleri “görünme” odaklı bir kültüre hapsettiğini eleştirir (s. 67). Bu, Klein’ın “haset, iyi nesneyi bozar” görüşüyle de bağlantılıdır; sosyal medya, kıyaslama yoluyla haset ve narsisistik yaralanmaları tetikler.

İlişki: Sosyal medya, narsisizmi besleyen bir ekosistem yaratır; bireyler, imajlarını mükemmel göstererek öz-değerlerini onaylatmaya çalışır. Ancak, başkalarının başarıları veya popülerliği, narsisistik yetersizlik hissi uyandırır ve bu, haset ve öfkeye yol açar. Çalak, bu döngünün modern dünyada sevgi ilişkilerini yüzeyselleştirdiğini ve bireyleri narsisistik bir gerilemeye (çocuksu düzeye) sürüklediğini savunur (s. 68).

2. Narsisizm ve Sosyal Medyanın Dinamikleri

Narsisizm ve sosyal medya arasındaki ilişki, psikanalitik süreçler, bireysel psikoloji ve toplumsal bağlamlarla şekillenir. Çalak’ın çerçevesinde, bu dinamikler şu şekilde işler:

  • Teşhir ve Onay Arayışı:
    • Sosyal medya, narsisistik bireylerin kendilerini sergilemesi için ideal bir alan sunar. Çalak, bu teşhirci kültürün bireyleri “görünme” odaklı bir yaşam tarzına ittiğini belirtir (s. 67). Beğeni, yorum ve takipçi sayısı, narsisistin öz-değerini ölçen birer araç haline gelir.
    • Örnek: Bir kişi, Instagram’da özenle düzenlenmiş bir fotoğraf paylaşır ve beğeni sayısına göre kendini değerli veya yetersiz hisseder. Bu, Freud’un ikincil narsisizm kavramıyla uyumludur; öz-sevgi, dışsal onaya bağımlı hale gelir.
    • Çalak, bu onay arayışının sevgi ilişkilerini zayıflattığını, çünkü bireylerin eş ve çocuk yerine imajlarına yatırım yaptığını savunur (s. 68).
  • Kıyaslama ve Haset:
    • Sosyal medya, bireyleri başkalarının hayatlarıyla sürekli kıyaslamaya iter. Çalak, bu kıyaslamanın haseti artırdığını ve narsisistik yetersizlik hissini tetiklediğini belirtir (s. 76). Klein’ın “haset, başkalarının mutluluğundan rahatsızlık duyma” (s. 4) tanımı, sosyal medyada sıkça görülür.
    • Örnek: Bir kişi, bir influencer’ın lüks tatil fotoğraflarını görür ve kendi hayatının yetersiz olduğunu düşünerek haset eder. Bu haset, narsisistik öz-değerinin tehdit edilmesiyle öfkeye dönüşebilir.
    • Çağdaş araştırmalar (örneğin, Frontiers in Psychology, 2023), sosyal medyanın kıyaslama yoluyla narsisistik kırılganlığı artırdığını ve bu durumun depresyon veya agresyonla sonuçlanabileceğini gösteriyor.
  • Narsisistik Öfke:
    • Sosyal medyada beklenen onayın alınamaması (örneğin, az beğeni, olumsuz yorum) veya başkalarının üstünlüğü, narsisistik yaralanmaya yol açar ve bu, öfkeye dönüşür. Çalak, narsisistik öfkenin modern dünyada teşhirci kültürle tetiklendiğini belirtir (s. 68).
    • Örnek: Bir kişi, paylaşımına olumsuz bir yorum alır ve bu, narsisistik öz-değerine bir tehdit olarak algılanır. Öfkesi, ya yorum yapan kişiye (örneğin, çevrimiçi tartışma) ya da kendine (örneğin, değersizlik hissi) yönelir.
    • Klein’a göre, narsisistik öfke, hasetli bireyin iyi nesneyi yok etme arzusundan kaynaklanır.
  • Cinsiyet Dinamikleri:
    • Kadınlarda: Çalak, kadınlarda narsisizmin tamamlanma arzusuyla şekillendiğini ve sosyal medyada fiziksel görünüm veya popülerlik üzerinden ifade bulduğunu belirtir (s. 70). Kadınlar, başkalarının güzelliğine veya statüsüne haset ederek narsisistik öfke geliştirebilir.
      • Örnek: Bir kadın, Instagram’da bir modelin fiziğine haset eder ve bu, kendi görünümünü abartılı bir şekilde sergileme (narsisizm) veya kötüleme (öfke) davranışına dönüşür.
    • Erkeklerde: Erkeklerde narsisizm, rekabet ve üstünlük arayışıyla bağlantılıdır. Çalak, erkeklerin sosyal medyada statü sembollerine (örneğin, arabalar, başarılar) odaklandığını ve başkalarının üstünlüğüne öfkelenerek haset geliştirdiğini belirtir (s. 74).
      • Örnek: Bir erkek, bir arkadaşının lüks araba paylaşımına haset eder ve bu, kendi statüsünü abartılı bir şekilde sergileme (narsisizm) veya agresif yorumlar yapma (öfke) ile sonuçlanır.
  • Patolojik Yönler:
    • Çalak, sosyal medyanın narsisistik haseti artırarak akıl hastalıklarına (örneğin, depresyon, anksiyete, paranoid eğilimler) yol açabileceğini belirtir (s. 73). Araştırmalar (örneğin, Journal of Social Media Studies, 2024), sosyal medya bağımlılığının narsisistik kırılganlıkla bağlantılı olduğunu ve bu durumun öfke patlamalarına neden olabileceğini gösteriyor.
    • Örnek: Bir kişi, sosyal medyada sürekli kıyaslama yaparak haset ve öfke geliştirir, bu da kendine zarar verme düşüncelerine yol açar.

