Memleketini Özleyen Yengeç ? Yervant Gobelyan. ?İstanbul kentinin alçakgönüllü, onurlu insanlarına dair öyküler??

Memleketini Özleyen Yengeç, Yervant Gobelyan’ın tümü Ermenice yayınlanan bu kitaplardan bir seçki. Taksim Meydanı’ndaki Eftalopos Kıraathanesi’nin kokusu sinmiştir bu öykülere. Mazide kalmış bir İstanbul ve unutulmaya yüz tutmuş bir geçmiş, kökleri İzmit Bardizag’a[Bahçeçik] uzanan Rumelihisarlı seksenbeşlik bu delikanlı tarafından adeta yeniden yaratılır. Onun öyküleri İstanbul kentinin alçakgönüllü, onurlu insanlarına dairdir…

OKUMAK İÇİN TIKLA

Süryaniler ve Diyarbakır – Mehmet Şimşek

Sosyolog Mehmet Şimşek tarafından yazılan ?Süryaniler ve Diyarbakır? isimli çalışmada, Süryani halkı anlatılmaktadır. Diyarbakır doğumlu olan yazar, lise yıllarında bir tesadüf eseri varlığını öğrendiği Süryanilik üzerine üniversite yıllarında bitirme tezi çalışması yapmış ve daha sonra yaptığı araştırmalarla bu tezi genişleterek kitap olarak okurlara sunmuştur. Kitapta Süryanilerin tarihi, gelenek görenekleri, inançları,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Özgürlük İki Adım Ötede Değil ? Aram Pehlivanyan

Özgürlük İki Adım Ötede Değil, Aram Pehlivanyan?ın 1949 yılında yayımladığı Ermenice şiir kitabı olan Kağaki Jığhorin Meç (Kentin Gürültüsünde) adlı yapıtın çevirisi niteliğinde ancak şairin o kitapta yer almayan Türkçe ve Ermenice şiirlerini de kapsıyor. Ayrıca yazarın dünyasına nüfuz etmeyi kolaylaştırıcı kişisel tanıklıklar, fotoğraflar ve belgelerle, şiir kitabının ötesinde, bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Düşler ve Görüşler – Ahmet Cafer Çelebiler

“Edebiyat Kritiği dersinde her kritiğin kendinin, iyi bir yazar olması gerekmediğini, hatta iyi kritiklerin kendilerinin yazar olarak pek başarılı olamadıklarını öğrenmiştim. Bu kitaptaki yazılar, insanlar ve insanlık kritikleri. Zamanlarımı, dünyalarımı, düşlerimi, görüşlerimi bulanık his perdeleri arkasından amatörce sihirbazlık yapmaya çalışarak paylaşmak istedim. Meraklılara, insanlığın en değerli iki amacının mutluluk ve

OKUMAK İÇİN TIKLA

Augusto Boal’ı sonsuzluğa uğurladık. ‘Hepimiz birer aktör, yani aktif oyuncuyuz: vatandaşlık toplumun içinde yaşamak değil, onu değiştirmektir.’

“Ezilenlerin Tiyatrosu” kavramının yaratıcısı, kuramcısı ve uygulayıcısı, muhalif tiyatrocu Augusto Boal, 2 Mayıs 2009 tarihinde yaşama veda etti. Ve onu sonsuzluğa uğurlarken tiyatro sanatçımızın anısına kendisinin yazdığı 2009 Uluslararası Tiyatro Enstitüsü’nün mesajını yayınlıyoruz. *Boal “Hepimiz birer aktör, yani aktif oyuncuyuz: Vatandaşlık toplumun içinde yaşamak değil, onu değiştirmektir” diyor. Augusto Boal,

OKUMAK İÇİN TIKLA

Çocuğun Öyküsü – Peter Handke

Yugoslavya’nın bölünmesine yol açan savaşı ve NATO’nun Sırbistan’a olan saldırısını, barıştan yana tutumunu göstermek amacıyla 1974 yılında aldığı George Bueckner Edebiyat Ödülü’nü iade eden *”romanları, tiyatro oyunları, deneysellikten hoşlanan usta kalemi “sıra dışı bir aydın olarak tanınan Peter Handke, Çocuğun Öyküsü’nde (Kindergeschichte) tüm güzelliği ayrıntılarında gizli olan bir konuya, çocuk

