Kategori: Hasan Ali Toptaş

Gölgesizler: Zaman ve Mekan Kaymalarının Ağır Distopyası

Gölgesizlerin Gölgesinde: Varoluşun Sisli Labirentinde Bir Dans Hasan Ali Toptaş’ın Gölgesizler romanı ve Ümit Ünal’ın 2007 yapımı film uyarlaması, zaman ve mekânın kaygan zemininde bir varoluşsal isyanın manifestosudur. Bu eser, gerçeklik ile düş, varlık ile yokluk arasındaki sınırları eriterek, okuyucuyu ve izleyiciyi psişik bir kaosa, felsefi bir sorgulamaya ve provokatif

OKUMAK İÇİN TIKLA

Geçmiş Şimdi Gelecek – Hasan Ali Toptaş

Hasan Ali Toptaş okurlarının uzun yıllardır arayıp da bulamadığı iki öykü kitabı vardır: Bir Gülüşün Kimliği ve Yoklar Fısıltısı. Otuz yıl sonra, Ölü Zaman Gezginleri’nde yer almayan bu öyküler, yeniden okurlarıyla buluşuyor. Toptaş’ın, acemiliğin A’sındayken kaleme aldığı öyküleri, “HAT yazısı”nın kökenlerine inmemiz, yolun ufkunu sezmemiz için bulunmaz nimetler…

OKUMAK İÇİN TIKLA

Başlarken Yalnızsın, Bitirdiğinde Daha da Yalnız – Hasan Ali Toptaş

-“Dili kötü kullanan bir yazar yerilmeli ama iyi kullanan övülmemeli. Dili iyi kullanmak yeter şarttır çünkü.” -“Kendimi herhangi bir yere ait hissetmiyorum. Ne bir şehre, ne bir ülkeye, ne de dünyaya.” -“Çocukluğunun elinden tutmayan kişi hiçbir yere gidemez.” Az konuşan, konuşmamayı tercih eden, kendini yeryüzüne susmaya gelenlerden sayan bir yazarın

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hasan Ali Toptaş’tan yazma üzerine 9 öneri

1. Aklınızı meşgul eden başka bir şey varsa yazmayın, mümkünse gidip önce o işi halledin; kelimeler aklınıza takılan şeye takılmasınlar. 2. Ortak aklın çayırlarından gelen sesler çoğu zaman size sizin sesinizmiş gibi görünür; ayıklayın onları, kulak asmayın! 3. En çok hangi yazarı seviyorsanız, yazdıklarınızı sadece o yazar okuyacakmış gibi yazın;

OKUMAK İÇİN TIKLA

Öykülerin Doğusu / Toptaş?ın Düş Ormanında Bir Gezinti – Erinç Büyükaşık

Türk edebiyatında farklı ve çoğu noktada sıradışı bir izleğe sahip olan Hasan Ali Toptaş metinleri çoğunlukla ?taşra?nın içinden bireyin iç dünyasına, bilincin derinliklerindeki dehlizlere uzanan bir anlatım evrenine sahiptir. Postmodern anlatı olarak değerlendirilebilecek bu izlek imgesel nitelik barındıran söz varlığı, sözcüklerin yinelenmesi, parodi, postiş adı verilen teknikler ve metinlerarasılıkla karşımıza

OKUMAK İÇİN TIKLA

Hasan Ali Toptaş ile “Heba” üzerine söyleşi – Burcu Aktaş

Hasan Ali Toptaş: ?Heba?ya başlarken, öteki romanlarımın hepsinden farklı olsun istedim. Her açıdan farklı. Derinlik nasıl yüzeye çekilebilir, yüzeye nasıl saklanabilir diye kendi kendime sorup durduğum bir meselem vardı.? Suç, masumiyet, minnet, merhamet… Bunların hepsini ve dahasını içeren insanlık durumu üzerine olduğunu söyleyebilir miyiz Heba?nın? Evet, aynen öyle, Heba bu

OKUMAK İÇİN TIKLA

Heba – Hasan Ali Toptaş

?İnceldiğinde, çeşitli sebeplerle delindiği de olur uykunun. Ne bileyim, bazen zihnimizdeki sivri uçlu bir hatıra deler onu; bazen henüz hazmedemediğimiz bir sözün acısı, bazen kolu bacağı aklımızın dışında kalan bir düşünce yahut bir duygu, bazen de etrafımızda olup biten, bizim fark edemediğimiz meçhul bir şey deler. İşte o vakit delinen

OKUMAK İÇİN TIKLA

Ben Bir Gürgen Dalıyım – Hasan Ali Toptaş

Hasan Ali Toptaş’ın 1997 yılında yayımladığı ilk çocuk kitabı Ben Bir Gürgen Dalıyım’ı okurken çocukların dünyasını, Beşparmak Dağları’nda yaşayan bir gürgenin çocuksu saflığında bulacaksınız. Ağaçlar düşünürler mi? Bir gürgenin ümitleri, kaygıları nelerdir biliyor musunuz? Hangi hayallerle, düşlerle dalar rüyalara? Gün gelipte büyüdüğünde bir oyuncak mı olmayı ister, bir gitar mı?

OKUMAK İÇİN TIKLA

Gölgesiz Yoklar Sürüsü – Canan Koçak

?Öyle bir köydü ki; Kendi gölgesinde, benliğine yabancılaşmış insanlarla doluydu. Doğan her günü besleyen dostluklar değil, sebepsiz düşmanlıklardı. Belki her şey kaybolan ilk insanla, yani köyün berberi Cıngıl Nuri ile başladı. Köylüler için Cıngıl Nuri?nin gidişine değin, yok oluşun tek tarifi ?ölüm?dü. Herkesin bir yoku mu vardı bu köyde? Her

OKUMAK İÇİN TIKLA