Kategori: Nazım Hikmet

Haber – Nâzım Hikmet (kendi sesinden)

HABER Onlardan haber geldi. Oradan onlardan. Gömlekleri kirli değil çatık değilmiş kaşları. Yalnız biraz uzamış tıraşları. “Yandık!” dememişler. Dayanmışlar biliyorum. “Dayandık!” dememişler. Gözleri gülerek bakıyorlarmış adama. Şakaklarında taze bir yara varmış ama, çatık değilmiş kaşları. Yalnız biraz uzamış tıraşları…. Nâzım Hikmet

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bulut mu Olsam – Nazım Hikmet (seslendiren: Zülfü Livaneli)

Bulut mu Olsam Denizin üstünde ala bulut yüzünde gümüş gemi içinde sarı balık dibinde mavi yosun kıyıda bir çıplak adam durmuş düşünür. Bulut mu olsam, gemi mi yoksa? Balık mı olsam, yosun mu yoksa?.. Ne o, ne o, ne o. Deniz olunmalı, oğlum, bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla. Nazım Hikmet Ran

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nâzım Hikmet’in sesinden Fidel Castro!

Nazım Hikmet, ses kaydında Küba seyahatinin ilk anını şu sözlerle anlatıyor: “Geçen yıl Küba’ya gittim. Havana’ya. Prag’tan kalktı uçağımız. 17 saat süren yolculuğumuzun ardından indik Havana’ya. Orada iki şeyi gördüm. Küba halkını gördüm. Görülecek şeydi yani. Sonra, o halka layık ikinci şeyi gördüm. O da yani insanı afallatan şey, Fidel

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dünya, Dostlarım, Düşmanlarım, Sen ve Toprak – Nazım Hikmet (kendi sesinden)

Dünya, Dostlarım, Düşmanlarım, Sen ve Toprak fevkalâde memnunum dünyaya geldiğime, toprağını, aydınlığını, kavgasını ve ekmeğini seviyorum. kutrunun ölçüsünü santimine kadar bilmeme rağmen ve meçhulüm değilken güneşin yanında oyuncaklığı dünya, inanılmayacak kadar büyüktür benim için. dünyayı dolaşmak, görmediğim balıkları, yemişleri, yıldızları görmek isterdim. halbuki ben yalnız yazılarda ve resimlerde yaptım avrupa

OKUMAK İÇİN TIKLA

Davet – Nazım Hikmet (seslendiren: Rüştü Asyalı)

DAVET Dörtnala gelip Uzak Asya’dan Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim. Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benziyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu dâvet bizim…. Yaşamak bir ağaç gibi

OKUMAK İÇİN TIKLA

Herkes Gibisin – Nazım Hikmet (Seslendiren: Cem Karaca)

HERKES GİBİ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim Kalbimde kalbine yok bile kinim Bence artık sen de herkes gibisin. (Altıncı Kitap, Temmuz 1336/1920)

OKUMAK İÇİN TIKLA

Masalların Masalı – Nazım Hikmet (seslendiren: Fazıl Say – Serenad Bağcan)

MASALLARIN MASALI  Su başında durmuşuz, çınarla ben. Suda suretimiz çıkıyor, çınarla benim. Suyun şavkı vuruyor bize, çınarla bana. Su başında durmuşuz, çınarla ben, bir de kedi. Suda suretimiz çıkıyor, çınarla benim, bir de kedinin. Suyun şavkı vuruyor bize, çınarla bana, bir de kediye. Su başında durmuşuz, çınar, ben, kedi, bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Dünya adaletsiz çocuk! Dünya zorba. – Nazım Hikmet (seslendiren: Çetin Tekindor)

Çıkar boynundan at o ipi çocuk! Salıncaklar mı yok sana? Kalk hadi o soğuk betondan, Yatacak başka yer mi yok sana? En sevdiklerimi verdim ölüme de; Ben bu yaşımda gitmenin böylesini görmedim. Kırılan bir boyun gibi orta yerinden kırıldığını ömrün… Görmedim Ademoğlunun dalından koparılır gibi koparıldığını… …ve böylelikle umut etme

OKUMAK İÇİN TIKLA

Karlı Kayın Ormanı – Nazım Hikmet (seslendiren: Zülfü Livaneli)

KARLI KAYIN ORMANINDA Karlı kayın ormanında yürüyorum geceleyin. Efkârlıyım, efkârlıyım, elini ver, nerde elin? Ayışığı renginde kar, keçe çizmelerim ağır. İçimde çalınan ıslık beni nereye çağırır? Memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak? Kayınların arasında bir pencere, sarı, sıcak. Ben ordan geçerken biri : “Amca, dese, gir içeri.” Girip

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nazım Hikmet: “Islıkla bir şeyler çalın, geberiyorum kederden” (seslendiren: Nükhet Duru)

GÜNLER Geçip gitmiş günler gelin rakı için sarhoş olun ıslıkla bir şeyler çalın geberiyorum kederden. İlerdeki güzel günler beni görmeyecek onlar bari selam yollasınlar geberiyorum kederden. Başladığım bugünkü gün yarıda kalabilirsin, geceye varmadan yahut çok büyük olabilirsin Nazım Hikmet

OKUMAK İÇİN TIKLA

“Ölenler döğüşerek öldüler; güneşe gömüldüler”