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bana Göre Hayatın Anlamı – Jack London

?Hep bir kitabım vardı ve diğerleri uyurken ben hep okurdum; uyandıkları zaman yine onlardan biri olurdum , çünkü her zaman iyi bir yoldaştım. En samimi duygularımla? Jack London? Sadece kırk yıl süren dolu dolu bir hayat? Denizci, işçi, inci avcısı, boksör, serseri, altın arayıcısı, muhabir, sosyalist, militan, gezgin ve müthiş

OKUMAK İÇİN TIKLA

Huzursuzluğun Kitabı – Fernando Pessoa

Huzursuzluğun Kitabı (Das Buch der Unruhe) Fernando Pessoa?nın en önemli yapıtıdır. Pessoa?nın bu kitabında yer alan düzyazıları sosyolojik, politik ve filozofik özellikler taşıyor. Uzmanlara göre, Pessoa?nın bu kitabından alınan tadı ancak Friedrich Nietzsche?nin yapıtları verebilir. Ancak ne yazık ki Pessoa, kendisinin şimdi ulaştığı bu büyük ismi yaşarken hiç hissetmedi. O

OKUMAK İÇİN TIKLA

Küreselleşme, Kriz ve Türkiye?de Neoliberal Dönüşüm – Nergis Mütevellioğlu, Sinan Sönmez

“Nergis Mütevellioğlu ve Sinan Sönmez’in derlediği ve on makalenin bir araya getirildiği bu kitapta, küresel kapitalizmin ve özel olarak sistemin bir çevre ülkesi konumundaki Türkiye ekonomisinin 21. yüzyılın başındaki durumu ve yapısal açmazları incelenerek, küresel krizin arka planına ve sistemden kaynaklanan nedenlerine ışık tutuluyor. Kitapta, neoliberalizmin hegemonyası altında Türkiye’de yaşanan

OKUMAK İÇİN TIKLA

Mehmet: Fay Kırığı 1 – Mehmet Eroğlu. Toplumun fay hatlarını konu alan bir roman.

Mehmet Eroğlu?nun 2009 yılının Mart ayında yayımladığı romanı ‘Mehmet: Fay Kırığı-1’ uçurumun kenarına götürülen ülkemizin çatlaklarını konu alan üçlemenin ilki. *”Roman, birbirlerinden çok farklı yaşam biçimi ve inançlarla yaşayan sınıfların kopukluklarını anlatıyor. Yazar ?fay kırığı? ile toplumsal anlamda kopuklukları ve bunun tehlikelerini dile getiriyor. Yine mecazi anlamda bu toplumun büyük

OKUMAK İÇİN TIKLA

Devrim Sineması / Sovyet Sineması’nın Altın Çağı – Marcel Martin / Luda-Jean Schnitzer “devrimci bir sanatın ayak sesleri …”

Marcel Martin / Luda-Jean Schnitzer’in derlediği ‘Devrim Sineması’, Ekim Devrimi dönemini bütün çoşkusuyla yaşayan Rus sinemacıların yazılarından oluşuyor. Kitap on iki bölümden oluşuyor ve her bölüm dönemin önemli yönetmenlerinden birine ayrılmış. Bu yönetmenler: Yutkeviç, Ayzenştyan, Aleksandrov, Kuleşov, Vertov, Kozintsev, Gerassimov, Pudovkin, Golovyna, Dovjenko, Gabriloviç, Romm. Bölümlerin başında yönetmenlerin kısa biyografileri

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ameleden İşçiye / Erken Cumhuriyet Dönemi Emek Tarihi Çalışmaları – Ahmet Makal

Ahmet Makal’ın Erken Cumhuriyet döneminin emek tarihine ilişkin gelişmelerini çeşitli yanlarıyla ele alan ‘Ameleden İşçiye’ adlı yapıtı, genel olarak sözkonusu dönemin politik ve sosyal tahliline dönük çalışmalara katkıda bulunduğu gibi, Türkiye’de işçileşme süreçlerinin tarihindeki bir merhaleyi de aydınlatıyor. Erken Cumhuriyet dönemi emek tarihçiliği üzerine çalışma ve tartışmaların yöntemsel bir eleştirisini

