Kategori: Murat Belge

William Beckford’un “Vathek”i, “Korku edebiyatının erken örneklerinden biridir.” – Murat Belge

ÖNSÖZ MURAT BELGE William Beckford (1760-1844) İngiliz Edebiyat Tarihi’nin “Portre Galerisi”nde, biraz arka planda kalan, biraz “flu” görünen bir “tablo”dur, diyelim. Böyle görünmesinin nedeni, topu topu tek bir roman yazmış olmasıdır: Vathek (1786). Bunun dışında, gezi notları gibi, otobiyografik yanı olan yazıları var ama önemli oldukları söylenemez. Ancak Vathek hem

OKUMAK İÇİN TIKLA

Sanat ve Edebiyat Yazıları – Murat Belge

Sanat ve Edebiyat Yazıları, Murat Belge’nin dil, edebiyat ve sanat üzerine yazdığı yazıların bir derlemesi. Murat Belge bu yazılarında, Türkçe’nin dil tartışmalarıyla klasik Türk müziğinin, Türkçe edebiyat eserleriyle dünya edebiyatı kahramanlarının tarihsel ve kültürel bir tartışmada bir araya gelmelerini sağlıyor. Edebiyat Üstüne Yazılar’ın devamı niteliğindeki bu ciltte de güncel edebiyat

OKUMAK İÇİN TIKLA

Tarih Boyunca Yemek Kültürü – Murat Belge

Yemek yemek de başlı başına bir kültür, bir yaşam biçimi aslında. Hani “Bana ne yediğini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim” denecek kadar belirgin farklılıklar var her toplumun yemek kültüründe. İnsanoğlu var olmaya başladığından itibaren doğada gördüğü her canlıyı nasıl yiyeceğe dönüştürebileceğinin hesabını yapmış sanki. Doğal olan her şeyin ilk haliyle

OKUMAK İÇİN TIKLA

Boğaziçi’nde Yalılar ve İnsanlar – Murat Belge

Bir Boğaziçi Tarihi değil bu; yalıların mimarî özellikleri üzerine bir kitap da değil. Yalılardan çok, yalılarda yaşayanların kişilikleri ve hayatları üzerine bir kitap. Yapmaya çalıştığım şeyi Çelik Gülersoy’a anlattığımda “Anladım,” demişti; “Binadan çok zina yazacaksın…” Her ne kadar mimarî bir iddiası olmasa da, Boğaz ve yalılarla ilgili bir şey yazan

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir Kavga Alanı olarak Tarihyazımı – Murat Belge

Dünyanın ulus-devletler çağı tarihyazımı disiplinini ciddi bir şekilde etkiledi. Sorun, “uluslaşma” sürecinde ortaya çıkıyor. Ortada bir “ulusal öz” var mı? Bu “öz”ün başka “ulusal öz”lere göre üstünlükleri var mı? Varsa neler? Yoksa icat edebilir miyiz? Genelgeçer etik değerlere uymayan eylemlerimiz oldu mu? Olduysa bunların üstünü nasıl örteriz? Bu noktalarda vardığımız

OKUMAK İÇİN TIKLA

Korona Çağı – Murat Belge

Koronavirüs salgınının gelip geçmesinden sonra dünyanın aynı dünya olmayacağını söyleyenler tam ne demek istiyorlar, bilmiyorum. Bunu, ışıklı bir “yeni dünya”nın müjdesi olarak tanımlamıyorlar herhalde. Yaşaması, katlanması daha güçleşmiş bir dünyadan söz ettiklerini sanıyorum. Böylesi, benim zihnimde oluşan “fütüroloji”ye daha yakın. Salgın, şu ana kadar, bize “yeni” bir dünyanın çizgilerini göstermedi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Orhan Veli: Değişmemek – Murat Belge

Şu günlerde, içinde Orhan Veli’nin de olduğu edebi tema üstüne bir yazı hazırlamaktayım. Onun için de Orhan Veli’nin toplanmış yazılarını okuyorum. Bunların küçük bir kısmı daha “siyasi” denebilecek konularda, büyük kısmı ise edebiyat üstüne; ama kültürle siyasetin kesiştiği alanlarda Orhan Veli’nin söyledikleri, bu yeni okuma sırasında, ilginç geldi.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Savaş ve Edebiyat – Murat Belge

İnsanlık tarihine bakanlar, bakmayı seçtikleri açıya göre, bu tarihi kesintisiz bir değişim ya da sürekli tekrarlanan bir döngü olarak görmüşlerdir. Savaş da bu ikileme uygun bir olay. Belli bir uzaklıktan bakıldığında, insanlar hep savaşmışlar; ama daha yakından bakılınca, her savaş öncekilerden farklı. Aynı şekilde, insanların savaşı değerlendirmeleri de değişiyor zaman

OKUMAK İÇİN TIKLA

Murat Belge’den ‘Step ve Bozkır’

Step ve Bozkır, Rusça ve Türkçe roman geleneğinin kuruluşlarında yer alan edebî eserlerin eleştirel bir değerlendirmesini sunarak Batılılaşma karşısında alınan tavırları, bunun etrafında kümelenen sorunları ve bütün bu çerçevenin roman geleneklerini nasıl etkilediğini araştırıyor. Dostoyevski’den Reşat Nuri’ye, Gonçarov’dan Tanpınar’a uzanan zengin bir tartışma çerçevesi çiziyor.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Cemal Süreya: Murat Belge, sakalıyla ve kısık bakışıyla Tarzan’la çatışan çizgi roman kişisine, Stevenson’a benziyor