GÜNEŞİ İÇENLERİN TÜRKÜSÜ Bu bir türkü:- toprak çanaklarda güneşi içenlerin türküsü! Bu bir örgü:- alev bir saç örgüsü! kıvranıyor; kanlı; kızıl bir meş’ale gibi yanıyor esmer alınlarında bakır ayakları çıplak kahramanların! Ben de gördüm o kahramanları, ben de sardım o örgüyü, ben de onlarla güneşe giden köprüden geçtim! Ben de

OKUMAK İÇİN TIKLA

Salkımsöğüt – Nazım Hikmet (seslendiren: Grup Baran)

SALKIMSÖĞÜT Akıyordu su gösterip aynasında söğüt ağaçlarını. Salkımsöğütler yıkıyordu suda saçlarını! Yanan yalın kılıçları çarparak söğütlere koşuyordu kızıl atlılar güneşin battığı yere! Birden bire kuş gibi vurulmuş gibi kanadından yaralı bir atlı yuvarlandı atından! Bağırmadı, gidenleri geri çağırmadı, baktı yalnız dolu gözlerle uzaklaşan atlıların parıldayan nallarına! Ah ne yazık! Ne

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nazım Hikmet ‘in ‘Bugün Pazar’ Şiirinin Öyküsü

Nâzım Hikmet’in şiirleri daha yazılmaktayken, son biçimlerini almadan cezaevi duvarlarından dışarı sızardı. Kendi de gerçi bir iki kişiye gönderirdi ‘ karısı Piraye’ye, çok güvendiği bir avukat arkadaşına ‘ ama şiirler son biçimini alınca… Oysa dostları, meraklılar, şiire düşkün cezaevi görevlileri, bitmiş bitmemiş, ellerine ne geçse kopya ederlerdi. Sonra da o

OKUMAK İÇİN TIKLA

Neyi bildirir sayılar – Nazım Hikmet

NEYİ BİLDİRİR SAYILAR sayılar bebelerin kundakları sayılar tabutları şehirlerin öldürülmüş öldürülebilecek olan sayılar yaklaşan bir şeyleri bildirir sayılar bildirir uzaklaşan bir şeyleri nedir yaklaşan bize bizden uzaklaşan nedir dünya savaşı: I dünya savaşı: II 14’ten 18’e 39’dan 45’e 10 yıl 54 milyon ölü 49 milyon sakat ölülerle sakatların memleketi 103

OKUMAK İÇİN TIKLA

Nazım Hikmet – Bir Cezaevinde Tecritteki Adamın Mektupları (seslendiren: Mümtaz Sevinç)

BİR CEZAEVİNDE, TECRİTTEKİ ADAMIN MEKTUPLARI 1 Senin adını kol saatımın kayışına tırnağımla kazıdım. Malum ya, bulunduğum yerde ne sapı sedefli bir çakı var, (bizlere âlâtı-katıa verilmez), ne de başı bulutlarda bir çınar. Belki avluda bir ağaç bulunur ama gökyüzünü başımın üstünde görmek bana yasak… Burası benden başka kaç insanın evidir?

OKUMAK İÇİN TIKLA

Yürek-lerin kulak-ları sağır… Hava kurşun gibi ağır… Nazım Hikmet (seslendiren: Grup Munzur)

KEREM GİBİ Hava kurşun gibi ağır!! Bağır bağır bağır bağırıyorum. Koşun kurşun erit- -meğe çağırıyorum… O diyor ki bana: — Sen kendi sesinle kül olursun ey! Kerem gibi yana yana… «Deeeert çok, hemdert yok» Yürek- -lerin kulak- -ları sağır… Hava kurşun gibi ağır… Ben diyorum ki ona: — Kül olayım

OKUMAK İÇİN TIKLA

Güzel Günler Göreceğiz – Nazım Hikmet (seslendiren: Ünol Büyükgönenç)

Güzel günler göreceğiz çocuklar Güneşli günler göreceğiz. Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar Işıklı maviliklere süreceğiz… Açtık mıydı hele bir son vitesi, adedi devir, motorun sesi. Uuuuuuuy! Çocuklar kim bilir ne harikûlâdedir 160 kilometre giderken öpüşmesi. Hani şimdi bize, Cumaları, pazarları çiçekli bahçeler vardır. Yalnız cumaları, yalnız pazarları… Hani şimdi biz, Bir

OKUMAK İÇİN TIKLA

Komsomollar – Nazım Hikmet (seslendiren: Mehmet Celal)

Kızıl bir karanfil tutmak için Sıkılan binlerce yumruklar Sınıf kinini kusmak için Saflara dizilen yürekler Yepyeni bir dünya kurmak için Saflara dizilen yürekler Komsomollar Kavgada parti neferleri Komsomollar Devrimin tunç bilekleri Akıyordu su gösterip aynasında söğüt ağaçlarını Salkım söğütler yıkıyordu suda saçlarını Yanan yalın kılıçları çarparak söğütlere Koşuyordu kızıl atlılar

OKUMAK İÇİN TIKLA

Bir Provokatör Üstünde Hiciv Denemeleri – Nazım Hikmet

BİR PROVOKATÖR ÜSTÜNDE HİCİV DENEMELERİ “Sen ölmedin, seni öldürdüler zavallı kadın.” T.F. Sen çıkmadın çıkardılar karşıma seni! Kıllı, kara elleriyle tutup enseni gövdeni yerden bir karış kaldırdılar, sonra birdenbire bırakıp yere seni pantolonumun paçasına saldırdılar. Bir düşün oğlum, bir düşün ey yetimi Safa bir düşün ki, son defa anlıyabilesin :

OKUMAK İÇİN TIKLA