3. Narsisizm ve Sosyal Medyanın Psikanalitik Dönüşümü

Çalak, narsisizm ve sosyal medyanın beslediği haset ve öfkeyi sevgi odaklı bir süreçle dönüştürmenin mümkün olduğunu savunur. Psikanalitik açıdan, bu dönüşüm, Klein’ın “depresif pozisyon”unda şükran duygusunun gelişmesi ve bireyin iyi nesneyi koruma çabasıyla ilişkilidir.

  • Sevgiyle Dengeleme:
    • Çalak, narsisistik hasetin sevgiyle dengelendiğinde öfkenin azalacağını belirtir (s. 76). Sosyal medyada kıyaslama yerine, başkalarının iyiliğini takdir etmek, narsisizmi azaltır.
    • Örnek: Bir kişi, bir arkadaşının sosyal medya başarısına haset etmek yerine tebrik eder ve bu, öfkeyi yapıcı bir bağa dönüştürür.
  • Dijital Detoks:
    • Çalak, sosyal medyanın teşhirci kültüründen uzak durmanın narsisizmi azalttığını savunur (s. 67). Gerçek ilişkilerle bağ kurmak, öz-değeri dışsal onaya bağımlı olmaktan kurtarır.
    • Örnek: Sosyal medya kullanımını sınırlayıp aileyle vakit geçirmek, narsisistik öfkeyi yatıştırır.
  • Öz-değer Geliştirme:
    • Çalak, kendi yeterliliklerini artırmanın narsisistik haseti azalttığını belirtir (s. 75). Sosyal medyada başkalarıyla kıyaslama yerine, kendi hedeflerine odaklanmak öfkeyi motivasyona çevirir.
    • Örnek: Bir kişi, bir influencer’ın hayatına haset etmek yerine kendi hobilerine yatırım yapar.

4. Narsisizm ve Sosyal Medyayı Yönetme Önerileri

Çalak’ın önerileri ve çağdaş psikolojik yaklaşımlar ışığında, narsisizm ve sosyal medya arasındaki ilişkiyi yönetmek için şu adımlar uygulanabilir:

  • Farkındalık: Sosyal medyanın narsisistik haseti tetiklediğini anlamak, dönüşümün ilk adımıdır. Çalak, duyguları gözlemlemeyi önerir (s. 81).
    • Örnek: Bir paylaşımın az beğeni almasına öfkeleniyorsanız, bu öfkenin öz-değer algınızdan kaynaklanıp kaynaklanmadığını sorgulayın.
  • Dijital Sınırlar: Sosyal medya kullanımını sınırlamak, teşhirci davranışları ve kıyaslamayı azaltır. Araştırmalar (örneğin, Cyberpsychology, Behavior, and Social Networking, 2024), dijital detoksun narsisistik eğilimleri azalttığını gösteriyor.
  • Şükran Geliştirme: Çalak, başkalarının iyiliğini takdir etmenin haseti azalttığını belirtir (s. 76). Sosyal medyada olumlu yorumlar yapmak, narsisistik öfkeyi dengeler.
    • Örnek: Bir arkadaşınızın paylaşımına içten bir tebrik yazın.
  • Gerçek Bağlantılar: Çalak, sevgi odaklı ilişkilerin narsisizmi azalttığını savunur (s. 81). Sosyal medya yerine yüz yüze iletişim, öz-değeri güçlendirir.
    • Örnek: Ailenizle veya arkadaşlarınızla düzenli buluşmalar planlayın.

Sonuç

Narsisizm ve sosyal medya, Çalak’ın İçimizdeki Magma: Haset kitabında, modern dünyanın teşhirci ve kıyaslama odaklı kültürünün bir yansıması olarak ele alınır. Sosyal medya, narsisistik onay arayışını besler, kıyaslama yoluyla haseti tetikler ve narsisistik yaralanmalar öfkeye yol açar. Çalak’ın sevgi odaklı dönüşüm önerisi, narsisizmin sosyal medya aracılığıyla güçlenen etkilerini azaltmanın yolunu sunar; Farkındalık, dijital sınırlar, şükran ve gerçek bağlantılar, bu döngüyü kırmanın anahtarıdır.