Yaşar Kemal’den önce Faulkner’ı, Köroğlu’ndan önce Kral Arthur’un Ölümü’nü okumuş. Böyle bir gerçek var Murat Belge’nin yetişme sürecinde. Üstelik, Faulkner`dan sonra Yaşar Kemal’e bakma, Kral Arthur’un Ölümü’nden sonra Köroğlu’nu değerlendirme durumunu yaşadı. Bir çeşit dıştan bakma durumu. Bir düğüm bu. Ama Murat Belge için bir elverişlilik, bir güç de yarattı

OKUMAK İÇİN TIKLA

Murat Belge: Mehmet Rauf’un Eylül romanı gerek biçim, gerekse içerik bakımından çağına göre ileri özellikleri olan bir eserdir.

“Türk edebiyatının ‘ilk psikolojik romanı’ olarak tanınır. Mehmet Rauf ilk romanında, yeni bir tür deneyen genç bir yazardan beklenecek acemiliklere pek az düşmüş, “tahlil” romanına iyi bir örnek vermiştir. (…) Eylül gerek biçim, gerekse içerik bakımından çağına göre ileri özellikleri olan bir eserdir. Yukarıda saydığım teknik yenilikleri ve yazış ustalığından

OKUMAK İÇİN TIKLA

Edebiyatta Ermeniler – Murat Belge

Bu topraklarda bir zamanlar kalabalık bir Ermeni nüfus vardı, toplumun dokusuna yerleşmişlerdi. 1915’te bu doku parçalandı. Milliyetçiliğin homojen bir ulus, bir toplum yaratmayı arzuladığı bu coğrafyada, Ermenilere -küçük bir azınlık olmak dışında- yer yoktu. Oysa yaşanan kıyım, kalan malların paylaşımı gibi üzerine konuşulmayan ama gayet iyi bilinen olaylar toplumsal hafızada yerini almıştı. Bunlar anılarda, romanlarda,

OKUMAK İÇİN TIKLA

İleri, evet evet İleri! – Savaş Ergül

Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi romanının dördüncü bölümünde, önce iki defa, sonra aynı sayfada artarda ikişer kez olmak üzere dört defa ?ileri? sözcüklerini okur veya duyarız. Evet, dört defa ileri! Romanın temel sözü bu dört tekrar içinde yinelenir. Milliyetçiliğin, dinin ve dışarıdan gelip buyuran egemen gücün kuşatıcı ağlarını delip

OKUMAK İÇİN TIKLA

İçimizdeki İrlandalılar İçin Dublin ve Dublinliler Hikâyesi – Bora Erdağı

Dublin?i boydan boya arşınlayan Liffey nehrinin kıyısındaki SIPTU?nun (Endüstri ve Teknik İşler Hizmet Sendikası?nın) genel merkez binasının yakınında, Birleşik Krallık askerleri tarafından vurularak öldürülen İskoçya doğumlu İrlandalı bağımsızlık savaşçısı ve devrimci işçi sınıfı önderi James Connolly?nin (1868-1916) bir heykeli bulunur. Connolly?nin heykeli altında şu yazar: ?Emeğin nedeni İrlanda?nın nedenidir, İrlanda?nın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Söz Üzerine – Erinç Büyükaşık

Bir sessiz çığlık yazmak eylemi. Kendinle baslayan yolculukta kılavuzunun sözcükler olduğunu fark ettiğinde yalnızlığınla barışırsın bu eylemci tavrında. Korkunla yuzleşemediğinde söz büyüsüyle kuşanır. Yola çıkılmıştır artık, yeni ülkeler ve yüzler sığıverir anlatılan her öyküye. Öykü sensin, siz, onlar ve herkes. Yeter ki büyüsünü yitirmesin söz ırmağı.Sözün olduğu yerde başlıyor insanın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Martin Chuzzlewit – Charles Dickens

İngiliz edebiyatının Oliver Twist ve David Copperfield gibi kültleşmiş kahramanlarının yaratıcısı Charles Dickens, Martin Chuzzlewit büyük bir aile içinde mirastan pay kapmak uğruna dönen entrikaları anlatırken gerilimi tırmandırarak heyecanlı bir roman sunuyor okurlarına. Çıkar çatışmaları sonucu insan ilişkilerinin ne kadar çirkinleştiğini, aile içi gerilimlerin ne boyutlara ulaştığını gördüğümüz Martin Chuzzlewit’te.

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dublinliler – James Joyce

Dünya edebiyatının en önemli yazarlarından Joyce?un bütün eserlerinde, İrlanda ve Dublin, esin kaynağı olarak, özellikle insanlarıyla öne çıkar. İlk önemli eseri Dublinliler?de İrlanda?nın ruhsal tarihinden kapsamlı bir kesit sunan Joyce, sevgili şehri Dublin?e çocukluk, gençlik, olgunluk ve toplumsal hayat düzeylerinde bakmış, şehrinin ruhsal yoksulluğunu sergilerken ilginç bir yazı kuramı oluşturmuştur.

OKUMAK İÇİN TIKLA