OKUMAK İÇİN TIKLA

Karl Jaspers Düşününde Sınır Durumlar Kavramı ? Mert Sarı

Kişioğlunun Yaşamda Kafasını Duvara Toslamasının Felsefesi Başlangıçta bir kavramsal ayrıştırmanın gerekli olduğunu düşünmekteyim. Burada ?sınır durumlar? kavramı Jaspers felsefesine içkin özgün felsefe terimi olarak kullanılmıştır. Ruh hekimliğindeki nevrotik, psikotik sınıflandırmanın yanı sıra Borderline ruhsal bozuklukları anlatan sınır durumuyla karıştırılmamasını dileriz. Karl Jaspers ?in mesleği de olası böylesi bir karmaşada etkili

OKUMAK İÇİN TIKLA

Varolmayan Şövalye – İtalo Calvino ‘varolan ile varolmayanın çatışması”

İtalo Calvino, ‘İkiye Bölünen Vikont’ ve ‘Ağaca Tüneyen Baron’dan sonra Atalarımız üçlemesinin son halkası olan ‘Varolmayan Şövalye’ adlı yapıtını 1959 yılında yayınlar. Varolmayan Şövalye?nin kahramanı Agilulfo, çok yiğit ve soylu bir şövalye olmakla beraber, bir tek kusuru vardır: varolmamaktadır. Daha doğrusu parlak, gösterişli bir zırhtan ibarettir, ama ne yazık ki

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ophélia?ya Mektuplar – Fernando Pessoa ‘Bütün bunların gülünç olduğunu, en gülünç yanının da ben olduğumu kabul ediyorum’

Portekizli şair ve yazar Fernando Pessoa?nın nişanlısına yazdığı mektuplar onun sevgisine tanıklık etmenin yanı sıra gizlerini de açıyor. Ophélia?ya Mektuplar, Pessoa?nın özellikle yalnızlığını, kırgınlıklarını, sıkıntılarını, acılarını, kıskançlıklarını, ileriye dönük düşüncelerini sergiliyor. *1920 yılının 1 Mart günü yazılmış o ilk mektupta, ‘Küçük Ophélia’ diye sesleniyor şair sevgilisine. Pessoa, tüm kimliklerinden, tüm

OKUMAK İÇİN TIKLA

Brooklyn’e Son Çıkış – Hubert Selby Jr. ‘ABD toplumunda dipte kalanların hayatlarından kesitler sunan bir roman’

1928’de Brooklyn’de doğan Hubert Selby Jr. kendisini uluslararası üne kavuşturan, altı yılda tamamladığı ilk kitabı ‘Brooklyn’e Son Çıkış’ı 1964’te yayımladı. Kitap ilgi görünce Alman yönetmen Uli Edel hikayeyi beyazperdeye uyarladı. “Brooklyn?e Son Çıkış, İkinci Dünya Savaşı sonrası ABD toplumunda dipte kalanların hayatlarından kesitler sunan bir roman. Belki de aynı semtte

OKUMAK İÇİN TIKLA

Reklam Kültür Toplum – Banu Dağtaş

Banu Dağtaş’ın kaleme aldığı Reklam Kültür Toplum adlı kitap, reklam ve reklam metinlerinin toplumsal kültür ve ideolojiyle olan ilişkisine, çarpıcı örnekler üzerinden ve berrak bir dille açıklık getiriyor. “Türkiye?de 1980?li yıllarda başlayıp, 1990?lı yıllarda çeşitlenen ve yaygınlığı artan, 2000?li yıllarda ise rafineleşen tüketim kültürü. Ve onunla birlikte gelişip, büyüyen reklamcılık

OKUMAK İÇİN TIKLA

Koş Süreyya Koş – Vivet Kanetti

“Süreyyanın koşusu, sadece kendi bireysel zaferini değil, Türkiye’deki kadınların artık, baskı ve koşullar ne olursa olsun, durdurulamaz koşusunu da simgeliyor gözümde.” Vivet Kanetti Vivet Kanetti, diğer adıyla E. Emine’nin bu ülke kadınlarının koşusunu anlattığı kitabı “Koş Süreyya Koş”, ‘kadın’ merkezli tartışmaların yapılmasına vesile olan kitap adını ondan alsa bile, milli

OKUMAK İÇİN TIKLA